YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
ABD'de mevcut başkan Joe Biden ile eski ABD Başkanı Donald Trump arasında ekranlarda geçen başkanlık tartışmasında yaşananlar gösterdi ki, ABD’nin en başındaki yöneticiler; bir çürümenin, kokuşmanın, vicdansızlığın, dengesizliğin içinde debelenmektedir. Trump ve Biden ikilisi birbirini ve ailesini cinsel ahlaksızlıkla, dolandırıcılıkla, ABD’nin ekonomisini batırmakla, ABD’nin dünyada itibarını kaybettirmekle, ABD’nin güvenliğini kaybetmekle, Ukrayna ve İsrail’e sahip çıkmamakla suçladı. Her ikisi birbirine dünyanın izlediği bir tartışma programında hakaretlerde bulundu. Sürekli birbirini aşağıladı. Yönetmesi ve yönlendirmesi adına emanet bir insan dahi teslim edilmeyecek bu ikilinin, dünyaya yön verdiği düşünüldüğünde dünyanın neden sürekli savaş kaos, kriz içinde olduğu gayet net anlaşılmaktadır. Dünyadaki milyonlarca insanın katili ABD’nin olması, bu ülkeyi yönetenlerin akıl sağlığının, vicdanının ne boyutta olduğunu göstermektedir. Dünyada “insan hakları, demokrasi, özgürlük” nutuklarıyla milyonlarca insanı öldüren değişik ruh hastalığının vücut bulmuş halini Trump, Biden ikilisine bakarak anlayabilirsiniz.
İnsanlıktan nasip almamış Trump, Biden’e “İsrail’in işini bitirmesine yardım edilmeli” diyor ve Biden’in “Filistinli” gibi davrandığı suçlamasında bulunarak, onun katliamda pasif kaldığını ifade ediyor. Oysa Joe Biden, 40 bine yakın Filistinli’nin öldürülmesine göz yummuş, İsrail’i her manada desteklemiştir. Joe Biden’in Gazze’deki katliam sürecindeki “Ateşkes, barış” lakırdıları sadece dünyayı oyalamaktan ibaretti. Herhalde Trump’ın istediği Gazze’de tek bir canlının kalmaması yönünde.
Biden ve Trump’ın akıl sağlığına, dengesizliğine, vicdansızlığına bakarak ABD’nin politikalarını bunlar belirliyor gibi davranmak da hatalı bir düz bakış olur. Yakın tarihteki Bush ve Obama’nın ahlak ve vicdan olarak bu ikiliden hiçbir farkı yoktu. ABD’nin kalıplaşmış iç ve dış politikası vardır. Akıl sağlığı yerinde olmayan yahut akıllı biri gelse de sistemin çarkları yine aynı dönecektir.
Trump varken yahut Biden geldikten sonra dünyada değişen ne oldu? Dünyanın huzur ve refahında bir değişiklik mi oldu? ABD eliyle ve yönlendirmesiyle o gün de bugün de yine savaş, yine ölüm devam etmektedir. ABD’de değişmesi gereken; başkan karakterleri değil, dünya düzenini savaşa, krize, kaosa mahkûm eden, kardeşi kardeşe düşman eden, ülkelerde iç savaş çıkaran, ülkeleri işgal eden, dünyanın her yerindeki terör örgütlerini maşa olarak kullanan sistem olmalıdır.
Bu gerçekleşmeden dünyanın huzura ermesi mümkün değildir. Yeryüzünün en büyük şeytanı ABD’nin sistem haline getirdiği emperyalizm çarkı kırılmadan, bu düzen Trump, Biden değil, kim olursa olsun aynen devam edecektir. Her ikisinin tartışmasında zekâ derecelerini, ahlaklarını, insanlığa bakışlarını bir kez daha net bir şekilde görüldü.