Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kurmayları bu programın ardından evlat nöbetinde bulunan Diyarbakır annelerini ziyaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Camimizin eski görkemine kavuştuğunu biz de yerinde görmüş olduk. Diyarbakır annelerinin misafiri olacağız. Diyarbakır anneleri evlatlarına ulaşmak için açtıkları bayrakla korku duvarlarını yıktılar. Bu cesur anneler 688 gündür mücadeleleriyle ülkemizdeki sözde insan hakları kuruluşlarının iki yüzlülüğünü gösterdiler.
Diyarbakır anneleri, açtıkları bayrakla hem korku duvarlarını yıktılar hem de bölücü örgüt ve siyasi uzantılarının kalleş yüzünü deşifre ettiler.
Bu kahraman anneleri bugün bizzat ziyaret ederek, bugüne kadar bakan arkadaşlarım, kadın kollarım ziyaret ettiler, haklı davalarında yanlarında olduğumuzu ifade ettiler. Bugün de ben ziyaret ederek bu gerçeği ortaya koyacağız.
Gençlerimizle bir araya geldikten sonra inşallah Diyarbakır programımızı bu akşam bitireceğiz. Bu gençler Ankara'da kütüphanemizde yapmış olduğumuz sorulu cevaplı görüşmelerde, bir Diyarbakırlı gencimiz dedi ki Diyarbakırımıza gelip de gençlerle orada olabilir miyiz?
Sevgili gençler, kardeşlerim, burada öncelikle bir hususu açıklığa kavuşturmakta önem görüyorum. Biz bugün sadece açılış ve ziyaret yapmaya gelmedik, aynı zamanda Diyarbakır'ı dinlemek için geldik. Sizlerin görüşlerine ve fikirlerine büyük önem veriyorum. Toplantımızın partimiz ve teşkilatımız için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.
Kuruluşundan bugüne kadar Diyarbakır teşkilatlarımızın farklı yerlerinde görev almış tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum. Artık 20 yılı bulan bu zorlu yolculuğumuzda dava arkadaşlarımdan vefat edenler olduğu gibi kalleşçe şehit edilenler de var. Diyarbakır eski gençlik kolları başkanımız Yunus Koca, 31 Ağustos 2015 tarihinde iş yerinde, Dicle İlçe Başkanımız Deryan Aktert 10 Ekim 2016 tarihinde iş yerinde şehit edildi. Şehit düşen tüm kahramanları rahmetle yad ediyorum.
"TERÖRE, ZORBALIĞA ASLA TESLİM OLMADIK"
Bu kardeşlerimiz Allah yolunda öldüler ve şehit oldular. Biz onların millet ve ümmet için çarpan yüreklerinin büyüklüğüne şahidiz. Mevlam bizleri de son nefesimize kadar şehitlerimizin kutlu yolundan ayırmasın. Ne 40 yıllık siyasi hayatımızın bir safhasında ne de AK Parti döneminde teröre, şiddete, zorbalığa asla teslim olmadık. Milli iradeyi savunmak için gerektiğinde bedel ödedik, sıkıntı çektik ama zalimler karşısında hiçbir zaman başımızı eğmedik. Bu kutlu yolda bize, milletimize, ülkemize kefen biçenlere inat dimdik yürüyoruz. Dicle'nin kuzularının çakallara kaptırmamak için gece gündüz demeden çalışıyor, mücadele ediyoruz.
Biz sırtımızı başkaları gibi şu veya bu terör örgütüne değil, Rabbimizin takdirine, halkın iradesine yaslıyoruz. Biz gücümüzü başkaları gibi silahtan değil, 40 yıldır yanımızda dağ gibi duran aziz milletimizden alıyoruz.
CHP'YE TEPKİ: ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTLERİNDEN MEDET UMMAYA BAŞLADILAR
Nasıl bugünlere akrebin kıskacında yoğrularak geldiysek, 2023'e giden süreçte de bizi ağır süreçlerin beklediği görülüyor. Dikkat ederseniz son günlerce CHP'li siyasetçilerin beyanların çok ciddi bir artış yaşanıyor. Şimdi de organize suç örgütlerinden medet ummaya başladılar. Kulaklarına ne fısıldanırsa, Türkiye düşmanları bunlara ne telkin ederse onu söylemeyi siyaset zannediyorlar. Parti teşkilatlarını saran tecavüz, yolsuzluklarla cesaretle yüzleşmek yerine kendi pisliklerini bize bulaştırmaya çalışıyorlar.
Bugün tüm teşkilat buradayız, biz de Diyarbakır ile bir başka memnuniyet duyuyoruz. Gençler içeride kin, nefret, husumet varsa söylem de nefreti besler, siyaseti zehirler. İnsanın içinde aşk varsa, dürüstlük varsa bu yaptığı işten kullandığı dile kadar her şeyine akseder. CHP'ye baktığımızda bu sözü daha iyi kavrıyoruz. Ülkemizin dertlerine derman olacak tek bir önerileri, tek bir sözleri yok. Sadece milletten ve milletin değerlerinden kopuk değiller, ülkenin ve bölgenin gerçeklerinden de habersizler. Şimdi yeni bir proje yapıyorlar: Doğu masası... Yahu neredeydiniz bugüne kadar? Biz yıllardır ne Güneydoğu'dan ne Doğu'dan koptuk.
Anaların dinmeyen yürek sızısından habersizler, askerimizin, polisimizin, kamu görevlilerimizin fedakarlıklarından habersizler. Biz siyaseti milletimiz için ve milletimizle birlikte yapıyoruz. Milletimizle irtibatımızı korumamız, gönül bağımızı canlı tutmamız gerekiyor. 2023 Haziran'ına kadar kapı kapı dolaşmaya, gece gündüz demeden çalışmaya var mıyız? Ben artık sizden müjdeler bekliyorum. Çünkü biz sahayı boş bırakmayacağız.
Kapısını çalmadığımız her insanımızın vebali bizlerin üzerindedir. Gönüller kazanmak için çıktığımız bu yolda kimseyi dışlamamak temel prensibimizdir. Ben bu topluluğu şu anda yan yana olduğumuz bu topluluğumu mütevazı bir topluluk olarak görüyorum. Buna devam edeceğiz, biz toprak gibi mutavazi olacağız. Teşkilattan uzaklaşanlar olabilir. Bize düşen onları gerekirse ayaklarına gidip yeniden davamıza kazandırmaktır.
Biz milletin bağrından doğmuş, ülkemizin en büyük, en kuşatıcı siyasi hareketiyiz. Her türlü fikre, her türlü düşünceye, meselesi millet olan herkese yer vardır.
Parti kadrolarımız içindeki muhabbet iklimini daha da güçlendirmek zorundayız. Tam kadro sahada olmanızı istiyorum. En önemli referansımız arkamızdaki 19 yıllık demokrasidir. Bu şehre ve ülkeye kazandırdığımız hizmetleri, proje ve hayallerimizi insanımıza sabırla anlatacağız. Muhalefetin çamur siyasetini bugün de yine hakikatin güneşiyle bertaraf edeceğiz.
DİYARBAKIR ANNELERİNE ZİYARET
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kurmayları bu programın ardından evlat nöbetinde bulunan Diyarbakır annelerini ziyaret etti.
ERDOĞAN: DİYARBAKIR ANNELERİNİN BEDDUASI BUNLARI VURACAKTIR
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kurmayları bu programın ardından evlat nöbetinde bulunan Diyarbakır annelerini ziyaret etti.
Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
"Bu kardeşlerim Ramazan-ı Şerif’te bizim iftarımıza teşrif ettiler.
Bir baba olarak, yanımızda kadın kollarımızın temsilcileri, vekillerimiz birlikteyiz.
Malum 25 kadar evladımız anne babalarıyla buluştu. İstiyoruz ki diğerleri de anneleriyle, babalarıyla buluşsun. Daha da bunun artacağına inanıyorum. Diyarbakır anneleri ile Şırnak anneleri, Van anneleri bütünleşti. Tüm bunlar sürekli olarak artarak devam ediyor.
Bu PKK’nın, bu HDP’nin tüm bunların evlat diye bir derdi yok. Kandil’de taciz bunlar için bir sorun değil. Oradaki 13-14-15 yaşındaki kızın taciz edilmesi bunlar için, daha ileri gidiyorum, oranın yönetici konumundaki kişilerin evlat diye bir sorunu yok. Taciz diye bir dertleri yok. Diyarbakır annelerinin bedduası bunları vuracaktır.
Biz bu işi asla bırakmadık, bırakmayacağız. Bizim de evlatlarımız var torunlarımız var. Bu acı neyse aynı şekilde sizlerin acısı da bizim acımızdır."