Yaklaşık iki yıldır koronavirüsün pençesinde olan dünya Omicron varyantı ile yeniden alarma geçmiş durumda. Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs salgınında yeni varyant Omicron’un ortaya çıkması tüm dünyada panik havasına yol açarken, Koranavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Güney Afrika'da ortaya çıkan bu yeni varyant hakkında açıklamalarda bulundu.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Şu an itibariyle bütün dünyada Omicron varyantıyla ilgili bir endişe var. Çünkü Omicron hızlı bir şekilde yayılıyor. Bu varyantın en belirgin özelliği çok kolay bulaşabilmesi ve çok hızlı yayılması. Delta varyantı diğer varyantlara göre hızlı yayılan bir varyanttı ve bütün dünyaya hakim hale gelmişti. Oysa Omicron delta varyantına göre çok daha hızlı bulaşan daha hızlı yayılan bir varyant. O açıdan bu virüse büyük bir avantaj sağlıyor. Bu varyant yakın zamanda dünyada diğer varyantların yerini alacak gibi duruyor. Nitekim dünyanın pek çok ülkesinde artık Omicron görülmeye başlandı ve Omicron’un yaygınlaştığı ülkelerde hasta sayılarında ciddi artışlar var. Sadece pozitif vaka sayısı değil hastane doluluk oranlarında da artışlar olmaya başladı" dedi.
'Kış mevsiminde ciddi bir atak ortaya çıkabilir'
Prof. Dr. Tevfik Özlü, vaka artışlarının devam etmesi halinde önümüzdeki kış mevsiminde ciddi bir atak ortaya çıkabileceğini belirterek "Daha önce yaşadığımız piklerden çok daha fazla hasta sayılarına ulaşılabilir. Bu da sağlık sistemi üzerinde oluşacak yükü çok artması anlamına gelebilir ve daha önce pandeminin başlarında gördüğümüz hastanede yatak bulamama yoğun bakımlarda yatak bulamama gibi batı ülkelerin birçoğunda gözlenen manzaralar maalesef tekrar geri gelebilir. Böyle bir korku var, böyle bir endişe var. Ondan dolayı Avrupa ülkelerinde vaka artışlarına paralel olarak bazı yasaklamalar, kapanmalar, kısıtlamalar gelmeye başladı, konuşulmaya başlandı" diye konuştu.
Omicron için iki senaryo
"Omicron varyantının iki bildiğimiz özelliği biri hızlı yayılması diğeri kolay bulaşması" diyen Özlü "Diğeri de var olan aşıyla kazanılan ya da hastalığı geçirilerek kazanılan bağışıklıktan bir derece kendini kurtarmış olması. Her iki özellik aslında bu varyantın dünyada hızla yayılmasının önünü açmış oluyor, virüsü bir kolaylık bir avantaj sağlamış oluyor. Bu varyantla ilgili henüz tam olarak bilmediğimiz özellikler var. Mesela hastalık yapma potansiyeli ile ilgili net bir bilgiye sahip değiliz. Daha hafif bir hastalığa yol açtığı şeklinde bazı gözlemler bildirimler var. Böyleyse iyi tabi ama hızlı bulaştığı için daha hafif bir hastalık yapsa bile hasta sayılarında artış olacaktır, bu da sistemi zorlayabilir. Eğer ölümcül bir hastalığa yol açmıyorsa genelde soğuk algınlığı nezle gibi seyrediyorsa ki öyle bildirimler var, o zaman da iyi senaryo gerçekleşebilir ve tabi sıradan bir nezle ya da soğuk algınlığı şekline bürünebilir virüs. Böyle bir olumlu senaryo da söz konusu. Hangisi gerçekleşecek onu şu anda tam olarak bilmek, tahmin etmek çok mümkün değil. Göreceğiz zaten kış mevsimi geliyor, kışın pandemide zaten vakalarda artış beklenen bir durum. Çünkü insanlar kış gelince havalar soğuyunca kapıları, pencereleri kapatıyorlar" şeklinde konuştu.
Kışın kapalı mekanlarda hastalık riskinin arttığına dikkat çeken Özlü, "Kapalı mekânlarda çok sayıda bir arada vakit geçirmeye başlıyor. Yazın daha çok açık havada sokakta, çarşıda, parkta, bahçede çalışıyor insanlar. Ancak kışın ofislerde kapalı mekanlarda vakit geçiriyorlar bu da bulaşma riskini daha da artırıyor. Umarım kötü senaryo gerçekleşmez. Şu anda Delta varyantı Türkiye’de hakim görünüyor onunla ilgili yayılma devam ediyor. Türkiye’deki vaka sayıları bir plato çizdi ama son günlerde bir miktar düşüş var. 20 binin altına doğru iniyor rakamlar. O sevindirici ama maalesef ölüm sayılarımız yüksek. Günde 150-200 civarında yurttaşımızı kaybetmeye devam ediyoruz. En çok üzeni de bu. Bir de bunun üzerine Omicron’un geleceğini varsayarsanız bu sayılarda artış söz konusu olacaktır" dedi.
'İki doz aşı omicrona karşı yeterli olmayabilir'
Aşılamanın önemine dikkat çeken Özlü, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Aşılama çok önemli. Geçen sene elimizde aşı yoktu ama bu sene aşılar var ve Omicron ile yapılan çalışmalarda iki doz aşıdan maalesef Omicron’un büyük oranda kurtulduğunu gösteriyor ama üç doz aşılılarda Omicron hala etkili görünüyor. Çünkü üçüncü doz aşı çok güçlü bir antikor cevabı oluşturuyor ve Omicron’un üçüncü doza cevabı aşağı yukarı yüzde 80 civarında hala etkili olduğunu gösteriyor. O açıdan tekrar dozları yapmak lazım yani in aktif aşı yaptırmışsanız dördüncü dozunuzu hemen yaptırın. Eğer MND aşısı yaptırmışsanız da üçüncü dozunuzu yaptırın eğer ikinci dozdan sonra üç ay geçmişse onu yaptırın.”
Koruyucu önlemlerden vazgeçilmemeli
Aşılanmanın ağır hastalığa yakalanmayı önlediğini ve ölümleri engellediğini belirten Özlü, “O açıdan aşılanmak çok önemli ama aşılanmanın dışında da kalabalıklara girmemek kapalı mekanlarda çok vakit geçirmemek diğer insanlarla mesafemizi korumak ve sosyal alanlarda mutlaka maskemizi usulüne uygun olarak takmak bunlar gerçekten işi yarayan koruyucu önlemler. Bunlardan vazgeçmemek lazım. Bizler hekim olarak hemşire sağlık çalışanları olarak sürekli hastanede Covıd-19 taşıyan virüsü taşıyan kişilerle temas halindeyiz. Bunlarla kendimizi koruyoruz. Dikkat etmezsek elbette bize de çok kolay bir şekilde bulaşacaktır. Maskemizi takıyoruz, mesafemizi koruyoruz, mekanları havalandırıyoruz. Bu şekilde kendimizi koruyoruz. Bu tedbirler gerçekten işe yarıyor etkili. Onun için toplumsal olarak tekrar kapanmalara yasaklamalara kısıtlamalara gerek kalmaması açısından herkesin işinin gücünün aksamaması, eğitiminin aksamaması açısından kişisel koruyucu tedbirlere uymak ve aşılarımızı tamamlamak tam bağışıklık hale gelmek gerekiyor" şeklinde sözlerini noktaladı.