Ülkenin güneybatısında yer alan Devon kentindeki bir tarım arazisinde metal detektörüyle bulunan Kral III. Henry dönemine ait altın peni 1257 yılında basıldı.
GÜNÜMÜZDE VAR OLAN SEKİZ ÖRNEKTEN BİRİ
NTV'nin haberine göre, madeni parada, eski İngiliz kralı süslü bir tahtta oturduğu esnada bir elinde küre ve diğer elinde asa tutarken tasvir ediliyor.
Ayrıca, yeni bulunan altın para, birçoğu müzelerde bulunan ve günümüzde var olduğu bilinen sadece sekiz örnekten birini oluşturuyor.
Bununla birlikte, anonim kalmak isteyen defineci Facebook'ta peninin bir fotoğrafını yayınlayana kadar onun ne kadar değerli olduğunu anlamadı. Müzayede şirketi Spink & Son'un nümismatisti (eski para uzmanı) Gregory Edmund, onu sosyal medya platformunda fark etti.
7,38 MİLYON LİRAYA SATILMASI BEKLENİYOR
Diğer taraftan, İngiltere'deki 1996 Hazine Yasası uyarınca, madeni parayı bulan kişi , daha geniş bir keşfin parçası olmadığı sürece, parayı elinde tutabiliyor veya satabiliyor.
Spink & Son tarafından müzayede çıkarılacak olan altın paranın 400 bin sterlin (yaklaşık 7,38 milyon Türk lirası) getirmesi bekleniyor.
Adını vermeyen defineci konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Bir bin yılın dörtte üçünü nispeten zarar görmeden nasıl atlattığı gerçekten mucizevi. Hayal kurmaya devam eden her defineci gibi, o gün dileğim gerçekleşti ve çok şanslı olan ben oldum" dedi.
3. HENRY PARAYI BASMAK İÇİN KİŞİSEL HAZİNESİNİ KULLANDI
Kral III. Henry, 1216'dan 1272'deki ölümüne kadar İngiltere'yi yönetti ve ülke tarihindeki en uzun süre tahtta kalan hükümdarlardan biri oldu.
Spink & Son'un müzayede kataloğuna önsöz yazan King's College London'da ortaçağ tarihi profesörü David Carpenter'a göre, III. Henry 1257'de alltın sikkesini basmak için kişisel olarak biriktirdiği hazineyi kullandı.
Bununla birlikte, III. Henry'nin madeni parası, Norman Fethi'nden bu yana altına dökülen ilk madeni paraydı ve o zamandan beri ekonomi gümüş paralarla dönüyordu.
BATI İLE DOĞU ARASINDAKİ TİCARETİN BAŞLANGICI
Edmund, yeni altın sikkelerin Bizans sikkelerinden ve İslam altın dinarlarından yapılmış olabileceğini ve o dönemde Avrupa ile Orta Doğu arasındaki ticaret yollarını ortaya çıkardığını söyledi:
"Bu dönemde kıta Avrupası ve İngiltere'de tüm paraların gümüş olarak basıldığını görürsünüz. Sadece baharat zengini Orta Doğu'da altın para vardı.
3. Henry, Avrupa'daki bu ekonomik geçiş sürecine tanıklık etti. Batı'da altın para ve Doğu'da gümüş paralar alınmaya başlandı. Temel olarak bu durum, iki tarafın birbiriyle ilişki kurduğunu çok açık bir şekilde gösteriyor."