BM İnsan Hakları Konseyinin 51. Oturumunun açılışında konuşan BM İnsan Hakları Yüksek Komiser Vekili Nada el-Naşi, Rusya-Ukrayna savaşı ve Filistin'deki insan hak ihlallerine değindi.
El Naşi, Filistin'de insan hakları savunucularının hedef alınması ve son olarak 18 Ağustos'ta Ramallah'ta 7 Filistinli insan hakları örgütünün keyfi olarak kapatılmasından endişe duyduğunu açıkladı.
İşgal altındaki Filistin topraklarında görev yapan Komiserlik çalışanlarının vizelerinin yenilenmemesini de eleştiren El Naşi, İsrail'in bu uygulamasını "insan haklarına erişime daha fazla yasak getirmek" olarak tanımladı.
Rusya'da muhaliflere yönelik baskılara tepki
El Naşi, Rusya'da Ukrayna ile savaşa karşı çıkan hak gruplarına tehdit ve yasaklamada bulunulduğunu da aktardı ve "Gazetecilere yönelik baskılar, internet erişimine kısıtlamalar ve diğer türlü sansürler, bilgiye erişim hakkını ihlal etmektedir." dedi.
Rusya'nın Ukrayna savaşına dair karşıt görüş belirten bazı hak savunucularını "yabancı ajan" olarak ilan etmesini eleştiren El Naşi, Rusya hükümetine "ajanlık tanımlamasını gözden geçirme" çağrısında bulundu.
Tahıl Koridoru "çığır açan bir anlaşma"
El Naşi, Ukrayna'da süren savaşta en çok sivillerin zarar gördüğüne vurgu yaparak, "Küresel olarak savaşın sosyal ve ekonomik etkileri, dar gelirli ülkelerde gıda güvenliğinin tehdit altında olmasıyla sürmektedir." şeklinde konuştu.
Savaşın ardından küresel gıda krizini aşmak için Türkiye başta olmak üzere BM, Rusya ve Ukrayna'nın inisiyatifiyle temmuz ayında tahıl koridoru oluşturulmasından memnuniyet duyduğunun altını çizen El Naşi, bu girişimi "çığır açan bir anlaşma" olarak niteledi ve uluslararası camiaya, "sevkiyat halindeki gıdaların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını temin etme" çağrısında bulundu.
7 Ekim'e kadar sürecek BM İnsan Hakları Konseyi'nin 51. Oturumu kapsamında 80'in üzerinde rapor ve 30'un üzerinde ülkenin durumu ele alınacak.
Oturumda Çin'deki insan hakları ihlalleri ve Rusya-Ukrayna savaşının öncelikli gündem olması bekleniyor.
RSS
