Türkiye ve Yunanistan'ın BM pozisyonları ve organları için adaylıklarda karşılıklı destek konusunda anlaşmaları Rum ve Yunan tarafını rahatsız etti.
Rum ve Yunan basınında yer alan haberlerde, "Ankara, Yunanistan'ın 2025-2026 dönemi için BM Güvenlik Konseyi'nde daimi olmayan sandalye adaylığını destekleyecek ve Atina, Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) Genel Sekreterliği pozisyonu için Türk adayının seçilmesini destekleyecek" ifadeleri yer aldı.
Türkiye'nin 1988/13559 ve 2001/3275 sayılı ilgili Yönetmelikler ile Yunan adalarını, Yunan Karasularını ve Yunan Hava Sahasını Türk E-D bölgesine dahil ederek ihlallerde bulunduğunu iddia eden Rum ve Yunan basını, Türkiye'nin her yıl Ege'de ve Doğu Akdeniz'de E-D alanlarında tatbikat düzenleyerek Yunanistan ve Rum Yönetimine meydan okuduğunu ileri sürdü.
Türkiye'nin ülkelerden çok sayıda yetkiliyi davet ederek E-D alanlarındaki pozisyonunu uluslararasılaştırmaya ve güçlendirmeye çalıştığı belirtildi.
Haberde, "Bu tatbikatlarda yabancı yetkililerin artan varlığı, Türkiye'nin Ege ve Doğu Akdeniz'deki E-D meselelerindeki iddialarını uluslararasılaştırma ve P/K'yi tanıma stratejisini desteklerken, ulusal çıkarlarımıza olumsuz yönde etki ediyor" denildi.
IMO'da Genel Sekreterlik görevine bir Türk'ün seçilmesinin ulusal çıkarlarını riske attığını belirten emekli Yunan korgeneral Lazaros Kambouridis, verilen Yunan desteğinin koşullara bağlanması gerektiğini ileri sürdü.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis, Türkiye'nin Uluslararası Denizcilik Örgütü Genel Sekreterliği adaylığını desteklemeyeceğini ilan ederek Atina hükümetine cephe aldı.
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'i hedef alan Rum basını ise, "Türkiye uğruna Rum-Kıbrıs ortak cephesini kırdı" değerlendirmesinde bulundu. (Star)