Entelektüel camia ise salgın sonrası dünya düzenine dair fikir yürütmeye başladı. Birçok görüş, Çin'in koronavirüs salgını üzerinden, yeni dünya düzeninde liderliğe oynadığı yönünde. Salgın nedeniyle sokağa çıkamayan insanların tek beklentisi, salgına bir an önce çare bulunması.
Çin'deki sosyal kredi sistemi
Şangay Üniversitesi'nde akademisyen olan Nurettin Akçay'ın, Independent Türkçe'deki makalesi buna bir örnek. Türk akademisyen, Çin'deki Sosyal Kredi Sistemi ile ilgili bilgi verdi.
Buna göre kişinin harcama alışkanları, sosyal medya kullanımı ve arkadaş çevresi devlet tarafından puanlandırılıyor. Sistem, yapay zeka destekli 200 milyonun üzerinde kamera ile sağlanıyor.
Bu teknoloji ile psikolojik durumlarından ırklarına, kültürlerinden ideolojilerine kadar pek çok veriden hareketle insanların analizi yapılıyor.
Akçay, bireyin her adımının kaydedildiği bir geleceğe dikkat çekiyor. Salgınla birlikte dünya ihracatının iplerini eline geçiren Çin, bu teknolojiyi, dünyaya pazarlamaya çalışıyor.
"Yapılacak herhangi bir hata, dünyayı ateşe verebilir"
ABD eski dışişleri bakanlarından Henry Kissinger'a göre ise, salgın sonrasında dünya aynı kalmayacak.
Kissinger, Wall Street Journal için kaleme aldığı makalede, liberal dünya düzeninin korunması gerektiğine vurgu yaptı. Ortaya çıkan siyasi ve ekonomik kargaşanın, nesiller boyu sürebileceği uyarısında bulundu. Kissinger, "Bu krizi çözmek için yapılacak herhangi bir hata, dünyayı ateşe verebilir." ifadesini kullandı. Çözüm için küresel işbirliğinin gerekliliğine dikkat çekti.
"Milyonlarca insan, şimdiden işsiz kalma riskiyle yüz yüze"
Sloven sosyolog Slavoj Zizek, tartışmaya "Dünyanın sonu ve koronavirüs" başlıklı makalesi ile katıldı.
Zizek, dünya genelindeki ekonomik çöküşü işaret ederek, "Milyonlarca insan, şimdiden işsiz kalma riskiyle yüz yüze" tespitinde bulundu. Zizek, dünya düzeninden ziyade, kapitalist düzenin risk altında olduğu görüşünde.
Salgınla birlikte iki gücün rolleri değişiyor
BBC'nin Çin editörü Carrie Gracie ise Çin-ABD karşılaştırması yaptı. Deneyimli muhabir, "Bir tarafta ittifaklar kuran ve kapitalist sistemin kurucusu ABD, diğer tarafta, agresif ve korunmacı güç Çin..." ifadesini kullandı. Gracie, salgınla birlikte iki gücün rollerinin değiştiğine dikkat çekti. Ancak Gracie, Çin'in yeni düzenin lideri olamayacağı kanısında. Çünkü, her ne kadar zengin bir ülke de olsa, Çin'in iç meseleleri dünya liderliğinin önünde bir engel.
"Çin, 'sağlık ipek yolu'nu inşa ediyor"
Amerikan haber sitesi The Hill'e göre Çin, salgın yoluyla kendine "Sağlık İpek Yolu"nu inşa ediyor. Binlerce test kiti, solunum cihazı ve maske ihraç etmesi buna kanıt olarak gösteriliyor. Maske endüstrisinden örnek veren The Hill, ülkenin sadece 6 gün içinde bir N95 maske üretim tesisi kurmasına dikkat çekiyor. Site, harekete geçilmezse, Çin altında yeni bir dünya düzeninin kaçınılmaz olduğu vurgusu yapıyor.