YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
Arabayla yolda giderken, yolda yürürken, televizyon ekranlarında, gazete köşelerinde Mansur Yavaş’ın “Az laf, Çok İş” yazılı seçim afişlerini görüyorum. Beni bir gülme alıyor. Büyük ihtimal “Az Laf” işini ne zaman konuşsa çok malzeme verdiği için özellikle seçtiler. “Çok İş” kısmını ben tam anlamadım, Ankara’da yaşayanlarda anlamamıştır. Ankara’da kutuplaşmanın bir tarafı olmamış kime sorarsanız sorun Mansur Yavaş’ın Ankara’ya kazandırdığı bir projesi hiç olmamıştır. Diğer “Yaptım” dedikleri de zaten bir belediyenin yapması gerekenlerdir. Daha parklardaki ağaçlara bile bakmaktan aciz olduğunu gözü sağlıklı tüm Ankaralı görmüştür. Ortada ahım şahım yapılan bir şey yok sadece algı belediyeciliğiyle kandırdıkları insanlar vardır.
Mansur Yavaş’ın “Az laf, Çok İş” görünce bir de aklıma gelen kendisinin geçmişte Fatih Altaylı’nın sunduğu Teke Tek programına çıkması ve sorular karşısındaki acizliği olmaktadır.
Fatih Altaylı, “İlgimi çeken şu oluyor. Hep projeler var ama gerçekleşen şey çok az” demişti. Bu cümle karşısında afallayan ve zor anlar yaşayan Mansur Yavaş, masanın üzerindeki dosyalara şöyle bakıyormuş gibi yapıp “İhalesi yapılacak, projesi var. Neyse şimdi bulamadım. Şunun altında falan varsa. Maalesef” ifadeleriyle geçiştirici bir cevap vermişti.
Bunun üzerine Fatih Altaylı “Geçen gün sizin buraya geleceğinizi duyan sizin partiden bir ilçe belediye başkanıyla beraberdik. Sizi de çok seven bir belediye başkanı aslında. Dedi ki, “Mansur Bey’i ben de çok seviyorum ama herkes onun için hiçbir şey yapmıyor diyor. Bol bol proje üretiyor, laf var ama icraat yok diyorlar. Valla ben de bilmiyorum, iki yıldır Ankara’ya gitmiyorum dedim” cümlelerini kurmuştu. Mansur Yavaş’ın kimyası bu sözler üzerine bozulmuştu. Çünkü tam o an, sosyal medya algı belediyeciliği çökmüştü.
CHP’li İlçe Belediye Başkanı bile Mansur Yavaş’ın ABB Başkanlığını “Laf var ama icraat yok” diye yorumluyorsa, bugün “Az laf, Çok İş” demek trajikomik olmaktadır.
Mansur Yavaş ile geçen 4 yıl, Ankara için boşa harcanmış yıllar olmuştur.
“Az laf, Çok İş” sözünün yarısı Mansur Yavaş’ı tarif eder, diğer yarısının yanından geçmesi bile mümkün değildir. Konuşmayı bilmediği için “Az Laf” uyar, Ankara’nın 4 yılı boşa gitmişken “Çok iş” saçma kaçar.
Cumhurbaşkanlığı için adaylığa adı geçtiği günlerde “Mansur Yavaş’ı üst üste 2-3 televizyon programına çıkarın, mitinglerde konuşsun zaten pot üstüne pot kırar” demiştim. Çıktığı televizyon programında teröristbaşına “Apo bey” diyerek, HDP-Demirtaş güzellemeleri yaparak ve mitinglerde ağzını yamulta yamulta kurduğu cümlelerle deşifre olduğu için “Az laf” işinde kalmasını öğrenmişti. Hatta o günlerde niye çok konuşmadığı anlaşıldı denilmişti. Mansur Yavaş için “Çok iş yaptı” diyen de ya Ankara’da yaşamıyor ya da Mansur Yavaş beslemesidir.
Bu yüzden “Az laf, Çok İş” afişleri, içi boş bir hikâyeden ibarettir. CHP’li yazar ve yorumcuların, CHP’li Belediye Başkanlarının bile “Laf var ama icraat yok” diye tarif ettiği kişinin adıdır Mansur Yavaş… Şahidimiz milyonların huzurundaki Fatih Altaylı’nın programı ve diğer örnekler olmuştur. Onun balon olduğunu herkes anladı da, kutuplaşma ve menfaat avcılığında direnenler elbette var. Oysaki ne güzel slogan bulmuşlardı: Mansur Yavaş’ı tanırsanız sevmezsiniz.
