23 Eylül 2024
weather
23°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkçe Düşün
İstanbul
AÇIK
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Gündem 'MHP Diyanet İşleri Başkanı’nın sözlerine aynen iştirak etmektedir'

'MHP Diyanet İşleri Başkanı’nın sözlerine aynen iştirak etmektedir'

Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli, "Asıl nefret dili, asıl ilkel ve çağın gerisinde kalmış üslup aynısıyla sözü edilen baroların ruhuna yuvalanmıştır. Milliyetçi Hareket Partisi Diyanet İşleri Başkanı’nın malum ve gündeme gelen, aynı zamanda manevi bir gerçek olan sözlerine aynen iştirak etmektedir. Nitekim biz çağlar öncesinden gelen nurlu sesin yaşaması ve yaşatılması konusunda yeminli millet ve maneviyat sevdalılarıyız" dedi.

4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
'MHP Diyanet İşleri Başkanı’nın sözlerine aynen iştirak etmektedir'

Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli, "Asıl nefret dili, asıl ilkel ve çağın gerisinde kalmış üslup aynısıyla sözü edilen baroların ruhuna yuvalanmıştır. Milliyetçi Hareket Partisi Diyanet İşleri Başkanı’nın malum ve gündeme gelen, aynı zamanda manevi bir gerçek olan sözlerine aynen iştirak etmektedir. Nitekim biz çağlar öncesinden gelen nurlu sesin yaşaması ve yaşatılması konusunda yeminli millet ve maneviyat sevdalılarıyız" dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli'nin açıklamaları şöyle:

Cumhuriyet Halk Partisi'yle birlikte siyasi ve ideolojik akraba grupları böylesi bir çarpıklığın pençesindedir. Türkiye'nin çarpıcı ve çapı geniş imrenilecek mücadelesini ahlaken tahlil etmeden arsızca tenkide heveslenenler yanlışa gömülmekle kalmamışlar, Türk milletinin telinine mahkûm olmuşlardır.

KOVİD-19 salgınının ateşi düşürülmesi ve hayatın normalleşmesi için sokağa çıkma sınırlandırmasından, diğer zecri önlemlere kadar yapılan ve yapılması planlanan her siyasi girişim değerli ve dengelidir.

Ne var ki, Türkiye'nin salgınla başa çıkmak amacıyla sistematik ve stratejik imkanlarının kademe kademe devreye alınmasına dudak bükenlerin, dahası karalamak niyetinde olanların kavga ve kaos çağrıları zillet ve ziyana açık davetiyedir.

CHP zihniyeti yapılanı yıkmak, hakikati çiğnemek, var olanı yok etmek üzerine kurduğu muhalefet anlayışıyla tam bir garabet ve hezimete dümen kırmıştır. Aziz Atatürk'ün partisi Türkiye'ye diş bileyen, Türk milletine dirsek çeviren ayıplı ve ahlaksız bir siyasetin uçurum dibine yuvarlanmıştır.

Alevi İslam inancına mensup kardeşlerimizi istismar ederek, Aleviliği bir din gibi göstermeye, bu şekilde takdim ve tarife kalkışan ucuz CHP zihniyeti milletimizin sinir uçlarıyla, inançlarımızın hassasiyetleriyle oynayacak kadar şuur kaybına uğramıştır. CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı görevinden başka her işe burnunu sokarak, her şeye karışarak, her telden çalarak zehirli emellerini birer birer tedavüle sokmaktadır.

HAKARET VE HIYANETTİR

Alevilik; İslam diniyle mündemiç bir değer, bununla birlikte kültürel yaşayış ve yorum mirasıdır.
Bunun aksini iddia etmek şöyle dursun, imasını dahi yapmak yüce dinimize hakaret ve hıyanettir. Alevi de bizim Sünni de bizimdir. Cami de bizim Cemevi de bizimdir. Ayrımcılık yapanlar asırlar geçse de Yezid'in safından hala ve henüz çıkmayanlardır.

Bugünkü hassas ve nazik dönemde CHP'nin kasti ve bir hedefe matuf provokasyonları Türkiye düşmanlarına, İslam karşıtı cephede biriken müptezellere verilmiş kozdur, açık çektir.
CHP'nin PKK'yla olan işbirliği ortadadır. CHP'nin FETÖ'ye sempatisi gizli ve saklı değildir.
Diyanet İşleri Başkanı'nın geçen haftaki Cuma Hutbesi'nde dini akidelerimize muvafık şekilde paylaştığı vaazına başta CHP zihniyeti olmak üzere, Ankara ve İzmir Barolarının izansız, insafsız ve itibarsız tepkileri hayasızlığın siyaset ve hukuk kılıfına bürünmesi olarak görülmelidir. İslamofibi faillerini uzaklarda aramaya hacet yoktur. Elbette herkesin inanç, ifade, yaşayış ve tercih özgürlüğüne saygı duyulmalıdır. Fakat hiç kimse de Müslüman mahallesinde salyangoz satma küstahlığına, bunu da aklama ve haklı çıkarma kütüklüğüne heves etmemelidir.

Müslüman Türk milleti çok şükür çağlar öncesinden yükselen, zamanlar üstü ve evrensel mesajlar içeren kutlu ve kutsal çağrıya sonuna kadar bağlı ve sadıktır. Ankara Barosu'nun Diyanet İşleri Başkanı'nı hedef alarak, "Sesi çağlar öncesinden gelen şahıs" olarak itham etmesi, nefret dilinden bahsetmesi, İzmir Barosu'nun aynı tıynetin yörüngesine girmesi Yüce Allah'ın kelamıyla birlikte Efendimize ve dinimize vahim bir saldırıdır.

Asıl nefret dili, asıl ilkel ve çağın gerisinde kalmış üslup aynısıyla sözü edilen baroların ruhuna yuvalanmıştır. Milliyetçi Hareket Partisi Diyanet İşleri Başkanı'nın malum ve gündeme gelen, aynı zamanda manevi bir gerçek olan sözlerine aynen iştirak etmektedir.
Nitekim biz çağlar öncesinden gelen nurlu sesin yaşaması ve yaşatılması konusunda yeminli millet ve maneviyat sevdalılarıyız.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
'Ülkemizde her alanda tarihi ve tesirli önlemler alınmıştır'

'Ülkemizde her alanda tarihi ve tesirli önlemler alınmıştır'