Akçeşme Mahallesi Burç Sokak'ta geçen yıl aralık ayında 2 katlı kerpiç evin bir kısmı çöktü. Evin birinci katında oturan Sultan Dakım (57) ile torunları Muhammet (17) ve Bektaş Dakım (5), yaşamını yitirdi. Kuzenler Muhammet ve Bektaş Dakım'ın babaannelerini ziyarete geldikleri belirtildi. Olay yerinde ulusal bir televizyon kanalı için canlı yayında gelişmeleri aktaran DHA muhabiri Hasan Dönmez, olayda hayatını kaybedenlerin yakınları tarafından sözlü ve fiziki saldırıya uğradı. Saldırıda aldığı yumruk ve tekme darbeleriyle gözlüğü de kırılan Dönmez, görevini sürdürmeye devam etti.
UZLAŞTIRMACI MUHABİRİN TALEPLERİNİ KABUL ETTİ
Dönmez, kendisine saldıranlar hakkında şikayetçi oldu. Şikayet, uzlaştırmacıya taşındı. Uzlaştırmacı tarafından gazeteci Hasan Dönmez'e, "Saldırganlar hakkında nasıl bir ceza istiyorsun" diye soruldu. Hasan Dönmez ise enkaz altında kalarak can veren 3 kişinin mezarına saldırganların fidan dikmesini istedi. Ayrıca kendisine arkadan saldıran bir gence de kitap okuması yönünde talepte bulundu. Arabulucu tarafından bu talepler kabul edildi. Saldırganlar tarafından enkaz altında kalarak hayatını kaybeden 3 kişinin mezarına fidan dikildi.
"ŞİDDETLE HİÇBİR ŞEYİN ÇÖZÜLEMEYECEĞİNİ ANLATMAK İSTEDİM"
Yaşananları anlatan Hasan Dönmez, "Bir evin çöktüğü ihbarıyla olay yerine gittik. Olay yerini gözlemleyip, bilgileri toparladık. Olayda bir babaanne ve iki küçük torunu yaşamını yitirmişti. Türkiye'ye duyurduğumuz bu haberin detaylarını bir televizyon kanalına canlı yayın yaptığım sırada vermeye başladım. Bu sırada hemen karşımdaki iki kişi, yayını sabote etmeye başladı. Daha sonra da sözlü ve fiziki saldırılara maruz kaldım. Orada tek yapmam gereken, son cümleme kadar yayını sürdürmekti, öyle de yaptım. Arkamdan bir genç gelerek kulağıma ve vücuduma vurdu. Bu sırada da gözlüğüm kırılmıştı. Bu olay, izleyicinin gözü önünde olmuştu. İzleyici de kendisine haber aktaran gazetecilerin nasıl zor şartlarda çalıştığını canlı canlı izlemişti. Bana saldıranlardan şikayetçi oldum. Savcılık, dosyayı uzlaytırmacıya gönderdi. Uzlaştırmacı, 'Sana saldıranlardan ne istiyorsun, talebin nedir?' dedi. Hiç düşünmedim, ne talebim olabilirdi ki. Olayda bir babaanne ve 2 çocuk hayatını kaybetmişti. Şiddetle bir şeyin çözülemeyeceğini aslında bir güzellikle onlara anlatmak istedim. Yaşamını yitirenlerin mezarlarına fidan dikmelerini istedim. Arkamdan gelerek saldıran gencin de hem 3 fidan dikip hem de kitap okumasını istedim" dedi. DHA