23 Kasım 2024
weather
16°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkgün Eğitim Okullar kapanacak mı 2021-2022 | Okullar yeniden kapanır mı? MEB Başkanı Özer açıkladı

Okullar kapanacak mı 2021-2022 | Okullar yeniden kapanır mı? MEB Başkanı Özer açıkladı

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, başlayan yüz yüze eğitim dönemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Okullar kapanacak mı? Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer bu konu hakkında net konuştu. Okullar yeniden kapanır mı? vakaların açıklanmasının ardından merak ediliyor. İşte okulların durumu hakkında açıklama...

4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Okullar kapanacak mı 2021-2022 | Okullar yeniden kapanır mı? MEB Başkanı Özer açıkladı

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Mersin'de yaptığı ziyarette ve katıldığı televizyon programında okulların kapanıp kapanmayacağı konusu hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Yüz yüze eğitim dönemiyle ilgili de önemli açıklamalarda bulunan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ayrıca PCR testi konusunda da açıklama yaptı. Peki Okullar kapanacak mı, belli mi? Okullar yeniden kapanır mı? İşte MEB Başkanı'nın açıklaması...

OKULLAR KAPANACAK MI?

Mahmut Özer katıldığı televizyon programında : "Tüm okullarımızda uyulması gereken kuralları belirledik. Okullarımızın açık kalması için her türlü tedbir alınacak. Vakaların yaygınlaşması durumunda okulla ilgili değil sınıfla ilgili karar alacağız. Okullar açık kalmaya devam edecek." dedi. 

Okullar kapanacak mı

"Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu ile belirlediğimiz kriterler, Kovid-19 salgınında okullarda yüz yüze eğitim devam ederken uyulması gereken kuralların çoğu kıta Avrupa'sında, farklı ülkelerde uygulanan kurallarla büyük oranda örtüşüyor. Bir haftalık süreçte gelinen nokta, sağlık kurallarına uyduğumuz zaman süreci ne kadar başarılı şekilde yönetebileceğimizi gösteriyor. Türkiye'de eğitim sisteminin ölçeği çok büyük. Yaklaşık 18 milyon öğrencimiz, 1,2 milyon öğretmenimiz, 115 bin temizlik görevlimiz, 100 binin üzerinde idari personelimizin olduğu, 20 milyona yakın insanımızın yer aldığı eğitim sisteminden bahsediyoruz. Vaka ve yakın temas nedeniyle yüz yüze eğitime ara verilen sınıf sayısı oldukça düşük. Bu şunu gösteriyor, şu anda Kovid-19 salgını ortamında en güvenli ortam okullardır. Milli Eğitim Bakanlığı olarak en son kapatılacak yerlerin okullar olduğu irademiz aynen devam etmektedir. Diğer taraftan bildiğiniz gibi virüs sadece okulları seçmiyor. İnsanların yaşadığı, etkileşim içerisinde olduğu tüm mekanlarda virüsün yayılma potansiyeli var."

Bakan Özer, okullarda belirlenen kriterleri harfiyen yerine getirmeye çalıştıklarını, okul dışı ortamlarda da vatandaşların bunlara uymasının büyük öneme sahip olduğunu söyledi. Okulların kapatılması veya herhangi bir okulda vaka oluşmasının, okul içi ortamdan kaynaklanmadığını ifade eden Bakan Özer, "Çoğu kez okul dışı ortamlardaki bulaştan kaynaklanıyor. Kovid-19 salgınında yüz yüze eğitime devam etmesi ve 1,5 yıl aradan sonra bu iradenin kararlılıkla uygulamasında sadece Milli Eğitim Bakanlığı olarak bizlere görev düşmüyor, toplumun tüm kesimlerine görev düşüyor. Tüm vatandaşlarımız Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenmiş olan kurallara mutlaka uyması gerekiyor ki okullarımızı sürekli açık tutalım, öğretmenlerimiz öğrencileriyle birlikte olsun ve öğrencilerimiz de okulda arkadaşlarıyla hem eğitim öğretime devam etsinler hem de psikososyal olarak özgüvenleri yerinde süreçleri takip edebilsinler." diye konuştu.

Bakanlık olarak il veya ilçeler bazında önlemler veya istisnai kurallar getirmediklerini, okul ve vaka bazlı istisnalar uyguladıklarına dikkati çeken Bakan Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kamuoyunda sıklıkla tartışılan 'kalabalık sınıflar' konusu var. 850 bin dersliği yüzde 56'sında öğrenci sayısı 25'in altındadır. Bu dersliklerin yüzde 18'inde de 26-30 arasında öğrenci sayısı bulunmaktadır. Dolayısıyla kalabalık sınıflar istisnai bir durumdur, yaygın bir durum değildir. İstisnai durumlarda istisnai kurallar uygulanır. Dolayısıyla Bakanlık olarak tüm illerimize, valiliğimize, il milli eğitim müdürlüklerimize okul bazlı kalabalık sınıflarla ilgili her türlü önlemi alma, ikili eğitime geçme veya ders saati süresinde tasarrufta bulunma yetkisini verdik."

Şu anda 200'e yakın okulda önlemler çerçevesinde ikili eğitime geçildiğini açıklayan Bakan Özer, "Kalabalık sınıflar, ağırlıklı olarak arsa bulunamayan yerlerde veya depremdeki güçlendirme ve yıkım çalışmalarından kaynaklanan gecikmelerden ortaya çıkan geçici bir durumdur. İnşallah bakanlık olarak da süreci takip ediyoruz. Bu istisnai durumlarla ilgili de gerekli her türlü önlemi almaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Özer, Mersin'de mesleki eğitim okullarında Kovid-19 salgınında önemli çalışmalar yürütüldüğünü söyledi. Mesleki eğitim okullarının Kovid-19 salgınında maskeden dezenfektana, yüz koruyucu siperlikten tek kullanımlık önlük ve tuluma kadar birçok ürün ürettiğini belirten Bakan Özer, "Mesleki eğitim okullarımız, sadece işgücü piyasasının ihtiyacı olan insan kaynağını yetiştirmediklerini, aynı zamanda olağanüstü koşullarda devletinin ve milletinin yanında olduğunu bir kez daha kanıtlamış oldu. Burada Mersin'e özellikle değinmemiz gerekiyor. Özellikle tek kullanımlık maske, önlük ve tulumda tüm Türkiye'nin, bölgenin ihtiyacını karşılamada büyük bir katkı ve destek verdiler. Bu süreçleri başarılı bir şekilde yürütenlere şükranlarımı sunuyorum." diye konuştu.

Bakan Özer, Mersin İl Eğitim Değerlendirme Toplantısında, bir haftalık eğitim öğretimdeki son durumu, eğitim yatırımlarını ve eğitimin kalitesini arttırmaya yönelik çalışmaları değerlendireceklerini sözlerine ekledi.

ÖĞRETMEN AŞI ORANI

En az bir doz aşı olan öğretmen oranı yüzde 91. İki doz aşı olan öğretmenlerimizin oranı yüzde 78.

PCR ile ilgili süreç makul şekilde gidiyor. Vakaların etkilediği sınıfla ilgili karar alacağız.

VELİNİN RIZASI OLMADAN PCR TESTİ YAPILAMAYACAK

Öğrencilerle ilgili ne aşı ne de PCR testi zorunluluğu var. Velinin rızası olmadan çocuğa asla PCR testi yapmayacağız.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
'Sakarya Zaferi, Anadolu'daki bin yıllık varlığımızın dönüm noktalarından biridir'

'Sakarya Zaferi, Anadolu'daki bin yıllık varlığımızın dönüm noktalarından biridir'