Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Piraziz Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Hamdi Arslan “Hamsinin kıyılarımızı erken terk etmesinin nedeni aşırı av baskısıdır. Daha önceki yıllarda Ereğli’den başlayan hamsi avı Hopa’ya kadar devam ediyordu ve 5-6 ay sürüyordu. Şimdi ise bir ay gibi kısa süre içerisinde Ereğli’den başlıyoruz Hopa’ya varmadan karşı kıyılara gönderiyoruz. Bunun en önemli nedeni ise çevresel etkilerden ziyade aşırı av baskısıdır" dedi.
"Hamsi sadece balıkçıları değil tüm ülke insanını ilgilendiriyor"
"Hamsi özellikle Karadeniz’de olmazsa olmazımızdır" diyen Arslan "Ülkemizde avlanan balığın neredeyse yüzde 80’ini hamsi oluşturuyor ve ülkemiz insanını en önemli besin kaynağı.
Yani hamsi bir tek balıkçılarımızı ilgilendirmiyor. Ülkemiz insanını da ilgilendiriyor. Ancak ne yazık ki denizlerimiz her türlü teknoloji ile donatılmış teknelerimizin ve teknelerin yoğunluğunun av baskısını kaldırmıyor.
Ayrıca hamsi denizlerdeki diğer balıklarında besin kaynağıdır. Hamsiyi bulamayan diğer balık çeşitleri kendi yavrularını yemektedir. Bu da şu anlama gelmektedir ki hamsinin olmayışı diğer balık çeşitlerinin de geleceğini tehlikeye sokmaktadır. Bu nedenle hamsilerin bir an önce koruma altına alınması gerekmektedir. Devletin asli görevi var olan kaynağını korumaktır ve hamside, balıklarımızda bu ülkenin bir kaynağıdır. Yoksa denizlerimiz elden gidiyor” feryadında bulundu.
“Balıkların havyarlı döneminde avı yasaklanmalı”
Göç mevsiminde amatör balıkçılar nedeniyle palamut balığının da tehlikede olduğunu anlatan Arslan “Haziran ayında başta palamut ve lüfer olmak üzere göç balıklarımız İstanbul Boğazı’ndan Karadeniz’e çıkış yapıyor ve havyarını Karadeniz’e bırakıyor. Ancak bu dönemde amatör balıkçılar tarafından boğazda avcılık yapılmaktadır.
Amatör balıkçılık deyip geçmemek gerekiyor. Bu dönemde Mayıs 15-Haziran 15 arasında bir aylık av yasağı getirilmelidir. Bu sayede Karadeniz’e çıkarak havyarını bırakmaları sağlanabilir. Yine Nisan 15’ten sonra barbun balığı da kıyılara inmeye başlayacaktır. Bu balıklarımızda havyarlı haliyle avlanmaktadır. Bu süreç içerisinde de avlanma yasaklanmalıdır. Yoksa balıkçılarımız kendi geleceklerini avlamaktadır” ifadelerini kullandı.
