Son olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, staj ve çıraklık sigortası ile ilgili, Onlar EYT kapsamında değil. Sigorta girişi olanlarda bir sorun yok. 1999 öncesi işe girmiş olanların karşılaştıkları sorunun çözümüne dönük düzenleme hazırlığı içerisindeyiz. Tek tip bir düzenleme. Tam veriler elimizde. Gerçek veriler üzerinden çalışıyoruz. diye konuştu. Öte yandan emeklilik hakkıyla işten ayrılacak olanlar kıdem tazminatı alma hakkına sahip oluyor. EYT düzenlemesiyle emekli olan bir vatandaş, aynı veya farklı bir işyerinde yeniden çalışmaya başlarsa, ikinci tazminat hakkını da kazanıyor.
Eylül 1999 tarihi itibarıyla 23 yıldan az süredir sigortalı olan erkek sigortalılar ile 18 yıldan az süredir sigortalı olan kadın sigortalıların yeni şartlara geçişi kademeli olarak sağlandı. Kademe şartlarının tespitinde sigortalılık süresi dikkate alındı. Sigortalılık süresi az olanlar yeni yasadan fazla, çok olanlar daha az etkilenecek şekilde emeklilik şartları yeniden belirlendi (4447 sayılı yasa ile). Belirlenen kademelere göre emekliliği 18 yıla kadar uzayanlar oldu. İşte EYT’li kesim bu düzenlemeyle ortaya çıkı.
4.5 MİLYONU BULUYOR Sayıları yaklaşık 4.5 milyonu bulan EYT’liler yıllardır yaşadıkları mağduriyetin sona ermesini talep ediyordu. Bu talep karşılık buldu ve kısa süre önce başlayan çalışmalar teknik olarak tamamlandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, sorunun çözümü için tek tip formülün gündemde olduğunu vurguladı. Gerekli hazırlıkların tamamlanmasıyla birlikte aralık ayında nihai taslak ortaya çıkacak. Sonra düzenlemenin yasalaşması için mesai hızlanacak.
YILLARIN BİRİKİMİ EYT yasası çıktıktan sonra emekliliği uzayanlara yeni kapı açılacak. Yapılan açıklamalara göre ilk etapta 1.5 milyon kişinin emekli olacağı öngörülüyor. Çalışmaya devam edenler EYT hakkıyla emekli olduklarında emekli maaşına ek olarak yılların birikimi olan kıdem tazminatlarına da kavuşacaklar. Mevcut uygulamada emekli olmak için aranan koşullardan yaş dışındaki, prim ve sigortalılık süresini tamamlayan, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) ‘emekli olabilir’ dilekçesiyle kıdemini ve diğer yasal haklarını alıp işten ayrılabiliyor.
ÜÇ FARKLI UYGULAMA Yaş dışındaki şartlar için de 3 farklı uygulama söz konusu. Buna göre: 1-8 Eylül 1999’dan önce ilk kez sigortalı olup da 15 yıl 3600 gün sigortalılık süresini dolduranlar, 2-8 Eylül 1999’dan sonra sigortalı olanlardan 25 yıl sigortalılık süresi ve 4.500 gün primi tamamlayanlar,
3-7.000 gün prim ödeme süresini (19 yıl 5 ay 10 gün) dolduranlar. SSK’lılar bu şartlarla istifa ederek kıdem tazminatlarını talep edebiliyor. EYT çıktıktan sonra yaş, yıl ve prim süresi tamam olanlar işten ayrılacaklarında eğer aynı işyerinde en az 1 yıllık süreyi tamamlamışlarsa kıdemlerini de talep edebilecek. Şirketlerin de bu taleplere karşı hazırlıklı olmasında fayda var.
SGDP AYRINTISI Posta'da yer alan habere göre; EYT düzenlemesiyle emekli olan bir vatandaş, aynı veya farklı bir işyerinde yeniden çalışmaya başlarsa, ikinci tazminat hakkını da kazanıyor. Emekli olan SSK’lı (4A) çalışmaya devam etmek isterse, yasaya göre onun için 1 Ekim 2008 tarihi devreye giriyor. Bu tarihten önce işe başlamış veya emekli olmuş kişiler SSK’lı çalışmalarını sürdürmek isterse ya emekli aylıklarını kestirecek ya da sosyal güvenlik destek primine (SGDP) tabi olarak çalışacak. Emekli aylığını kestirmeden destek primine tabi olarak çalışmaya devam edenler, tekrar emekli olamıyor. Dolayısıyla ‘emeklilik gerekçesiyle’ tekrar kıdem tazminatı da alamıyor.
NORMAL İŞÇİ GİBİ Fakat kişi; işten çıkarma, geçerli nedenle (maaşın geç ödenmesi, bulaşıcı hastalık ve mobbingpsikolojik baskı gibi zorlayıcı sebepler) sözleşme feshi gibi normal bir işçiyle aynı kurallara tabi olarak (aynı işyerinde en az 1 yılı tamamlamışsa) tazminat alabiliyor. Kıdem tazminatını sıfırladıktan sonra emekli maaşını kestirip çalışmaya devam eden emekliler ise yeniden emeklilik dilekçesi vererek, emeklilik sonrası sürelerin tazminatını almaya hak kazanıyor. Aynı işyerinde çalışılacaksa emekli olurken kıdem tazminatı hakkının çekilmesinde fayda var. Çünkü bu durumda ileride itilaf yaşanabiliyor.
İHBAR TAZMİNATI VAR MI? Kanuna göre; işveren, işten çıkarmadan önce bunu işçisine bildirmek zorunda. İşçinin çalışma süresi 6 aydan kısaysa 2 hafta, 6 ay ile 1.5 yıl arasındaysa 4 hafta, 1.5 yıl ile 3 yıl arasındaysa 6 hafta, 3 yıldan fazla olursa 8 hafta (56 gün) önce haber vermek zorunda. Buna ‘ihbar süresi’ deniyor. Haber vermeden işten atanlar, kıdemin yanında ihbar tazminatını da öder. 10 gün çalışan bir işçi de ihbar tazminatına hak kazanır. Fakat emeklilik hakkıyla kendisi işten ayrılanlar ihbar tazminatı alamazlar. Hatta cezai durum oluşmaması için emekli adayının emekli olup ayrılacağını belirlenen sürelerden önce işveren bildirmesinde fayda var.
BİRİKEN İZİN HAKLARI NE OLACAK? Yoğun iş temposu veya personel eksikliği nedeniyle çoğu çalışan yıllık izinlerini tam olarak kullanamıyor. İzinler birikiyor ama yanmıyor. Herhangi bir sebeple işten ayrılanlar veya çıkarılanlar izinlerin ücretini alır. Çalışan, işten ayrıldığında hak kazandığı izin sürelerine ilişkin paraları, sözleşmenin sona erdiği tarihteki (son) net veya brüt ücret üzerinden alabilir. Yani patron bu ücreti mutlaka ödemek zorunda. İzin parası hesabı genelde net ücrete göre yapılıyor. Brüt hesapta ise vergi ve prim kesintisi oluyor. Yasaya göre; izin zamanına denk gelen hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil günleri yıllık izin süresinden düşülemiyor. Ayrıca, iznin kullanıldığını imzalı defter ve belgeyle işveren ispat etmek zorunda.
EYT düzenlemesi ile ilgili yeni gelişmeleri gazetevatan.com'a değerlendiren Sosyal Güvenlik Uzmanı Mert Nayır, 1.7 milyon staj mağduru olduğunu belirterek, “Staj döneminde başlatılan sigorta başlangıç kabul edilmediğinden bu kapsamdaki kişiler 08.09.1999 tarihi öncesinde staj yapmış olsalar da EYT’li olamıyorlardı” hatırlatmasını yaptı.
Nayır, çıraklık ve staj dönemlerinde emekliliği etkileyen uzun vadeli sigorta kolları yatırılmadığını belirterek, “Staj dönemlerinin sigorta başlangıcı sayılmasıyla ilgili yapılacak düzenlemede bu yatırılmayan uzun vadeli primlere borçlanma hakkı getirilmesi bekleniyor” dedi.
“EMEKLİLİK GÜNLERİNE EKLENMİYOR” Geçmişte staj yapmış olanlar primlerin borçlanarak geçerli olmasını veya staj başlangıcının emeklilik hesabında da sigorta başlangıcı sayılmasını talep ettiğini ifade eden Nayır, “Staj süresince verilen sigorta numarası geçerli sayılsa da yatırılan primler meslek hastalığı ve iş kazası ile sınırlı olduğu için uzun vadeli sigorta kollarından sayılmıyor. Dolayısıyla stajda yatırılan primler emeklilik günlerine eklenmiyor” uyarısında bulundu.
ÜNİVESİTELERDE KISMİ SÜRELİ ÇALIŞANLARLA İLGİLİ DİKKAT ÇEKEN AÇIKLAMA Üniversitelerdeki kısmı süreli çalışanların durumuna ilişkin de merak edilenleri yanıtlayan Nayır, “Üniversite dönemlerinde yapılan stajlar konusu biraz karışık. Çünkü üniversitelerin zorunlu staj bölümlerinde okuyan öğrencilerin bu dönemlerde sigorta girişleri yapılıyor.
Sigorta numarası alındıysa staj düzenlemesinden yararlanabilme hakkına sahip olacaklar. Ancak diğer bölümlerde okuyan ve eğitim dönemlerinde çalışan öğrencilerin sigortaları yapılmadıysa SGK’nın bu durumu tespit edebilmesi olanaksız olacağından düzenleme kapsamına alınması mümkün olmayacaktır” ifadelerini kullandı.
“AVUKATLIK VE DOKTORLUK MESLEĞİ EMSAL OLUR” Avukat adaylarının mezuniyet sonrasında 1 yıl kadar staj yaptıklarını belirten Nayır, “Eğer bu süreler içerisinde sigortalı olmaksızın staj yapmışlarsa, bu süreleri borçlanmaları mümkün. Bu süreler için belirleyecekleri prime esas kazanç seviyesi üzerinden yüzde 32 oranında prim ödeyerek borçlanmalarını gerçekleştirebiliyorlar” dedi.
Nayır, avukatlık dışındaki staj borçlanmaları şu ifadelerle aktardı: “Sigortalı olmaksızın doktora öğrenimi veya tıpta uzmanlık için yurtiçinde veya yurtdışında geçirdikleri normal doktora veya uzmanlık öğrenim süreleri, sigortalı olmaksızın, 8/4/1929 tarihli ve 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanuna göre yurtdışına gönderilen ve öğrenimini başarıyla tamamlayarak yurda dönenlerden yükümlü bulunduğu mecburi hizmet süresini tamamlamış olanların, yurtdışında resmi öğrenci olarak geçirmiş oldukları öğrenim sürelerinin 18 yaşının tamamlanmasından sonraki döneme ait olan kısmı borçlanılarak sigortalılıktan sayılıyor.”
Diğer meslekler için de aynı hakların verilmesinin eşitsizliği ortadan kaldıracağını ifade eden Nayır, “Aynı hakların tüm staj yapan ve yapacak olanlara verilmesi hem bu mağduriyeti giderecektir hem de meslekler arasındaki eşitsizliği ortadan kaldıracaktır” dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin katıldığı telvizyon programında EYT ile ilgili merak edilenler hakkında bilgi verdi.
Bakan Bilgin şu ifadeleri kullandı:1999'da Türkiye'de bir reform denilen bir uygulama yapılmış. O tarihten önce işe başlayanlarla, o tarihten sonra başlayanlar arasında kademeli bir düzenleme yapılmış. Bizim emeklilik sistemimizde 3 kriter var.
Prim gün sayısı, yıl sayıları ve bir de yaş buna eklenmiş. Daha önce yaş şartı olmayan 32 yaşında emekli olanlar gerekçe gösterilerek bu uygulama yapılmış. Prim gün sayısının artması, prim günleri çok önemli. Yaş da çok önemli. 38-40 yaşındaki adamı emekli ettiğiniz zaman hayat süresini 80 olarak düşünürseniz onların emekliliğini finanse edecek bir ortam olması lazım.
Biz burada 1999 öncesi işe girmiş olanların emeklilikte karşılaştıkları yaş sorunu üzerine çözüm hazırlıkları içindeyiz. Bize daha çok uzman diye çıkanlar bir hesap yapıp, şöyle olacak diyen arkadaşların rakamları doğru değil. Ellerinde veriler yok. Bizde tüm çalışanların verileri elimizde.
Bizim emeklilik sistemimizdeki denge bozulmuş. Bunu etkileyen faktörlerden biri de nüfustaki yaşlanma. Biz burada EYT’lilerin sorunun çözümüne yönelik bir çalışma içindeyiz. Tek tip bir düzenleme olacak.
Bütün çalışanların gerçek verileri elimizde. Biz bu çalışmayı aralıkta Meclis’e sunacağımızı duyurduk. . Sigorta girişi yapılmamış çıraklık ve stajyerlik durumu bu kapsama dahil değil.
Stajyer ve çırak olarak çalışmış olanların emeklilik sigortalarından faydalandırılmamaları ve tabi oldukları staj sigortasının emeklilikte başlangıç sayılmaması haklı olarak hep yakınma konusu olmaktadır.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu ise, EYT ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, Geçmiş senelerde hizmet süresi ve prim günü süreleri vardı. Bunda yapılan değişiklik. Bu düzenleme yapıldıktan sonra ilk etapta emekli olacak kişi sayısı 1 milyonun üzerinde. Dosya bazlı yaklaşık 12,5 milyon emeklimiz var. İlk etapta 1,5 milyona yakın kişinin emekli olacağı, sonra da sisteme girişin devam edeceği bir düzenleme olacak. Yaklaşık 3-4 milyon arasında bir vatandaşımızın bu kapsamda olduğunu tahmin ediyoruz. Hepsi bir anda olmayacak. Tabii detaylar için en doğru ağız Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız, benim de hocamdı üniversitede, Sayın Vedat Bilgin olacak' ifadelerine yer verdi.
EYT ile ilgili açıklamalar art arda gelirken Emeklilikte Yaşa Takılanlar da toplumun büyük kesimi gibi torba yasa ile ilgili detayları merak ediyor.
AK Parti'nin, bu hafta içinde Meclis Başkanlığı'na sunmayı planladığı torba yasa teklifinde yer alacak düzenlemeler için bakanlıklardan talep yağdı. İstenen maddelerin sayısı 100'ü bulunca paketin ikiye bölünmesi görüşü benimsendi.Bu hafta içinde verilecek ilk torba yasa teklifinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyuna açıklanan bazı düzenlemeler yer alacak. Bunlardan bazıları şöyle:
Kur korumalı mevduat uygulamasının süresinin 31 Aralık 2023'e kadar uzatılması. 2022 tarihinden önce icra takibi başlatılan 2 bin lira ve altındaki alacakların tasfiyesi. 50 liraya kadar olan yemek bedelleri için vergi indirimi getirilmesi.
EYT VE YEŞİL PASAPORT Bu pakette ise ihracatı 500 bin doların üzerinde olan ihracatçı firma temsilcilerine iki yeşil pasaport verilmesi gibi düzenlemeler bulunuyor. Emeklilikte yaşa takılanlarla (EYT) ilgili kademeli düzenlemenin de yine ikinci torbada yer alması bekleniyor.
EYT'DE SON DURUM EYT ile ilgili yeni gelişmeler yaşanırken milyonlarca vatandaş Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) yasasının çıkmasını bekliyor. Bu konuda teknik çalışma tamamlanırken şimdi müzakerelerin bitirilip yasa aşamasına geçilmesi bekleniyor. Son olarak gündeme gelen staj sigortasının emeklilik hesabını etkilemesi ise merak edilen konular arasında yer alıyor.
Ülkelerin gelişmesinde mesleki ve teknik eğitim sistemi önemli rol oynuyor. Özelikle iş gücünün niteliğinin artırılarak katma değer oluşturulmasında ve dolayısıyla ekonomik kalkınmada bu durum yadsınamaz.
Ülkemizde küçük çocuklar bile bir iş yerinde hizmet akdine göre çalıştıklarında tüm sigorta kollarına tabi tutulmalarına karşın aday çırak, çırak ve stajyer öğrenciler ise emeklilik (yaşlılık, malullük ve ölüm) sigortalarının kapsamı dışında tutuluyor. Bunlar hakkında iş kazası ve meslek hastalıkları sigortası ile GSS uygulanıyor. Oysa stajyer ve çırakların da tüm sigorta kollarından faydalandırılması hem işverenlerin kalifiye eleman ihtiyaçlarının giderilmesinde hem de SGK’nın aktüaryel yapısında iyileşmeye yol açacak.
Stajyer ve çırakların emekliliklerini kolaylaştırmak amacıyla geçtiğimiz günlerde TBMM’ye yeni kanun teklifi verildi. TBMM komisyonlarına kadar intikal ettirilen bu kanun teklifi çerçevesinde stajyer ve çırakların taleplerini Türkiye gazetesinden İsa Karakaş bugünkü köşesinden staj sigortası ile ilgili bir yazı kaleme aldı. İşte Karakaş'ın yazısı...
Stajyerler arasında eşitliğe aykırı düzenlemeler Sosyal güvenlik mevzuatımıza bakıldığında hakikaten stajyerler arasında emeklilikte avantaj sağlayan hizmet borçlanmaları açısından eşitliğe aykırı düzenlemelerin bulunduğu hemen göze çarpmaktadır. Keza SGK uygulamasında hâlen avukatlar, sigortalı olmaksızın ilk altı ay mahkemelerde, kalan altı ay da avukat yanında olmak üzere toplam 1 yıllık staj sürelerini gösteren onaylı baro belgesi ve borçlanma talep dilekçesi ile kuruma başvurmaları hâlinde bu süreleri borçlanabilmektedir.
Yine 1416 Sayılı Kanun uyarınca yurt dışında geçen öğrenim süreleri, hekimlerin fahri asistanlıkta geçen süreleri hatta doktora veya tıpta uzmanlık öğreniminde geçen süreler borçlanılarak emeklilik başlangıcında dikkate alınmaktadır. Ancak diğer stajyerler ile çırakların bu hakkı bulunmamaktadır.Anayasanın eşitlik ilkesi gereği bu kesimin de borçlanma hakkından faydalanması gerektiği kanaatindeyim. Kaldı ki stajyerlerin bütçeye çok büyük yük getirmesi de söz konusu değildir.
Stajyerlerin istekleri Staj yapmış olanlardan gelen talep ve yakınmaların çoğu stajyer ve çırak olarak çalışmış olanların bu çalışmalarının emeklilikte sigorta başlangıcı sayılması ya da bu süreler için borçlanma hakkının verilmesi noktasında toplanmaktadır. Bize ulaşan taleplerde en azından yukarıda açıkladığımız stajyer avukatlar ile yurt dışında geçen öğrenim süreleri, hekimlerin fahri asistanlıkta geçen süreleri hatta doktora veya tıpta uzmanlık öğreniminde geçen süreleri borçlanma hakkı olanlarda olduğu gibi kendilerine de bu hakkın verilerek eşitsizliğin giderilmesidir.
SGK’nın uygulamadaki kanuna göre aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası hükümleri uygulanmaktadır. Stajyer ve çıraklık sigortası SSK kapsamında bulunmaktadır. Ancak emekliliğe yarayan uzun vadeli sigorta kolları diye tabir edilen yaşlılık-malullük ve ölüm sigortaları kapsamında bulunmamaktadır. Bütün mesele stajyerlerin çalışırken bu sigorta kollarına da tabi tutulmamalarında yatmaktadır. Bu bağlamda staj ve çıraklık sigortası ile emekli olmak için iki yol bulunmaktadır. Bu yollar;
Birincisi stajyer ve çırakların çalışma başlangıçlarının doğrudan emeklilikte başlangıç kabul edilmesi veİkincisi ise staj ve çıraklıkta geçen sürelere aynen askerlikte olduğu gibi borçlanma hakkının verilmesinden ibarettir. Bu iki yol için de mutlaka yasal düzenleme yapılması gerekmektedir.
TBMM’ye stajyer ve çıraklar için yeni kanun teklifi verildi TBMM’ye intikal ettirilen yeni Kanun teklifi ile stajyer ve çırak olarak çalışmış olan vatandaşların talepleri doğrultusunda ve yaşanan mağduriyetlerin giderilmesinin yanında mesleki ve teknik eğitim okullarının teşvik edilmesi ve daha fazla talep görmesine katkı sunulmasının amaçlandığı belirtilmektedir.
Söz konusu Kanun Teklifinde; Kısa vadeli sigorta kollarına sahip olan çırak, bursiyer, kursiyer ve stajyerlerin uzun vadeli sigorta kolları açısından da sigortalı olarak tanımlanmalarının sağlanması,
Çıraklık, kursiyerlik ve staj sürelerinin başlangıç tarihlerinin uzun vadeli sigorta kolları açısından da hizmet ve sigorta başlangıç tarihi sayılması,Çıraklık, kursiyerlik ve staj sürelerinin uzun vadeli sigorta kolları açısından borçlanılabilmesinin yasal güvenceye alınması,
08/09/1999 tarihinden önce yapılan çıraklık ve staj sürelerinin uzun vadeli sigorta kolları açısından borçlanılabilmesine ve borçlanılan bu sürelerin sigortalılık başlangıç tarihinden önce ise sigortalılık başlangıç tarihinin borçlanılan süre kadar geriye götürülmesi Öngörülmektedir.u0026nbsp;
Görüldüğü üzere TBMM’ye en son verilen inceleme konusu Kanun teklifi hakikaten stajyer ve çırakların tüm sorunlarını çözebilecek maddeleri ihtiva etmektedir. Ancak daha önceden de bu yeni kanun teklifine benzer muhalefet milletvekillerince birçok teklif verilmişti. Ama yasalaşmadı. Umarız bu kez yasalaşır ve stajyerler arasında borçlanma ve dolayısıyla emeklilik yönünden eşitlik sağlanmış olur.
HESAPLAMADA ÜÇ ŞART Birçok kişinin kafasına takılan sorulardan birisi de 18 yaş altında yapılan sigortalar ve ödenen primler.Özellikle staj ve çıraklık sigortalarının sayılması noktasında çalışma başlatılması bu konudaki merakları da artırdı. Bu noktada mevzuata baktığımızda 18 yaş altında yapılan sigortalarda farklı uygulamalar görüyoruz.
Öncelikle yaşı kaç olursa olsun çalıştırılan herkese sigorta yapma zorunluluğu bulunuyor. Dolasıyla zamanında 18 yaş altında çalıştırılan ve uzun vadeli sigorta kollarından primleri ödenim fiili hizmeti de olan gençlerin bu çalışmaları boşa gitmiyor. Yeni Asır'dan Faruk Erdem'in yazısına göre, 18 yaş altında yapılan sigorta geçerli ve ilk tarih işe başlangıç tarihi sayılıyor, primler de emeklilik hesaplamasında kullanılıyor. Burada 18 yaşın önemli olduğu bir kriter ise yıl şartı.
18 yaş altında yapılan sigorta geçerli ve primler de hesaplamaya dahil ediliyor ancak emeklilik tarihi hesaplanırken üç şarta bakılıyor. Prim, yaş ve yıl. Burada yıl şartına bakılırken 18 yaş önem kazanıyor.
Kadınlar için 20 erkekler için 25 yıl şartı 18 yaşın dolduğu tarihten itibaren hesaplanmaya başlanıyor. Örneğin 16 yaşında iken 1996 yılında işe başlayan bir erkek sigortalı için 25 yıl şartı 18 yaşının dolduğu 1998 yılından itibaren hesaplanıyor ve 2021 yerine 2023'de doluyor.
AYNI KAPSAMDALAR Buarada bir diğer soru ise 18 yaş altında sigorta başlangıcı EYT'li olarak kabul edilir mi? Baktığınız zaman emeklilik hesaplamalarında 18 yaş altı başlangıç olarak sayılıp primler hesaplandığına göre 18 yaş altında 8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar da EYT kapsamına girmiş oluyorlar.
EYT'DE SON DURUM Emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Elitaş, Sayın Vedat Bilgin hocamız çalışmasını çok kapsamlı, hassas şekilde gerçekleştirdi. 2022 bitmeden bu konu yasalaşacak ve 2023'ten itibaren hayata geçecek açıklamasında bulundu.
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın açıklamalarının ardından EYT meselesi bir kez daha gündeme geldi. Emeklilikte Yaşa Takılanlar konun detaylarını araştırmaya başladı. Özellikle staj yapanlar staj sürelerinin emeklik tarihini öne çekip çekmeyeceğini merak ediyor.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, emeklilikte yaşa takılanlarla (EYT) ilgili milyonlarca kişinin beklediği açıklamayı yaptı. Bakan Bilgin, Sözleşmeli personel meselesi var. Bunlar 516 bin kişinin kadro haklarına kavuşması meselesidir. Onun çalışması bitti, zaman meselesi var. Sayın Cumhurbaşkanımız uygun olduğu zaman sunacağız. Bugün gündemde yoktu ifadelerini kullandı.
Ayrıca bu çalışmada kamu sendikalarından gelen talepleri de dikkate aldıklarını vurgulayan Bilgin, Geçenlerde arkadaşlarımız bir görüşme yaptı. Bunları da değerlendiriyoruz diye konuştu.
'EYT ÇALIŞMAMIZ TEKNİK OLARAK BİTTİ' EYT konusundaki bir soru üzerine de Bilgin, Çalışmamız son aşamasında, tamamladık diyebilirim. Aralık ayında bir basın toplantısıyla etraflıca kamuoyuyla paylaşacağız. Çalışmamız teknik olarak bitti, Cumhurbaşkanımıza sunacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızla paylaştıktan sonra onu Meclis'e intikal ettiririz dedi.Bilgin, bakanlığın gündeminde olan sözleşmeli personel, geçici işçiler, taşeron işçiler ve EYT konularındaki çalışmaların aralık ayına kadar tamamlanarak kamuoyuna açıklanacağını ve Meclis takvimine alınacağını belirtti.
Bakan Bilgin, staj konusunda ise stajda sağlık sigortasının yapıldığını ancak emeklilik sigortasının yapılmadığını belirterek, “Çok eski bir düzenleme. Bu konunun yeniden ele alınması gerekiyor. Ben bu konuda bir çalışma yaptırıyorum. Bunun sonuçları ne olur? EYT kapsamında da bunu değerlendirmek gerekir” şeklinde açıklama yaptı. Vedat Bilgin’in bu açıklaması, sayıları 2 milyonu bulan staj mağdurları için umut oldu.
EYT’DE DURUM NETLEŞİYOR Kimi çevrelerce EYT sorununun çözümü için masada birkaç formül olduğu; bunlardan birinin ve ağır basanın ise kadınlarda 7200, erkeklerde 9000 prim günü dolduranların yaşa bakılmadan emekli edileceği konuşuluyor. Hürriyet gazetesinden Noyan Doğan köşesinden EYT ile ilgili gelinen son süreci yazdı.
Vedat Bilgin, EYT ile ilgili önceki söylemlerinde masada tek bir formül olduğunu açıklamıştı. Birkaç gün önce yaptığı son açıklamada ise; EYT sorununun 1999 öncesi işe başlayanların emekliliği ilgili ve prim gün sayısını doldurmuş, yılı da tamamlamış olanların karşılaştığı bir sorun olduğunu ve yaşla ilgili bir problem olduğunu üzerine basa basa söyledi.
Buradan da anlaşılacağı üzere yapılacak düzenleme; Eylül 1999 öncesi sigortalı olup da bu tarihte sosyal güvenlik sisteminde yapılan değişiklikle sigortalılık süresi ve prim gün sayısına ek olarak emeklilik için yaş şartı getirilmesi nedeniyle emekli olamayanlara yönelik bir düzenleme olacak. Yani ilk sigorta başlangıç tarihi 1999 eylül ayı öncesi olan ve çalışma yılını, prim gün sayısını dolduran ancak getirilen yaş şartı nedeniyle emekli olamayanlara yönelik bir düzenleme yapılacak.
EMEKLİLİKTE SAYILMIYOR Şimdi gelelim, staj mağdurları konusuna. Staj konusu meslek lisesi mezunlarından avukat ve doktorlara kadar milyonlarca çalışanın en büyük sorunu. Sorun ne? Staj süresinin emeklilik süresine sayılmaması. Neden? Çıraklık ya da stajyerlik döneminde emeklilik primi ödenmiyor; iş kazası, meslek hastalığı ve genel sağlık sigortası primleri ödeniyor. Bu nedenle de staj sigortası deniyor. Çalışılan sürenin emeklilikte sayılabilmesi için uzun vadeli sigorta olarak adlandırılan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası için prim ödenmesi gerekiyor.
Staj döneminde bu prim ödenmediğinden sadece iş kazası, meslek hastalığı, genel sağlık sigortası primi ödendiğinden stajda geçen süre emeklilikte hesaba katılmıyor. Ne zaman ki, çalışan adına malullük, yaşlılık, ölüm sigorta koluna ait prim yatırılmaya başlanıyor, o tarihten itibaren emeklilik süresi başlıyor. Örnek vermem gerekirse; 2020’nin ocak ayında bir aylık staj yaptınız.
Staj döneminde bu prim ödenmediğinden sadece iş kazası, meslek hastalığı, genel sağlık sigortası primi ödendiğinden stajda geçen süre emeklilikte hesaba katılmıyor. Ne zaman ki, çalışan adına malullük, yaşlılık, ölüm sigorta koluna ait prim yatırılmaya başlanıyor, o tarihten itibaren emeklilik süresi başlıyor. Örnek vermem gerekirse; 2020’nin ocak ayında bir aylık staj yaptınız.
NASIL BİR ÇÖZÜM OLACAK? Peki, staj süresi borçlanılarak, emekliliğe sayılabilir mi? Stajda geçen süreler emeklilik için borçlanılamıyor çünkü kanun buna izin vermiyor. Staj süresinin borçlanılarak, emeklilik hesabına katılması için kanuni bir düzenleme gerekiyor. Ancak doğum yapan kadın çalışanlar için bir ayrıcalık var. Bu durumda olanların staj süreleri emeklilikte hesaba katılıyor. Daha açık şöyle anlatayım; kadın çalışanlar, staj süresi ile ilk sigortalı çalışmaya başladığı tarih arasında doğum yapmışlarsa doğum borçlanmasından yararlanarak emekliliklerini erkene çekebilirler.
İşte Vedat Bilgin’in, “Staj konusunun yeniden ele alınması gerekiyor. Bu konuda bir çalışma yaptırıyorum. Bunun sonuçları ne olur? Bu EYT kapsamında da bunu değerlendirmek gerekir. EYT çalışmamız tamamlandığı zaman bu soru da aydınlanmış olur” açıklaması milyonlarca staj mağduru için umut oldu. Anlaşılan o ki birincisi, staj süresinin emeklilikten sayılması için bir düzenleme yapılacak; ikincisi EYT’liler için de staj sürelerinin emeklilikten sayılması için borçlanma imkanı tanınacak, bunun için de ayrı bir kanuni düzenleme yapılacak.
Sosyal Güvenlik Uzmanı ve Gazetevatan.com yazarı Mert Nayır ise staj sigortası ile ilgili merak edilen detayları yazdı.
STAJ SİGORTASI NEDEN ÖNEMLİ? Geçmiş yıllarda okulları tarafından işletmelere yönlendirilen öğrencilere o dönem SSK bir işe giriş kartı vermişti. Bu kişiler hatta hala aynı SSK sicil numarasıyla çalışma hayatlarına devam ediyorlar. Çalışma hayatına okullarıyla birlikte giriş yapmış bu kişiler emeklilik için müracaat ettiklerinde kurum ‘staj sigortası emeklilik hesabında giriş olarak kabul edilmez’ diyerek emeklilik taleplerini geri çeviriyor.
Sayın Çalışma Bakanının yapmış olduğu açıklamalara bakacak olursak, EYT ile birlikte staj sigortası mağduriyetini de düzenleyecek kanunu aynı anda yürürlüğe koyabilecekleri anlaşılıyor.Eğer staj mağduriyeti de düzeltilirse Sosyal Güvenlik sisteminin emeklilik alanındaki uyuşmazlıkların büyük bir bölümü çözüme kavuşmuş olacak.
u003cspan style=background-color: rgb(255, 255, 0);u003eSTAJ GİRİŞİ OLAN KADIN SİGORTALILARIN DOĞUM BORÇLANMASI AVANTAJI! Eğer bir kişi staj sigorta başlangıcından sonra doğum yapıp ve sonrasında ilk defa sigortalı olduysa bu kişilere doğum borçlanması hakkı tanınıyor. Buna kısa bir örnek verecek olursak; Ayşe hanım 1990 yılında staj yapmış olsun. 1997 Yılında da doğum yaptığını düşünelim, ve bu kişi 1999 yılında da ilk defa sigortalı olarak bir işte çalışmaya başlasın.u003c/spanu003eu003cspan style=background-color: rgb(255, 255, 0);u003eu003c/spanu003eu003cspan style=background-color: rgb(255, 255, 0);u003eu003c/spanu003eu003cspan style=background-color: rgb(255, 255, 0);u003eu003c/spanu003e
STAJ GİRİŞİ OLAN KADIN SİGORTALILARIN DOĞUM BORÇLANMASI AVANTAJI! Eğer bir kişi staj sigorta başlangıcından sonra doğum yapıp ve sonrasında ilk defa sigortalı olduysa bu kişilere doğum borçlanması hakkı tanınıyor. Buna kısa bir örnek verecek olursak; Ayşe hanım 1990 yılında staj yapmış olsun. 1997 Yılında da doğum yaptığını düşünelim, ve bu kişi 1999 yılında da ilk defa sigortalı olarak bir işte çalışmaya başlasın.
Emeklilik hesabında kişinin staj sigortası kabul edilmediğinden Ayşe hanımın başlangıcı 1999 olarak kabul edilecektir. Ancak 1990 yılında staj yaptığı için 1997 yılındaki doğumunu borçlanarak sigortalılık başlangıcını 720 gün geriye çekebilecek. Böylelikle Ayşe hanımın sigortalılık başlangıcı 1999 yerine 1997 olarak dikkate alınacaktır.
ÇÖZÜM BEKLEYEN 1.5 MİLYON KİŞİ Meslek liselerinde zorunlu staj yapanların sadece sağlık sigortalarının yatırılması nedeniyle, çalıştıkları günleri emekliliğe sayılmayan mağdur sayısı 1,5 milyonu buluyor.
Özellikle EYT konusunda son viraja girilmişken staj başlangıcının sigorta başlangıcı olarak sayılması oldukça önemli bir avantaj olacak. Staj süresinde yatırılmayan uzun vadeli sigorta primlerine borçlanma hakkı bile getirilse yıllardır sürüncemede kalan bu konunun çözüme kavuşması an meselesi olur…
Vergi Uzmanı Muhammet Bayram şu ifadeleri kullandı: “EYT gündeme geldiğinden beri 23 yıllık meselenin sonuca kavuşacağını bekliyoruz. EYT’nin tarihi de 8 Eylül 1999’dan önce çıkmış bir sorun değil.
Tüm sorunların birlikte çözülmesiyle yapılmasını öngörüyoruz. Bu kapsamda 2008 öncesi SSK, Bağkur, Emekli Sandığı, Tarım Bağkur, Tarım SSK varken 3 farklı kurum, 5 farklı emeklilik sistemi tek bir potada eritilecek.
Peki memurlar EYT'den yararlanacak mı? Türkiye gazetesinden İsa Karakaş detayları yazdı. EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) emeklilik mağdurları, EYT meselesinin 23. Sene-i devriyesinde ilk defa çözüme bu kadar yaklaştılar. Keza artık EYT düzenlemesinin bu aralık ayı içerisinde TBMM’ye gelmesi kesinleşti.
MEMURLAR KAPSAM DIŞINDA TUTULAMAZ! 8 Eylül 1999 ve öncesinden beri çalışmakta olan ve çıkarılacak EYT düzenlemesinde şartları yerine getiren memur ve diğer kamu görevlilerinin EYT düzenlemesinden faydalanmamaları için hiçbir neden bulunmamaktadır. Zira böyle bir ayrım yapılması Anayasa’da dayanağını bulan eşitlik ilkesine de aykırı olacaktır. Kaldı ki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve hükûmet yetkililerinden de memurların kapsam dışı kalacaklarına dair herhangi bir açıklama yapılmamıştır.
Böyle bir ayrım yapılması hâlinde memur sendikaları da bu durumu asla kabul etmeyecektir. Diğer yandan şartları tutan memurların EYT düzenlemesinden faydalanarak emekli olması hâlinde gençlerimize de yeni istihdam imkânları açılacaktır…
Netice olarak bütün okurlarımıza tavsiyemiz EYT konusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve hükûmet yetkililerinden bir açıklama yapılmadıkça yalan yanlış dedikodu niteliğindeki haberlere inanmamalarını öneriyoruz.
EYT'de hangi formül uygulanacak? SGK Uzmanı Emin Yılmaz CNN Türk canlı yayınında EYT’de en olası formüle ilişkin değerlendirmede bulundu.
EYT İÇİN FORMÜLÜ AÇIKLADI Uzman isim SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı kapsamında emeklilik bekleyenler için olası formülleri tek tek açıkladı. “Emeklilik sisteminde iki tür emeklilik var. Birincisi tam ikincisi kısmi emeklilik. Tam emeklilikle ilgili.
Burada tarihlere göre farklı dengeler var” diyen Emin Yılmaz SGK’lı çalışanların EYT hesabı için , “7 Eylül 1999 tarihinden önce 506 sayılı yasa vardı. Bu yasaya 4447 sayılı yasa yasa ile kademeli yaş şartı eklendi. 99 öncesinde erkeklerde 58, kadınlarda 56, süre olarak ise erkeklerde 25, kadınlarda 20 yıl, prim ödemeleri ise 5000 ila 5 bin 975 gün arasında değişiyordu. 8 Eylül 1999 ila 30 Nisan 2008 arasında olanlarda ise erkeklerde 60, kadınlarda 58 yaş şartı aranırken süre olayı kalktı ve 7000 prim günü şartı geldi. 1 Mayıs 2008 sonrası işe başlayanlarda ise erkeklerde 60-65, kadınlarda 58-65 yaş ve 7 bin 200 prim günü şartı aranmaya başlandı” ifadelerini kullandı.
SSK VE BAĞ-KUR’LULAR İÇİN DÜZENLEME Problemin 7 Eylül 1999 öncesinde olduğunun altını çizen SGK Uzmanı, “Olası formül ile 4447 sayılı yasayı yürürlükten kaldırılırsa 506 sayılı yasaya geri dönülecek. Kademeli yaş şartı 506 sayılı yasada olmadığı için, sigorta başlangıcından sonra 20-25 yıl süre ve 5000-5975 gün arasında primi mevcutsa bu kişilerin emekli olması muhtemeldir. Bağ-Kur’lu çalışanlar için de bir düzenleme geleceğine inanıyoruz” dedi.