Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu tarafından çalışma hayatının sorunlarını gündeme getirildiği bir basın toplantısı düzenlendi.
Konfederasyon Genel Merkezi'nde gerçekleşen toplantıya Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci liderliğinde birçok sendika temsilcisi katıldı. Kahveci, memur ve emeklilerin yaşadığı sorunların seçim gündemiyle geri plana atılmaması gerektiğini vurgulayarak, kamu görevlilerinin taleplerinin mutlaka karşılanması gerektiğini belirtti. Kahveci'nin açıklamalarında öne çıkan konular arasında ilave ek ödemenin emekli maaşlarına yansıtılması ve sözleşmeli istihdamın kamuda asıl istihdam biçimi haline gelmesi sorunları da yer aldı. Türkiye Kamu-Sen'in çalışma hayatındaki çözüm önerileri ve memur-emekli haklarının savunusu önemli bir gündem maddesi olarak dikkat çekti.
81 İLDE EŞ ZAMANLI TOPLANTI
Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu, çalışma hayatının önemli sorunlarını ele almak üzere 81 ilde eş zamanlı bir basın toplantısı düzenledi. Konfederasyon Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıya Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci başta olmak üzere, sendikaların genel başkanları, genel merkez yöneticileri ve şube başkanları katıldı.
Basın toplantısının açılışında, Erzincan İliç'te meydana gelen toprak kayması olayına değinildi. Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, yaşanan göçüğe ilişkin üzüntülerini dile getirerek, işçilerin bir an önce sağlıklı bir şekilde kurtarılmasını temenni etti.
ÇALIŞMA HAYATININ SORUNLARINA ODAKLANILDI
Önder Kahveci, basın toplantısında çalışma hayatının önemli sorunlarını gündeme getirdi. Özellikle, memurlar, emekliler ve ailelerini ilgilendiren konuların seçim gündemiyle geri plana atılmaması gerektiğini vurguladı. Yaklaşık 25 milyonu bulan bu kesimin beklentilerinin mutlaka karşılanması gerektiğini belirtti.
“MEMUR VE EMEKLİLERİN SORUNLARI ÖTELENMEMELİ”
Kahveci, konuya ilişkin şunları kaydetti:
“Yerel seçimlerin yaklaştığı şu günlerde gündem, siyaset ağırlıklı ilerlemektedir. Ancak özellikle memur ve emeklilerimizin yaşadığı sorunlar ve beklentileri bu süreçte geri plana atılmamalı, milyonlarca vatandaşımızın geleceğini ilgilendiren konular seçim gündemi ile ötelenmemelidir.”
“İLAVE EK ÖDEME EMEKLİ MAAŞLARINA YANSITILMALI”
Önder Kahveci, çalışma hayatının önemli sorunlarından birinin ilave ek ödemenin emekli maaşlarına yansıtılmaması olduğunu dile getirdi. İlave ek ödemenin emekli maaşlarına eklenmemesi durumunda emekli maaşlarının belirlenmesinde yaşanan adaletsizliğe dikkat çekti.
"İlave ek ödeme emekli maaşlarına hemen yansıtılmalıdır" diyen Kahveci, bu taleple ilgili yaptığı açıklamasında şunları dile getirdi:
"Bilindiği gibi 2023 yılı temmuz ayında yalnızca çalışan kamu görevlilerine ödenmeye başlanan 8 bin 77 TL tutarındaki ilave ek ödeme, ocak ayındaki artışlarla birlikte 12 bin 54 TL’ye yükselmiş ancak bu ödemenin emekli maaşlarına sayılmaması nedeniyle çalışma yaşamı ile emeklilik arasındaki bağ tamamen kopmuş, emekli maaşlarının ödenen prim ve kadro ile olan ilişkisi kesilmiştir.
Memur emeklilerine çalışırken aldıkları maaşın %45’i kadar emekli maaş bağlanmaktadır. İlave ek ödemenin emekli maaşlarına yansıtılmaması bu oranı daha da düşürmüştür.
Hükümetimiz 2024 yılını “Emekli Yılı” olarak ilan etmiştir. Mademki bu yıl “Emekli Yılı”dır öyleyse memur emeklilerinin durumu da mutlaka düzeltilmeli, ilave ek ödeme memur emeklilerine verilerek bu yoldaki ilk adım atılmalıdır."
“BİRİNCİ DERECEYE GELEN MEMURLARIN EK GÖSTERGELERİ 3600'E YÜKSELTİLMELİ”
Önder Kahveci, bir diğer önemli konunun da birinci dereceye gelen tüm memurların ek göstergelerinin 3600'e yükseltilmesi olduğunu belirtti. Bu durumun memur emeklilerinin maaşlarını doğrudan etkilediğini ve adaletsizliğe neden olduğunu vurguladı.
Birinci dereceye gelen tüm memurların ek göstergelerinin 3600'e yükseltilmesi gerektiğini belirten Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Önder Kahveci, bu durumun memur emeklilerinin maaşlarını doğrudan etkilediğini ve adaletsizliğe neden olduğunu söyledi.
Kahveci, geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuda taahhütte bulunduğunu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'in konuyla ilgili hazır bir kanun teklifi olduğunu belirtti. Ancak, henüz bu yönde bir adım atılmadığını ifade etti. Kahveci, ek göstergenin memur emeklilerinin maaşlarını doğrudan etkilediğini ve hayati öneme sahip olduğunu vurguladı. Ayrıca, geçmişte yapılan sözlerin ve taahhütlerin yerine getirilmemesinin bir haksızlık olduğunu dile getirdi. Konunun TBMM gündemine taşınması gerektiğini ve bu konunun çözülmesinin önemine vurgu yaptı.
“5510 SAYILI KANUNDAN DOĞAN SORUNLAR DERHAL GİDERİLMELİ”
5510 sayılı Kanunun getirdiği olumsuzluklara da değinen Kahveci, bu durumun memurları mağdur ettiğini ve sosyal devlet ilkesiyle bağdaşmadığını ifade etti. Bu nedenle, 5510 sayılı Kanundan kaynaklı sorunların derhal giderilmesi gerektiğini belirtti.
Özellikle, emekli aylığına sayılmayan ödemeler nedeniyle memur maaşlarının ve emekli ikramiyelerinin düşük hesaplandığını dile getiren Kahveci, ayrıca, çalışırken alınan maaş ile emekli olduğunda alınan maaş arasındaki bağlantının kopması ve 2008 öncesi ve sonrasında göreve başlayan memurların sosyal güvenlik ve emeklilik haklarının farklılık göstermesinin adaletsizlik yarattığını vurguladı. Bu durumun, eşitlik ilkesiyle bağdaşmadığını ve sosyal devlet anlayışına uygun olmadığını belirten Kahveci, hükümetin 2024 yılını "Emekli Yılı" ilan ettiği bu dönemde 5510 sayılı Kanundan kaynaklanan bu çifte standardın giderilmesini beklediklerini dile getirdi.
“YARDIMCI HİZMETLİLER SORUNU ARTIK ÇÖZÜLMELİ”
Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu Başkanı Önder Kahveci, kamu kurumlarında çalışan yardımcı hizmetler sınıfı personelinin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Kahveci, yaklaşık 110 bin yardımcı hizmetli personelin büyük çoğunluğunun yüksekokul mezunu olduğunu ve birçoklarının memurlarla benzer görevleri üstlendiğini belirtti. Ancak, açılmayan görevde yükselme sınavları nedeniyle eğitim durumlarına uygun kadrolara geçme imkanı bulamadıklarını ifade etti.
Yardımcı hizmetlilerin yer değiştirme hakkının kısıtlı olduğuna işaret eden Kahveci, bu personelin mağduriyetlerini gidermek için en uygun yolun, yaptıkları işlere ve eğitim seviyelerine uygun görevlerin bulunduğu genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmeleri olduğunu vurguladı. Önceki toplu sözleşme görüşmelerinde ve Kamu Personeli Danışma Kurulu'nda bu konuda önemli adımlar atıldığını ancak sonrasında yetkililerin olumsuz tavırlarıyla karşılaşıldığını dile getirdi.
Kahveci, bu talebin kamu bütçesine yük teşkil etmeyeceğini ve hayata geçirilmesinin yüzbinlerce vatandaşın yüzünü güldüreceğini, ayrıca kamuda kariyer ilkesinin güçleneceğini belirtti. Türkiye Kamu-Sen olarak yardımcı hizmetli personelin haklı taleplerini takip ettiklerini ve sorun çözülünceye kadar mücadele etmeye devam edeceklerini ifade etti.
“KAMUDA KADROLU İSTİHDAM MODELİ BENİMSENMELİ, SÖZLEŞMELİ SORUNU ÇÖZÜLMELİ”
Kahveci, kamuda sözleşmeli istihdamının asıl istihdam biçimi haline gelmesine de değindi. Bu durumun kamu çalışanlarını mağdur ettiğini ve adil olmadığını belirtti. Kamuda kadrolu istihdam modelinin benimsenmesi ve sözleşmeli sorununun çözülmesi gerektiğini ifade etti.
Kahveci, yaklaşık 110 bin yardımcı hizmetli personelin büyük çoğunluğunun yüksekokul mezunu olduğunu ve birçoklarının memurlarla benzer görevleri üstlendiğini belirtti. Ancak, açılmayan görevde yükselme sınavları nedeniyle eğitim durumlarına uygun kadrolara geçme imkanı bulamadıklarını ifade etti.
Yardımcı hizmetlilerin yer değiştirme hakkının kısıtlı olduğuna işaret eden Kahveci, bu personelin mağduriyetlerini gidermek için en uygun yolun, yaptıkları işlere ve eğitim seviyelerine uygun görevlerin bulunduğu genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmeleri olduğunu vurguladı. Önceki toplu sözleşme görüşmelerinde ve Kamu Personeli Danışma Kurulu'nda bu konuda önemli adımlar atıldığını ancak sonrasında yetkililerin olumsuz tavırlarıyla karşılaşıldığını dile getirdi.
Kahveci, bu talebin kamu bütçesine yük teşkil etmeyeceğini ve hayata geçirilmesinin yüzbinlerce vatandaşın yüzünü güldüreceğini, ayrıca kamuda kariyer ilkesinin güçleneceğini belirtti. Türkiye Kamu-Sen olarak yardımcı hizmetli personelin haklı taleplerini takip ettiklerini ve sorun çözülünceye kadar mücadele etmeye devam edeceklerini ifade etti.
