Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed el-Nahyan'ın davetiyle, resmi temaslarda bulunmak üzere BAE'ye bir ziyaret gerçekleştirdi.
Erdoğan, Prens el-Nahyan tarafından görkemli bir törenle karşılandı.
Erdoğan ile el-Nahyan başkanlığındaki heyetler arası görüşmenin ardından ikili anlaşmalar imzalandı.
Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed el- Nahyan Kasım ayında Türkiye'ye gitmiş ve iki ülke birçok anlaşma daha imzalamıştı.
Ziyaretin ilk günü Türkiye ile BAE arasında; savunma sanayii, sağlık, iklim değişikliği, sanayi, teknoloji, kültür, tarım, ticaret, ekonomi, kara, deniz taşımacılığı, gençlik, afet yönetimi, meteoroloji, iletişim ve arşiv alanında iş birliği anlaşmaları imzalandı.
"TÜRKİYE-BAE İLİŞKİLERİNDE YENİ BİR DÖNEMİ BAŞLATTIK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretinin ikinci gününde Abu Dabi'de BAE'li iş insanları ve yatırımcılarla bir araya geldi.
Erdoğan buradaki konuşmasında, "Türkiye-BAE ilişkilerinde yeni bir dönemi başlattık. Ortak hedefimiz, ikili ilişkilerimizi her alanda çok daha üst seviyelere taşımak." ifadelerini kullandı.
İş insanlarına yaptığı konuşmada, BAE'nin Türkiye için önemli bir iş ortağı olduğunu belirten Erdoğan, "Ortak hedefimiz, ikili ilişkilerimizi her alanda çok daha üst seviyelere taşımak." dedi.
BAE MEDYASI: TÜRKİYE İLE İŞ BİRLİĞİ, ORTADOĞU'DAKİ BARIŞI GÜÇLENDİRECEK
BAE'de günlük olarak yayımlanan Khaleej Times gazetesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretini değerlendiren bir makale yayımlandı.
Makalede, "Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iki günlük resmi ziyaretler için Abu Dabi'ye gelmesiyle BAE-Türkiye ilişkileri büyük bir sıçramanın eşiğinde." denildi.
BAE'nin, stratejik iş sektörlerine yatırım için 10 milyar dolarlık bir fon ayıracağı belirtilen yazıda, iki ülkenin önümüzdeki dönemde ticaret borsalarının hacmini ikiye katlamayı hedeflediği ifade edildi.
Siyasi cephede ise Erdoğan'ın, Yemen'deki İran destekli Husi grupların BAE'ye yönelik saldırılarını kınaması örnek gösterilerek doğru tonun yakalandığı belirtildi.
Ayrıca makalede, "Bu ilişkinin, Ortadoğu'daki barışı güçlendirmede bölge siyasetine katkı sunacağı" ifadeleri de yer aldı.
