Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Turhan, Kanal İstanbul ile birlikte İstanbul'a yeni bir liman yapacaklarını söyledi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Turhan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Yapılan her türlü eleştiriyi saygıyla dinliyoruz ve öyle kabul ediyoruz. Kanal İstanbul projesi önemli bir yatırım projesi. İstanbul Boğazında transit geçen gemilerin İstanbul Boğazında, İstanbul’un her iki yakasında ulaşım amaçlı kullanan şehir hatlarının trafiğinin giderek artması sonucu oluşan riskleri bertaraf etmek için Kanal İstanbul'un yapılmasına karar verildi. Esas amacı bu Kanal İstanbul’un.
RİSKLERİ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN YAPIYORUZ
Geçmişten bugünümüze Kanal İstanbul Boğazının uluslararası deniz ulaşımında bir deniz yolu olarak kullanılması giderek artan trafik ve giderek bu boğazı kullanan araçların özellikle boyutlarının artması, taşınan yük miktarının artması bize gelecekte olması muhtemel olabilecek olan risklerin ortadan kaldırılması için Kanal İstanbul projesini yapmaya karar verdik.
YÜZDE 35 ORANINDA PATLAYICI MADDE TAŞINIYOR
İstanbul Boğazının tarihi insanlık tarihi kadar eski. İnsanlar mal ve ticaret yapmak için, mallarını pazara taşımak için deniz ulaşımını çok eskilerden beri kullanıyorlar. Bugün İstanbul Boğazında yük taşımacılığı yapan araçların boyutları 350 metreye çıktı. Geçen araç sayılarında özellikle yük taşıyan araç sayılarında zaman zaman yıllara göre inişli çıkışlı rakamlar var. Bu boğazı kullanan, yük taşıyan deniz araçlarındaki patlayıcı madde miktarı yüzde 35’lere yaklaştı.
GEMİLER BÜYÜYECEK, YÜK ARTACAK
Alınan tüm tedbirlere rağmen her yıl mutlaka kaza yaşanıyor. İstanbul Boğazında Karadeniz'den Marmara'ya üstten bir akıntı var. Marmara'dan da Karadeniz'e doğru bu akıntıyı dengeleyen bir akıntı var. Bu akıntı rüzgar ve hava şartlarına bağlı olarak hızı artıyor, azalıyor. Gelecek yıllarda İstanbul Boğazından geçecek olan yük miktarının daha da artacağı ve daha büyük araçların geçeceği bize bilgi olarak raporlandı. Artacak deniz trafiğine uygun şartlarda bir kanal hazırladık.
Boğaz'a göre gemilerin geçeceği mesafe daha kısa olacak. En maliyetsiz, işlevsel, çevreye zararı azaltacak güzergah seçildi. Özellikle çevre hassasiyeti dikkate alınarak güzergah belirlendi. Bizim bunu tercih ettikten sonra bu süreç tabii 2010'da başlamış olan bir süre. 2011’de Cumhurbaşkanımız bunu kamuoyuna açıkladı. Bu projeyle birlikte İstanbul’un diğer sorunları da ele alındı.
SAYI 70 BİNLERE ÇIKACAK, HAZIRLANMALIYIZ
Geçiş maliyeti ve süre kısalacağı için bu güzergah tercih edilecek. Şu anda 3 gün 4 gün bekleyen gemiler, deniz araçları hemen geçip gideyim, geçiş ücretini vereyim, burayı kullanayım diyecekler. Buradan öncelikli olarak geçiş izni verdiğimiz gemiler yine Boğaz'ı kullanacaklar. Bize verilen raporlarda, önümüzdeki yıllarda, 2035'te deniz trafiği 50 binlere yine yaklaşacak. 2050’lerde bu rakam 70 binleri geçecek. Artacak deniz ticareti trafiğine kendimizi hazırlamalıyız.
Montrö Anlaşmasının savaş gemileri ile ilgili hükmü mevcut boğazlarda geçerlidir. Montrö sadece İstanbul boğazını kapsamıyor. Çanakkale Boğazı'nı da kapsıyor.
ÜCRETLİ OTOYOLLARA BAĞLI OLANLAR ÜCRETLİ OLACAK
Köprüler, mevcut şu anda hizmet veren yolların kanaldaki deniz trafiğine engellemeyecek şekilde belirli bir gabaride oluşturulacak. Burada da uluslararası deniz trafiğine cevap vermesi için 64 metre seviyesinde bu yolları kaldıracağız. Şu anda biz 2 yoldan ücret alıyoruz. Bir tane de ücretli olarak hizmet verecek olarak Kuzey Marmara Otoyolu'nun parçası olacağı için ücret alınacak. Yani ücretli otoyollara bağlı olan köprüler için otoyol ücreti ödenecek.
İHALESİ BU YIL İÇİNDE YAPILACAK
İhalemizi 2020 içerisinde, inşaat metodunu da şöyle paylaşayım, kanalın inşaatına başlamadan önce kanalın inşaatından etkilenecek bölgedeki köprüleri yapmamız lazım. Köprülerimizi kaldıracağız, ulaşım hizmetlerini sağlayacağız, Kanal İstanbul'un kazısı, nakliyesi, mahalli trafikten arındırılmış servis yolları içinde yapılacak.
İSTANBUL'A YENİ LİMAN YAPILACAK
Biz bu projeyi modelleme çalışmalarını Fransa’da yaptık. Yani Karadeniz’deki suyun hareketi, yapısı, suyun içindeki mineraller, planktonlar, Marmara'daki suyun yapısı, bu zaten İstanbul Boğazıyla zaten etkileşim halinde. Denizdeki canlı hayatına yada kirliliğe bir etkisi olmayacak. İstanbul'a yeni liman yapacağız.