Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Ekim Ayı Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
"EMANETİ SIRTIMIZDA TAŞIYORUZ"
İşte Dursun Özbek'in açıklamaları; Hayri Ağabey, yıllarını Galatasaray'ını vermiş, önemli bir divan kurulu üyesi. Onun verdiği bilgilerin doğru ve doyurucu olmasının önemi var. Her divanda, her kurulda konuşur, bilgi toplar ve sunum yapar. Herkes bunu böyle bilir. Dolayısıyla, Hayri Ağabey'in verdiği bilgilere sayın divan müdahale etmek durumunda kaldı. Dinleyicinin, Galatasaray camiasının doğru bilgiye ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. O itibarla, iftiharla söylüyorum, ben ve yönetim kurulu arkadaşlarım sizin desteğinizle, güveninizle ne söz verdiysek santimine milimine kadar hepsini yapıyoruz. Bunu kuru söylemin dışına çıkarmak için de Kemerburgaz'ı yapıyoruz, bir divan kurulunu da orada yapalım da insanlar görsünler dedik. Buna ihtiyaç hissetmememiz lazım, yönetim 'bunu yapıyoruz' diyorsa lütfen buna inanalım. Biz genel kuruldan aldığımız yetkiye dayanarak bunu yapıyoruz. Emaneti sırtımızda taşıyoruz. Emanetin nasıl bir şey olduğunu herkes bilir.
"KİMSE KONUŞMASIN ARTIK"
Florya arazisi... Allah aşkına artık kimse Florya'yı konuşmasın. Korkunç bir mücadele veriyorum orada. Florya arazisi şöyle, Florya arazisi böyle. Ne dediysek onu yapıyoruz. 'Florya'ya çivi çakılmadı', yahu arkadaş her şeyin bir sırası var. Kemerburgaz'ı geldiniz gördünüz sayın divan üyeleri. Süratle orayı bitirmeye çalışıyorum ki hem altyapıyı hem takımı oraya taşıyayım. Kemerburgaz'da 14 bin 500 metreakare yer yapıyoruz.
"DÜNYAYA ÖRNEK BİR TESİS"
Kemerburgaz'da 14 bin 500 metrekare kapalı alanı olan, dünyaya örnek olacak bir tesisin imalatı içindeyiz. 40-50 seneden beri Florya'da ne çivi çakılmış? Florya'daki kapalı alan 4 bin 500 metrekare. 40 seneden beri idman yapmışız, altyapısı akademisi soyunma odaları restoranı falan hepsi 4 bin 500 metrekare. Bizim ihtiyacımız olan güncellemek. Hayri Ağabey'in dediği doğru, birinci faz. Birinci faz işin yükünü çeken faz. Başladığımız günden itibaren, bir dönem ruhsatı almakla geçti. Ruhsatı aldık, inşaata başladık, ihalesini yaptık, kaba inşaatı bitirdik, ince işlere girdik. En kısa sürede bitirmek için elleri kolları sıvadık.
"G.SARAY İÇİN ÇALIŞIYORUZ"
"Her türlü ekonomik zorluğa, para sıkıntısına karşı verdiğimiz sözleri yerine getirmek için bütün arkadaşlarımla birlikte canla başla çalışıyoruz. Herkes çalışıyor. Üyelerimize mahcup olmamak için çalışıyoruz. Bardağın dolu tarafına bakmak yerine... 'Efendim Florya'ya çivi çakılmadı', elbet Florya'ya çivi çakılacak zaman var. Sıralamayı anlatıyorum. Kemerburgaz'a taşınalım, sonra Florya inşaatı. Toplantıya maketi getirdim, projeleri çalıştık. Ruhsat müracaatında bir yere geldik. Bunlar ifade edilirken, iş bilmezlikten mi ifade ediliyor yoksa bir laf söyleyelim de gitsin yerini bulsun diye mi söyleniyor. Yahu ben sizden manevi destek bekliyorum değerli divan üyeleri. Biz Galatasaray için çalışıyoruz!"
"40 DÖNÜM ARAZİ ALMADIK MI?"
"Yeni araziler... Yahu Allah aşkına Florya'da bize ait olmayan 40 dönüm arazi almadık mı biz! 1 milyar 85 milyon TL nakit bedelle, kefalet verip kredi aldım, parasını peşin ödeyip aldık. Bugün itibarıyla 1 milyar 85 milyon TL'yi kulübün gelirleriyle ödedim. Tapusu hala bizdedir!"
"OKUMAK, BAKMAK, BİLMEK LAZIM"
Üst kullanım hakkı nedir arkadaşlar? Bir şey ifade ederken biraz okumak, bakmak, bilmek lazım. Galatasaray toplumu, Türkiye'nin en bilgili, gelişmiş, çok yetişmiş bir toplum. Bazen öyle ifadeler kullanıyoruz ki bizi dinleyenler tereddütte kalıyor. Bizim Kemerburgaz'daki hakkımız, daini mürtehin üst kullanım hakkıdır. Antalya'da bir sırada 500 tane otel var. Hepsi daini mürtehin üst kullanım hakkıyla yapılmıştır. Gerçek bir tapudan farkı yoktur. Alınabilir, satılabilir. Bunu bilmeden yanlış bilgi vermek... Galatasaray'ın buna ihtiyacı yok. Çok kritik bir dönemden geçiyoruz. Biz seçim dönemde söz verdiğimiz gibi, projemizi yaptık, yol haritalarımızı çizdik. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik yahu! Ne olur bu aşamada bizi cesaretlendirin. Biz görevimiz olarak bunu yapıyoruz ama bir cesaret, bir destek alma hakkımız yok mu Allah aşkına!
"ÜST KULLANIM HAKKINI ALDIK"
"60 dönüm çok kıymetli bir arazinin üst kullanım hakkını aldık. Cendere Vadisi'nin yanı. Geçen toplantıda da söylediğimizi dinleyin, merak edin, sorun. Dört dörtlük anlatırız. Planları yapılıyor. Plan yapılması ne demek? Bir arazi, yeşil bir alan, ham alan. Bir plan yapılması lazım binlik, beş binlik. Yapılması lazım ki inşaat faaliyeti başlasın. Ben çalışıyorum. Günüm gecem yok ki Ankara - İstanbul neresi gerekirse oraya gitmekten çekinmiyorum. Her kapıyı çalışıyorum, her kapıdan içeri giriyorum. Galatasaray haklarını korumak için her şeyi yapıyorum. Bunları niye yok farz edip böyle konuşuyorsunuz. Neye hizmet ediyorsunuz?"
"BİR ÇİVİ ÇAKILMAMIŞ"
"Büyükçekmece arazisi, su toplama havzasında kalıyor, 106 dönümlük arazi. Senelerce su toplama havzasında kaldığı için çivi çakılamamış. Yine bizim dönemimizde, değerli başkan Hasan Akgün'e gitmek suretiyle bunun bir daha irdelenmesini istedim. Güzel bir arazi, güzel bir yerde. Yapılan tetkikte buranın lejantının, arsanın karakterinin ne olduğunu tarif eden bir kelimedir. Beşbinlik planda derse ki 'Burası su toplama havzası', bir çivi çakamazsın. Beşbinlik planlar zaman içinde değişir, yeni görüşler ortaya çıkar. Alındıktan bugüne kadar burası su toplama havzası. Öyle itibar edilmiş. Bizim müracaatımızda, burası spor alanına çeviriliyor. Askıya çıkacak yakında. Merak edip sorsanız anlatırız. 'Büyükçekmece'ye çivi çakmadın' lafı bize yakışıyor mu yahu!"
"G.SARAY ADASI'NI AÇTIK"
"Büyük bir fedakarlıkla Galatasaray Adası'nı hizmetinize açtık. Herkesin memnun kaldığı bir yer. Bize ait olmayan kısımlarının da Galatasaray'a ait olmasını sağlamışız. Bir kelime yok buna. 'Adayı aldınız iyi oldu' deyin bari de biz de cesaretlenelim, daha fazla fayda sağlayalım. Yönetimin sağladığı fonlarla burayı düzenledik, hizmetinize açtık."
"HER ŞEYİ YAPIYORUZ"
Ağzımızdan ne çıktıysa, siz değerli divan üyelerine, siz değerli genel kurul üyelerine ne söylediysek birebir hepsini yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Biz esas faaliyetimizden para kazanmamız çok zor. Türkiye genelinde bu böyle. Bunu anlatmadık mı? Nakit akışı, maliyet tablosu dahil her tabloyu vermedik mi? Sanki bunlar yapılmamış, yokmuş gibi davranmak neye yarar, kime ne fayda sağlar?
ERDEN TİMUR AÇIKLAMASI!
"Erden Timur hakkında... Yok efendim inşaatçıymış, futbolda ne iş yaparmış? Geçmişi bilmek lazım. Bir önceki başkanlık dönemimde futbol göğüs sponsorumdu. Futbolla son derece ilgili, futbolu takip eden bir insan olamaz mı? Birisi inşaat yapıyorsa diğer başka bir iş yapamaz mı, hobisi olamaz mı? Galatasaray'da başarıyla yürüttüğü Sportif AŞ Başkanvekilliği görevini niye böyle yorumluyoruz? Kullandığı ifadeler son derece doğrudur. Market değeri 150 milyon euro olan bir takımı 30 milyon euro harcayarak kurdu. Bugün takımımızın değeri, 240 milyon euro'dur. Açık tek tek yazın, tablolar hazırlıyorsunuz ya, bunu da hazırlayın. T cetvelinin sadece bir tarafını konuşursanız hiçbir şey ifade etmez, bir de öteki tarafı var. Özellikle burada kullanılan ifadeler çerçevesinde söylüyorum. Erden Timur, geçen divanda çok net açıkladı."
"ZARARIN BÜYÜK KISMI"
Galatasaray tarihinin rekor sponsorluk bedellerine ulaştık. Bugün bile sponsorluk imzaladık. Çalışmalarımız durmuyor, durmak bilmiyor. İhtiyacımız var, sponsorlara ihtiyacımız var. Sürdürülebilir bir sportif faaliyet için sponsorluklar gerekiyor. Geçen sene bu kadar başarılı mıydık sponsorlukta, hayır! Zararımızın büyük kısmı oradan geliyor. Milyar milyar zararın yapılan sponsorluk çalışmalarının başarısızlığından kaynaklanıyor. 13'üncü olan bir takıma ne kadar destek yaratılabilir, düşünün. Yaratamadık. Şampiyonlukla birlikte gelen sponsorluklar rekor, Galatasaray tarihinde yok ve hala devam ediyor."
"TÜM TÜRKİYE MUTLU OLDU"
Dile pelesenk olmuş, 'Galatasaray'ın efendim 7.5 milyar TL borcu var', yarın gazetelerde manşetlere bakarsanız koca koca yazacaklar. Demotive etmek için bizi kullanacaklar. Geçen divanda biz anlatmadık mı? 7.5 milyar TL borcumuz var mı var. Ne zaman ödeyeceğiz? Kurduğumuz takımın 3-4 senelik varan bonservis, maaş ödemelerini yazarsanız bu rakam doğru. Doğru da bu takım ne yapıyor, ne yapıyor! Ne yapıyor biliyor musunuz? Bu seneki projeksiyona göre 6.2 milyar TL hasılat yapacak. 4 sene ile çarpalım, diyelim ki başarılı gittik, aynı takımı kullandık, aynı assetleri kullandık. 4 ile çarpınca 24 milyar lira Galatasaray'a hasılat getirecek. Bunlar nedir, kombine satışlarıdır, kapalı gişe oynuyoruz. Kombine almak isteyenler bana geliyor, 'Başkan 1 kombine rica ediyorum' diyor. Loca kalmadı, yok. Kapalı gişe oynuyoruz. Niye? Bizleri gururlandıran bir takım var. Geçen hafta herkes mutlu olmadı mı arkadaşlar! Bütün Türkiye mutlu oldu.
"KİMSE HAYAL EDEMEZDİ"
Kimsenin hayal etmediği bir gelir yaratma potansiyeline sahip olduk. O kadar çok incelediysen, T cetvelinin iki tarafını da söyle. Bu takımın 4 senelik borcu 7.5 milyar TL ama 4 senelik gelir projeksiyonunu söyle. Niye söylemiyorsun? Ne rahatsızlık var? Başarıyı söylemekte ne rahatsızlık var! Beklentimiz sezon sonunda, büyük ihtimalle Sportif AŞ 1 milyar TL karla sezonu kapatacak. Artması için de çalışacağız."
"BENİMLE BİR KONUŞUN"
"Galatasaray'ın faaliyetleri ile ilgili bilgi istiyorsanız benle, arkadaşlarımla bir konuşun. Kullandığınız ifadeler, verdiğiniz rakamlar benim faaliyetlerimi o kadar zora sokuyor ki... Rica ediyorum, bilmek istiyorsan bana sor. Başka maksadın varsa bilemem. Gel bana sor, tek tek anlatayım sana. Konuşursan ne olur, konuşursan iş nereye gider anlatayım."
"HELAL OLSUN SİZE DİYORLAR"
"ankalar Birliği'ne gidiyoruz, 'Vallahi helal olsun size, Galatasaray Spor Kulübü büyük kulüpler içerisinde en iyi durumdaki kulüp' diyorlar. Neden söylediler bunu? 4 büyüğün de bulunduğu bir toplantıda söylendi. Çünkü Galatasaray Spor Kulübü, Florya'yı almak için 1 milyar 85 milyon TL 18 ay vadeli bir kredi kullandı. 6. ayı dolarken bu kredinin, götürdü tüm parayı verdi ve krediyi kapattı. 1 milyar 100 milyon TL yatırdık. Galatasaray'ın mali açıdan en iyi durumda olması sadece bu sebepten değil, bütün anlattığımız projelerden ötürü. Bu projeler sadece bizim süzgecimizden geçmiyor, bankaların da hepsi süzgecinden geçiyor. Kullanılan ifadeler, bu süzgeçten geçtikten sonra kullanılan ifadeler. Dilim döndüğünce Galatasaray'ın neler yaptığını anlatmaya çalışıyorum. Bizi yüreklendirin. Biz Galatasaray için çalışıyoruz. Buna ihtiyacımız var."