Türkgün Yemek Tarifleri Fırında Kinoa Dolması: Hem fit hem doyurucu

Fırında Kinoa Dolması: Hem fit hem doyurucu

Modern beslenme alışkanlıkları arasında öne çıkan süper besinlerden biri de hiç şüphesiz kinoa. Glutensiz yapısı, yüksek protein içeriği ve tok tutucu özelliğiyle özellikle sağlıklı yaşamı benimseyenler tarafından sıkça tercih ediliyor. İşte klasik dolma tarifine yepyeni bir yorum getiren: Fırında Kinoa Dolması. Hem pratik hem de besleyici bu tarif, sofranıza şıklık katarken formunuza da dost olacak.

MUHABİR: Tülin Küre

Neden Kinoa Dolması?

Klasik pirinç ya da bulgur dolmalarına göre çok daha hafif olan bu tarif, özellikle akşam yemeklerinde tercih edilebilir. Aynı zamanda vejetaryen ve vegan beslenenler için de uygun hale getirilebilir.

Kinoanın içerdiği yüksek lif oranı sayesinde sindirimi kolaylaştırırken; dolma içeriğinde kullanılan sebzelerle vitamin ve mineral açısından zengin bir öğün sunar.

Malzemeler (4-5 Kişilik)

İç harcı için:

1 su bardağı beyaz veya kırmızı kinoa

1 adet orta boy soğan (ince doğranmış)

1 adet kabak (rendelenmiş)

1 adet havuç (rendelenmiş)

2 diş sarımsak (ezilmiş)

2 yemek kaşığı zeytinyağı

1 yemek kaşığı domates salçası

1 çay kaşığı kimyon

1 çay kaşığı pul biber

1 çay kaşığı kuru nane

Tuz ve karabiber (damak tadına göre)

Dolmalık sebzeler:

4 adet dolmalık biber (tercihen kırmızı, sarı veya yeşil)

2 adet kabak (ortadan ikiye kesilip içi oyulmuş)

Sosu için:

1 su bardağı domates püresi

1 çay bardağı su

1 yemek kaşığı zeytinyağı

Bir tutam kekik

Hazırlık Aşamaları

1. Kinoa Hazırlığı

Kinoayı süzgeçte iyice yıkayın ve acı tadının gitmesi için 10 dakika kadar sıcak suda bekletin. Ardından 2 su bardağı suda haşlayın (hafif diri kalmalı), süzün ve bir kenara alın.

2. İç Harç

Tavada zeytinyağını ısıtın. Soğanı pembeleşene kadar kavurun. Ardından sarımsak, havuç ve kabakları ekleyip soteleyin. Salçayı, baharatları ve haşlanmış kinoayı ilave edip birkaç dakika daha pişirin. Harç hazır!

3. Dolmaları Hazırlama

Dolmalık biberlerin ve oyulmuş kabakların içini hazırladığınız harçla doldurun. Üzerlerine çok bastırmadan doldurmanız yeterlidir. Üst kısımlarına ince birer dilim domates koyabilirsiniz.

4. Fırınlama

Dolmaları fırın kabına dizin. Üzerine domates sosunu gezdirin. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında yaklaşık 30-35 dakika pişirin. Hafif kızarana kadar bekleyin.

Servis Önerisi

Yanında sarımsaklı yoğurt ya da limon dilimleriyle servis edebilirsiniz. Üzerine biraz nar ekşisi gezdirmek de harika bir lezzet katacaktır. Dilerseniz iç harca ince kıyılmış dereotu veya taze fesleğen de ekleyebilirsiniz.

Sağlık Notu:

Bu tarif; lif, protein ve kompleks karbonhidrat açısından dengelidir. Glutensiz olduğu için çölyak hastaları da rahatlıkla tüketebilir. Aynı zamanda kalori kontrolü yapmak isteyenler için hafif ama doyurucu bir akşam yemeği seçeneğidir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan: Eline mikrofon alıp sokağa çıkan herkes gazeteci değildir

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Eline mikrofon alıp sokağa çıkan herkes gazeteci değildir

"Tek sesli medya düzeninin sıkıntılarını yaşadık" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasi hayatımda defalarca medyanın itibar suikastlarına maruz kalmış bir kardeşiniz olarak dillendiriyorum." şeklinde konuştu.

MUHABİR: Beybin Usanmaz

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ‘’10. Anadolu Medya Ödülleri’’ programı düzenleniyor...

Programa katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, burada önemli değerlendirmelerde bulundu.

"Manşetlerle çarpışa çarpışa geldik" sözünü hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunu söylersek hamaset olsun diye değil, gerçeğin ta kendisi... 25-30 yıl öncesinin manşetlerine göz attığınızda Türkiye'nin nereden nereye geldiğini göreceksiniz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"GURUR KAYNAĞI OLAN ANADOLU MEDYASI, BU TOPRAKLARA AİTTİR, BU TOPRAKLARIN VAZGEÇİLMEZİDİR"

10. Anadolu Medya'ya yeni adıyla Türkiye Basın Federasyonu'na kalpten teşekkür ediyorum.

Gazze başta olmak üzere gönül coğrafyalarımızın farklı yerlerinde emekçiler hayatını kaybetti. İsrail'in Gazze'ye yönelik acımasız saldırılarında 212 gazeteci şehit oldu. Filistinli gazeteciler canice katledilmeye devam ediliyor Bir hususa dikkatinizi çekmek isterim. Özgür, sorumlu, milli basın milli iradenin de en önemli destekçilerinden biridir..

Toplumun tüm kesimleriyle bir araya geldim, hasbihal ettim. Şunu çok iyi biliyorum; Sadece Ankara ve İstanbul değil ülkemizin dört bir yanında canını dişine takarak çalışan basın emekçilerimiz var. Yalnızca ekonomik imkansızlıklarla değil mahalli medyamız çoğu zaman yerel derebeylikleriyle de mücadele etme zorunda kalıyor.

Şunu kimse aklından çıkarmamalıdır; Gurur kaynağı olan Anadolu Medyası, bu topraklara aittir, bu toprakların vazgeçilmezidir. Anadolu medyasının varlığı ve hayatta kalması bizim çok çok önemli bir konu.

Programımız vesilesiyle görüyoruz ki hakikatin peşinde koşanlar, doğrunun izini sürenler sadece haber yapmaz. Bu şuurla hareket edenler aynı zamanda tarihe not düşer, sessiz yığınların sesi olur. Her zaman söylediğim gibi Anadolu medyası varsa, milletin sesi vardır. Anadolu medyasının sesi gür çıktığı müddetçe inşallah demokrasimiz de serpilecek sağlam temeller üzerinde yükselmeye devam edecektir.

"MANŞETLERLE ÇARPIŞA ÇARPIŞA GELDİK"

Tek sesli medya düzeninin sıkıntılarını yaşadık. Siyasi hayatında defalarca medyanın itibar suikastına uğramış bir kardeşiniz olarak dillendiriyorum... Manşetlerle çarpışa çarpışa geldik. Bunu söylersek hamaset olsun diye değil, gerçeğin ta kendisi... 25-30 yıl öncesinin manşetlerine göz attığınızda Türkiye'nin nereden nereye geldiğini göreceksiniz.

Kim ne derse desin... Türkiye bugün 2002 öncesine göre daha özgür, tartışmasız medya ekosistemine sahiptir.

Devlet ve millet düşmanlığı gazetecilik faaliyeti gibi gösterildi. FETÖ'nün gazete ve televizyon kisvesiyle nice operasyona maruz bırakıldık.

"SİYASİ HAYATINDA DEFALARCA MEDYANIN İTİBAR SUİKASTINA UĞRAMIŞ BİR KARDEŞİNİZ OLARAK DİLLENDİRİYORUM"

Tek sesli medya düzeninin sıkıntılarını yaşadık. Siyasi hayatında defalarca medyanın itibar suikastına uğramış bir kardeşiniz olarak dillendiriyorum... Manşetlerle çarpışa çarpışa geldik. Bunu söylersek hamaset olsun diye değil, gerçeğin ta kendisi... 25-30 yıl öncesinin manşetlerine göz attığınızda Türkiye'nin nereden nereye geldiğini göreceksiniz.

Kim ne derse desin... Türkiye bugün 2002 öncesine göre daha özgür, tartışmasız medya ekosistemine sahiptir.

Devlet ve millet düşmanlığı gazetecilik faaliyeti gibi gösterildi. FETÖ'nün gazete ve televizyon kisvesiyle nice operasyona maruz bırakıldık.

"ELİNE MİKROFON ALIP SOKAĞA ÇIKAN HERKES GAZETECİ DEĞİLDİR"

Her steteskop takana doktor demiyorsak eline mikrofon alıp sokağa çıkan herkes gazeteci değildir, basın mensubu değildir. Gazetecilik mesleğinin itibarına da zarar veren önce basın mensuplarımız sonra ilgili kurumlarımız üstüne gitmelidir.

Eskiye rağbet olsaydı, bit pazarına nur yağardı. Kimse kusura bakmasın. Birileri halen kabullenmek istemese de yeni Türkiye'de eskiye rağbet kalmamıştır.

Özellikle yabancı güçlerin operasyon aygıtı olarak toplum mühendisliğine heveslenen medyaya ne saygı duyarız ne müsamaha gösteririz. Hukuk ve demokrasi içinde bunlarla mücadelemizi 23 senedir nasıl olduysa hala devam ettiririz.

"SİZLER DOĞRU HABERİN, AHLAKLI YAYINCILIĞIN ANADOLU'DAKİ TEMSİLCİLERİSİNİZ"

Medya ekosisteminin kalitesini artırmak mecburiyetindeyiz. Sessiz yığınların sesi olan Anadolu Medyası'nın bu konuda da elini taşın altına koymasını bekliyorum.

Sizler doğru haberin, ilkeli duruşun, bağımsız, dürüst, ahlaklı yayınclığın Anadolu'daki temsilcilerisiniz. Bu millet size güveniyor, size inanıyor... Sizleri dikkatle takip ediyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *