Yıldıray Çiçek / TÜRKGÜN
Yunak Hacı İzzet Baysal Devlet Hastanesi’nde güvenlik görevlisi olarak çalışan saldırganın annesinin ölümünden sorumlu tuttuğu Konya Şehir Hastanesi'nde Kardiyoloji Uzmanı Doktor Ekrem Karakaya'yı silahlı saldırıyla öldürmesi Türkiye’yi gerçekten acıya boğdu. Aynı zamanda bu acı olay hem doktor meslektaşlarını çok üzdü hem de gerçekten çok öfkelendirdi. Son yıllarda sağlık çalışanlarına yönelik şiddette gerçekten bir artış var. Silahlı, bıçaklı saldırılar, fiziki darp, sözlü tacizlerin ardı arkası maalesef kesilmiyor.
Doktorlarımızın gerçekten büyük fedakârlık yaparak insanların sağlığını, canını korumaya çalışırken bu tür muamelelere maruz kalması önlem alınması gereken öncelikli meselelerimiz arasında olmalıdır. Caydırıcı cezalar ve güvenlik önlemleri artırılmazsa bu hadiseler devam etmeyi sürdürecektir.
Kayserili hemşehrim olan Kardiyoloji Uzmanı Doktor Ekrem Karakaya ortak dostlarımız olan, her arkadaşının övdüğü, görevini layıkıyla yapan pırıl pırıl bir doktordu. Görevini yine eksiksiz yaptığı halde maalesef bu acı sonu yaşadı.
Fakat bu ölüm olayını terör örgütü PKK’nın kontrolündeki TTB gibi sağlık örgütleri sağlık alanında kaos ve kriz olayı olarak kullanmak için harekete geçmiştir. Bu acı olayı bile polislere saldırı atmosferi olarak görmüşlerdir.
On binlerce insanı öldüren terör örgütü PKK’dan talimat alan, Başkanlarının bile her eylemi ve söylemi terör örgütü PKK’ya destek olan sözde sağlıkçı yapı TTB bu olayı hükümete yönelik bir saldırı malzemesi haline getirmeye çalışmaktadır.
Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde 31 Ağustos 2015 tarihinde yol kesen PKK'lı teröristlerce şehit edilen Doktor Abdullah Biroğul için yürüyüş ve protesto gösterileri yapan bir TTB’yi ortada gören olmuş muydu?
PKK’nın adını vererek kınayan TTB’yi duyan olmuş muydu?
Göremez ve duyamazsınız. Çünkü TTB Başkanı olarak seçilen kim olursa olsun teröristbaşı Öcalan için “Serbest bırakılsın” kampanyalarına katılan olması şarttır. Mevcut Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı da “Öcalan serbest bırakılsın” diyen bir kişidir. Şimdi bu kişinin nazarında bir insan canının önemi olabilir mi?
CHP ve HDP gibi siyaset mikroplarının gözdesi TTB’nin yapısının özeti budur. PKK, HDP ve CHP güdümünde olan bu yapı sadece canların istismarını yaparak kriz ve kaos peşindedir.
AK Parti hükümetinin övüldüğü alanların başında sağlık sistemi gelmekteydi. Son yıllarda bazı hastane ve sağlık kurumlarında doktorların ilgilenmediğine, hastalara randevu vermede sıkıntı çıkardıklarına dair şikayetlerin çoğalması da bu TTB’nin kaos ve kriz aradığı ortamda mercek altına alınmalıdır. Hükümete yakın yazar ve yorumcular dahi bu sıkıntıyı son aylarda dile getirmeye başlamıştır. Bazı hastane ve sağlık kurumlarında TTB üyesi doktorlar ve sağlıkçılar hükümet aleyhine bir atmosfer yaratmak için sabotaj mı yapmaktadır?
Talimatı PKK, CHP ve HDP’den alan bu yapıdan her şey beklenir.
Pandemi sürecinde tüm dünyada sağlık sistemi çökerken Türkiye’de başarılı bir süreci yöneten Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı hedef almaları da zaten niyetlerini çok belli etmektedir.
Dertleri ne öldürülen doktor ne de sağlıkçılara yapılan şiddettir. Çünkü kendileri doktor şehit eden alçakların en gönüllü yoldaşıdır.
TTB’nin kaos ve kriz mikrobu saçması karşısında hem devletimiz hem de vatandaşımız dikkatli ve uyanık olmalıdır.
Hayatını kaybeden doktorumuza Allah’tan rahmet diliyorum. Sağlık camiasının ve ailesinin başı sağ olsun.
