Kahramanmaraş'taki çifte felaketin ardından Boğaz'da demirleyen ABD gemisi ve HAARP teknolojisine dair çeşitli komplo teorileri gündeme geldi. Uzmanlar, 'mümkün değil' dese de iddialar hala TV'lerde, sosyal medyada tartışılıyor. Tarihçi/Yazar Hasan Mert Kaya, 1894 depremine ilişkin tarihi albümü incelerken ilginç bir detaya ulaştı. Kaya, 'O gün de depremi Marmara'da sondaj yapan yabancı bir geminin tetiklediği iddia edilmiş. Bazı yabancı gazeteler yasaklanmış.' dedi.
İstanbul'un yaşadığı en büyük depremlerden biri olan 1894 depreminin Marmara Denizi'nde sondaj yapan yabancı bir gemi tarafından suni olarak yapıldığının iddia edildiği ortaya çıktı.
Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 11 ilin etkilendiği depremlerin ardından yine komplo teorileri gündeme geldi. Komplonun fitili, ABD'ye ait savaş gemisi USS Nitze, İstanbul Boğazı'na demirlemesiyle başladı. 6 Şubat'ta İstanbul Kağıthane'de 3.1 şiddetinde beklenmedik bir deprem yaşandı ve bu küçük sarsıntıyı ABD gemisine bağlayan iddialar ortaya atıldı, sosyal medyada HAARP gündeme geldi.
BENZER SENARYO
"Bir savaş taktiği olarak yapay deprem" tartışılırken savaş gemisi USS Nitze, İstanbul'dan Gölcük'e yol aldı. Aynı gecenin sabahı yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler komplo teorisini büyüttü. Dinler tarihçisi yazar Hasan Mert Kaya'nın sosyal medyada paylaştığı bilgiler, benzer komplo teorisinin 129 yıl önce de gündeme geldiğini ortaya koydu. Kaya, İstanbul'da yaşanan en büyük depremlerden biri olan 1894 depreminin ardından döneminin gazetelerinde "Marmara Denizi'nde sondaj yapan yabancı bir gemi tarafından suni olarak yapıldı" iddiasının yer aldığını yazdı.
Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Kaya, şu paylaşımları yaptı:
1.349 KİŞİ ÖLDÜ
"İstanbul'da 10 Temmuz 1894'te saat 12.24'te Marmara Denizi İzmit açıklarında ve tahminen 7.0 büyüklüğünde kent hafızasında derin izler bırakan bir deprem olmuştu. 1894 Depremi'nde İstanbul ile birlikte Adalar, Sapanca, Yalova, Çınarcık, Gölcük ve Adapazarı gibi doğu Marmara yerleşimleri de hasar gördü ve 1.349 kişi öldü. İstanbul'da Tarihi Yarımada'da Kapalıçarşı başta olmak üzere çok sayıda bina yıkıldı ya da ağır hasar aldı."
BAĞIŞÇILARA MADALYA
"Deprem tüm Anadolu'da, hatta Yunanistan'da ve Girit'te de hissedildi. Rusya ve İngiltere'de sismik kayıtlara girdi. Osmanlı için uluslararası yardım kampanyası başlatıldı. Devlet de yurtiçinde resmi yardım kampanyası başlattı. Padişah ve devlet adamlarının ardından dönemin sanatçıları, iş insanları ve şirketleri de yardım ve bağışlarla yaraların sarılmasına yoğun biçimde katkı sağladılar. Bağışçılara Deprem (Hareket-i Arz) Madalyası verildi."
RASATHANE KURULDU
"Deprem sonrası Yunanistan'dan Atina Rasathanesi Müdürü Eginitis başkanlığında bir bilim kurulu İstanbul'a davet edildi ve bu kurul bir bilimsel rapor hazırladı. Yurtdışından sismograflar alındı. Bir cihaz Yıldız Sarayı'na, diğeri ise Rasathane-i Amire'ye yerleştirildi. Osmanlı Devleti 1868 yılında deprem araştırmaları yapacak olan ilk kurum olan Rasathane-i Amire'yi kurdu. 1894 Büyük İstanbul Depremi'nin ardından Sultan 2. Abdülhamid'in İtalya'dan getirttiği cihazlarla deprem araştırmalarına başlayan Kandilli Rasathanesi depremleri kaydetti."
YABANCI SONDAJ GEMİSİ
"1894 Depremi ile ilgili o dönem basınında çeşitli haberler ve komplo teorileri de çıktı. Bunlardan biri, depremin Marmara Denizi'nde sondaj yapan yabancı bir gemi tarafından suni olarak yapıldığı yönündeydi. 1894 Depremi ile ilgili haberleri dönem gazetelerinden, özellikle de Ahmed Midhat Bey tarafından kurulan Tercüman-ı Hakikat gazetesinden takip etmek mümkün."
KUYRUKLU YILDIZ
"1894 depremi gibi İstanbul kent hafızasında iz bırakan büyük depremlerden biri 'küçük kıyamet' olarak adlandırılan 1509 Depremi olmuştu. O günlerde görülen bir kuyruklu yıldız depremin işaretçisi, alameti olarak yorumlanmıştı ki bu konu ile ilgili dönem görsellerine de yansır. 1509 depremi, '1000 yılından sonraki dönemde Doğu Akdeniz'de meydana gelen en büyük deprem' olarak nitelendirildi. Bolu'dan Edirne'ye kadar kendini hissettiren depremde şehir halkının yaklaşık yüzde 10'u deprem sonucu ya öldü ya da yaralandı. En büyük hasarı camiler aldı."
