Türkiye, rüzgar, güneş ve hidroelektriğin ardından hidrojeni de yelpazeye ekledi. Sıfır emisyona ulaşmada kilit rol oynayan hidrojen, önemli bir pazar olarak öne çıkarken, Türkiye'nin bu alanda yüksek potansiyele sahip olduğu belirtiliyor. Avrupa'nın ihtiyaç duyduğu 10 milyon tonluk yeşil hidrojenin en az yarısını Orta Doğu ve Türkiye'den ithal etmesi bekleniyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, 2024-2028 yıllarını kapsayan ve 20 başlığın öne çıktığı "Hidrojen Teknolojileri Stratejisi ve Yol Haritası"nı geçtiğimiz günlerde duyurdu. Ukrayna savaşı ile birlikte enerjide stratejik konumunu 'enerji üssü' olma yolunda güçlendiren Türkiye, köprü görevi gördüğü doğal gaz akışının ardından hidrojende de benzer potansiyel barındırıyor.
Ülkelerin attıkları yeşil adımlar kapsamında hidrojen son zamanların öne çıkan alternatif kaynağı olarak görülüyor. Hidrojenin ilerleyen süreçte ciddi bir pazar oluşturması bekleniyor. Türkiye de yüksek potansiyele sahip yenilenebilir enerji kaynaklarını, hidrojen pazarındaki yerini almak için kullanabilir.
SIFIR EMİSYONDA KİLİT ROLE SAHİP
Hidrojen özellikle doğal gazı, kömürü çok tüketen ağır sanayi başta olmak üzere birçok alanda karbon emisyonuna alternatif bir çözüm sunuyor. Sıfır emisyona ulaşmada kilit rol oynuyor. Diğer taraftan hidrojen, artık önemli bir pazar olarak görülüyor. Şirketler rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının yanı sıra hidrojene de yatırım yapıyor. Hidrojen pazarında yılda yüzde 2 ila yüzde 5 arasında değişen bir büyüme görülürken, ilerleyen süreçte bu oranın artacağı tahmin ediliyor.
TÜRKİYE PAZARDA AVANTAJLI
Türkiye'den geçen uluslararası birçok enerji boru hatlarında modifikasyonlar yaparak hidrojeni Avrupa'ya ulaştırabilir. Türkiye'nin üreteceği hidrojen ile kendi ihtiyacını karşıladıktan sonra geri kalan kısmını Avrupa'ya satabilecek potansiyele sahip olduğu vurgulanıyor. Avrupa 2030'a kadar 10 milyon ton yeşil hidrojen üreteceğini, 10 milyon ton da ithal edeceğini açıkladı. Avrupa 10 milyon tonluk yeşil hidrojenin en az 5-6 milyon tonunu Orta Doğu ve Türkiye'den ithal edecek.
EVLERE KADAR ULAŞACAK
Gazbir-Gazmer'in yaptığı doğal gaz hatlarında hidrojen aktarım testi sonucunda evsel cihazlarda ve doğal gaz boru hatlarında yüzde 20'ye varan oranda hidrojen aktarımı yapılabileceği tespit edildi. Oranın yüzde 20'de tutulmasının sebebi ise evlerde bulunan boru hatlarının, ocağın, kombinin, sayacın değiştirilmeden işlemin yapılmış olması. Bunların değiştirilmesi ile birlikte oran yüzde 100'e çıkabilir. Yüzde 20'lik entegrasyon karbon salımınında yaklaşık yüzde 7'lik bir azalma gösterdi.
ÜRETİM POTANSİYELİ FAZLA
Yeni Şafak'ın haberine göre, Gazbir-Gazmer Proje Müdürü Mehmet Şerif Sarıkaya, şunları söyledi: "Türkiye'nin hidrojen üretiminde büyük potansiyele sahip olmasının önemli bir sebebi rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarında potansiyelinin bulunması. Enerji Bakanlığı bir hedef açıkladı. Elektrolizör kurulu gücünün 2030'a 2 GW'a, 2035'e 5 GW'a ve 2053'e 70 GW'a çıkarılması hedefleniyor. Bu anlamda güneş ve rüzgâra hedeflerin üç katı kadar yatırım yapılması planlanıyor. Bu Türkiye'nin doğal gaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 27'lik kısmına denk geliyor."