CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AK Parti Genel Merkezi’nde yaptığı görüşme sonrası CHP’nin iç dengelerinin ayarı yine bozuldu. Seçimden hemen sonra CHP’de başlayan tartışmalar gösteriyor ki, CHP 6+HDP masası dönemi yaşanan eğlencesi ve skandalı bol olan günlere geri dönecek. Bu sefer bol partili masa olmayıp sadece DEM’lenerek gidecekleri muhakkak ama kendi içlerinde Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Mansur Yavaş dengesi kurmak için CHP’nin daha çok dengesizlikliklerine şahit olacağız.
CHP Mersin Milletvekili ve Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır’ın, Özgür Özel ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görüşmesini değerlendirme şekli CHP içindeki saplantı haline gelecek tartışmalarının da fitilini ateşlemiştir.
Bir televizyon programında yaşanan şu diyaloglar CHP’de tartışmaların ateşini yükseltti.
- Ali Mahir Başarır: “Ben Erdoğan’ın yerinde olsam Özgür Özel ile yarışmak istemem.”
- İpek Özbey: “Diğer adaylardan (İmamoğlu ve Yavaş) daha mı zor?”
- Ali Mahir Başarır: “Bana göre öyle.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultayı kaybettiği belli olunca sahneye oynaya oynaya zıplaya zıplaya çıktığı için vefasızlıkla suçlanan Ali Mahir Başarır’ın, Özgür Özel’e olan yakınlığı da düşünülünce bu cümlelerin perde arkasında “Özgür Özel’in bu yarışta ben de varım” mesajını verdiği anlaşılmaktadır. CHP’nin güdümündeki televizyon kanallarında yer alan yorumcuların, gazetecilerin gündemi bu olmuştur. Ekrem İmamoğlu’nun fonuyla beslenen yazarlar ve yorumcular Ali Mahir Başarır’ın bu sözleri sonrası adeta çıldırmıştır. Mansur Yavaş cenahı “Az Laf” hikâyesiyle yine Ankara’nın 5 yılını sessizce heba etmek için uykuya yattığından onlardan pek ses gelmiyor.
Ama Ekrem İmamoğlu, Ali Mahir Başarır’ın bu sözlerini asla affetmez. Güldür Güldür Show programındaki Kem gözü ve nazariyle bilenen “Kem Göz Şevket” misali bir bakışla, bir konuşmayla, bir işaretle Ali Mahir Başarır’ın başına mutlaka bir iş getirecektir. Ekrem İmamoğlu, bu sefer tüm gezegeni yakar Cumhurbaşkanlığı adaylığını kimseye bırakmaz. CHP’yi bile Kemal Kılıçdaroğlu’nun elinden almak için İBB’nin tüm gücünü seferber etmiş ve başarmıştı. Bakın Kemal Kılıçdaroğlu şimdi ne hale geldi? Ortalıkta kısık sesle “Domates domates domates.” diye dolaşan Züğürt Ağa gibiyken, kâhyası sürekli ona “Ağam biraz bağırsana sesini kimse duymuyor” şeklinde bir telkin veriyor olmalı ki, kendisinin alakası olmayan konularda bile zırt-pırt açıklamalar yaparak sesini duyurmaya çalışan çaresiz bir siyasetçi haline getirdi. Ekrem İmamoğlu, adamın tüm dengesini bozdu. Sen kalk dört eğilimli Anavatan Partisi’nden “Köfteci Ekrem” olarak gel, “Devrimci Kemal’i” devir. Olacak iş mi bu? Oldu vallahi… CHP bu günleri de gördü. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçtiğimiz günlerde Avrupa Sosyalist Partisi’nin özel oturumuna katıldı. Sosyalistler İmamoğlu’nu çılgınlar gibi alkışlıyordu. CHP’de Züğürt Ağa konumuna düşürülen “Devrimci Kemal” bu manzarayı görünce emin olun cinnet geçirmiştir.
Seçimlerden önce topluma yönelik bir proje vaat etmeden, boş meydanlara konuşarak, Türk milletinin milli ve manevi değerlerine düşmanlık olacak her eyleme ve söyleme imza atarak, bir tane CHP belediye model örneği sunmadan, sadece halkın ekonomik meselelerden bunalmasının yarattığı atmosferin etkisiyle seçimlerden başarılı çıkma şokunu atamayan Özgür Özel, seçimlerden hemen sonra ilk icraat olarak göz, saç, yüz bakımı yaptırmak oldu ve CHP’nin botokslu siyasetinde yoluna koyuldu. Artık fikren, bedenen “ben varım” diyor.
Ali Mahir Başarır, “En güçlü adayımız Özgür Özel” mealindeki açıklamasını durduk yere yapmamıştır. Gözleri fıldır fıldır dönen Özgür Özel, anlaşılan CHP içinde bir oyun kurmaya çalışmaktadır. Çok belli ki, CHP’deki güç kavgası süreci Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu arasında geçecektir.
YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
