İkili görüşmelerde İtalyan makamlarına özellikle İslami terörizm kavramının kullanılması konusunda ülkemizin ve İslam dünyasının duyduğu rahatsızlığı dile getiren AGİTPA Terörle Mücadele Alt Komisyonu Başkan Yardımcısı, MHP Genel Başkan Yardımcısı, Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Kamil Aydın, "Başta Yeni Zelanda Christchurch Camii katliamı olmak üzere Avrupa’da birçok İslam ve Türk karşıtı eyleme rağmen, Hristiyan teröründen söz edilmezken böyle bir yaftalama kabul edilemez." şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Kamil Aydın’ın yapmış olduğu kapanış konuşmasında şunları kaydetti;
MAĞDURLARIN HAKLARININ VE İHTİYAÇLARININ UYGUN ŞEKİLDE KORUNMASINI SAĞLAMALIYIZ
"Kapanış konuşmamı yapmadan önce, Teresa Jimenez-Becerri, Nadia Ghulam Dastgir, Loredana Bonaventura, Lauro Dolci gibi farklı konuşmacıların ifade ettiği terörün trajik sonuçlarına ilişkin çok somut ve yürek burkan hikâyeler ve 15 Temmuz 2016 gecesi FETÖ adlı iğrenç bir terör örgütü tarafından bombalanan TBMM'de bir milletvekili olarak kendi deneyimim ışığında kısaca şunu söylemek istiyorum; nerede ve kim tarafından yapıldığına bakılmaksızın her türlü terörü kınamanızı istiyorum ve kendi adıma hepsini kınıyorum.
Geçtiğimiz iki günde çok ilginç ve önemli tartışmalar için bize katkıda bulunduğunuz için hepinize teşekkür etmek istiyorum.
Bu önemli alanda gelecekteki çalışmalarımızı etkileyeceğinden emin olduğum bilgilendirici ve merak uyandıran sunumları için üst düzey uzman misafirlerimize de teşekkür etmek isterim.
Yerel ve ulusal düzeyde terör mağdurlarına destek konusunda en iyi uygulamalar ve çıkarılan dersler hakkında sizinle fikir alışverişinde bulunmak çok ilham vericiydi ve umarım bu dersleri parlamento çalışmalarımıza ve ulusal terörle mücadele stratejilerimize entegre edebiliriz.
Konferans boyunca tartışıldığı gibi, terör mağdurlarını desteklemek ve adalete erişimlerini sağlamak için devlet ve parlamentonun çabalarını tamamlamada sivil toplum gruplarının ve örgütlerinin rolünü teşvik etmeliyiz.
AGİT, MAĞDURLARIN HAKLARINI GELİŞTİRMEDE KİLİT ROL OYANAYACAKTIR
Bu çerçevede, karar alıcılar bizim ve ulusal parlamentolarımızın rolü her zamankinden daha önemlidir. Parlamenterlerin sadece yasama yetkisine değil, aynı zamanda denetleme yetkisine de sahip olduklarını unutmayalım. Bu nedenle, yasalarımızın ve politikalarımızın terörle mücadelede terör mağdurlarının haklarını desteklediğinden emin olmak bize bağlıdır.
Terör mağdurlarının haklarına ve ihtiyaçlarına saygı gösterilmesini sağlamalı ve ayrıca küresel terörle mücadele çabalarının ayrılmaz bir parçasını oluşturan toplumlarımızda farkındalık yaratmalıyız.
Terör mağdurlarına ilişkin karar taslağımız bu hükümlerin ulusal mevzuatta uygulanmasını sağlamak için AGİT katılımcı devletlerimizi teşvik ederek mağdurların haklarını geliştirmede kilit rol oynayacaktır.
Terörle mücadelede başarılı yaklaşımların ancak terör mağdurlarının kilit önemde olduğu tüm toplumu kapsayan yaklaşımlarla gerçekleşebileceğini ve uzun vadeli sürdürülebilir terörle mücadele çabalarını ortaya çıkarabileceğini vurgulayarak bitirmek istiyorum.
TERÖR MAĞDURLARIYLA GÜÇLÜ VE ZAMANINDA İŞBİRLİĞİNİ SAĞLAMAK ÇOK ÖNEMLİ!
Bu nedenle, her ülkede, her düzeyde mağdurların haklarının ve ihtiyaçlarının uygun şekilde korunmasını ve teşvik edilmesini sağlamak için birlikte çalışmalıyız.
Parlamentolar bu süreçte kesinlikle önemli bir rol oynamaktadır, ancak hükümetler, uluslararası kuruluşlar, sivil toplum, uzmanlar ve akademi ile ve ayrıca terör mağdurlarıyla güçlü ve zamanında işbirliğini sağlamak çok önemlidir.
AGİT PA Terörle Mücadele Geçici Komitesi Başkan Yardımcısı olarak, tüm bu hususların Komitenin gelecekteki çabalarına gerektiği gibi yansıtılmasını ve desteklenmesini sağlayacağım."