Yıldıray Çiçek / TÜRKGÜN
Hastanelerde, sağlık ocaklarında doktorlarımıza ve sağlık kadrosuna yönelik saldırılar gün geçtikçe artmaya başlamıştır. Eskiden de saldırılar oluyordu ama son dönemde bu saldırılar konusunda bir yoğunlaşma yaşanmaktadır. Elbette salgın döneminde insanların daha yoğun bir şekilde hastanelere girip çıkması bu istatistiğin sebebidir.
“Kartal’da, sağlık çalışanı başından vurularak öldürüldü”
“Hastadan doktora yumruklu saldırı”
“Hasta ve yakınından doktora saldırı!”
“Aydın’da acil serviste doktora kafa attı!”
“Trabzon’da doktora saldırı!”
‘Hayır’ cevabını alınca doktora saldırdı”
“Yalova’da doktora saldıran hasta ve yakını gözaltına alındı”
Son bir haftada çeşitli illerde gerçekleşen saldırılarla ilgili bazı haber başlıkları bunlar. Daha birçok olay var ama hepsini yazmadım.
Korona salgınında en fedakâr insanlar başta doktorlarımız olmak üzere sağlık kadromuz olmuştur. Hastalara şifa vermek için günlerce uyumayan, günlerce ailesini görmeyen, beslenme düzenlerini kaybeden doktorlarımız, sağlık çalışanlarımız inanın en büyük teşekkürü hak etmiş durumdadır. O saatlerce maske takmaktan yüzleri, eldiven takmaktan elleri şişen doktorları hepiniz gördünüz değil mi bu süreçte?
İnsanları sağlıklarına kavuşturmak için gece-gündüz fedakârca hizmet sunan bu insanlara bir de insanlıktan nasibini almamış maganda, psikopat, ruh hastası tiplemelerin saldırıları gerçekten onlar adına büyük bir yıkım olmaktadır.
Doktorlara ve sağlık kadrosuna yönelik saldırılara büyük cezaların verilmesi gerekmektedir. Bu durum konuşulmuş ama henüz bu konuda bir adım atılmamıştır. Bazen sosyal medya baskısı olmasa doktorlara, sağlık kadrosuna yönelik saldırılar cezasız kalmaktadır. Ya hiç yargılama olmuyor ya ifadesi alınıp hemen serbest bırakılıyor. Sosyal medyada gündem olunca tekrar gözaltına alınıp, tutuklanıyor. Bu ilkesi, kanunu oturtmamış düzen doktorları ve sağlık çalışanlarını tedirgin etmektedir. Çünkü maganda, psikopat, ruh hastası tiplemelerin ne zaman ne yapacağı belli değildir. “Şurada bekle, birazdan gel, sırayla bakacağız” denmesini bile doktorlara saldırıya bahane olarak görmektedirler.
Salgın hasta vakası yine günlük onbinlerce insanı bulmuşken, doktorların, sağlık çalışanlarının daha güvenli ve huzurlu ortamda çalışmaları sağlanmalıdır.
Saldırıya uğrayan kaç tane doktorun meslekten istifa ettiğini haberlerden hepimiz takip ettik. Değerlerimiz maganda, psikopat, ruh hastası tiplere kurban edilmemelidir. Hükümet yargıda düzenlemeler yaparak hem caydırıcılığı artırmalı hem de hastane ve sağlık ocaklarındaki güvenliği çoğaltmalıdır.
Şifa dağıtanlara saldıran ruh hastalarının tüm refleksi kırılmalıdır. Doktora, hemşireye saldırı haberleri Türkiye gündeminden çıkarılmalıdır artık… Şifa dağıtan doktorlara yumruk atan, sopayla vuran, kurşun sıkan ruh hastalarına insan muamelesi yapmak bile gereksizdir.