Oruç Reis Sismik Araştırma Gemisi beraberindeki donanmayla birlikte NAVTEX ilan edilen bölgeye gitmesi Yunanistan'ı fena halde korkuttu.
Türkiye karşısında çaresiz kalan Yunanistan ne yapacağını kara kara düşünürken Yunan medyası attıkları "Ege'de korku dolu gece", "Türkler ne kadar ileri gidecek?", "Yunanistan'la Mısır arasındaki anlaşma, Türklerin planlarını bozamadı" ve "Bu gemileri kimse durdurmayacak mı?" gibi manşetlerle korkularını dile getirdi.
NAVTEX ilan edilen bölgeye demir atan Oruç Reis bölgede faaliyetlerine başladı. Yunanistan ile Mısır arasındaki hukuksuz anlaşmanın Türkiye'nin Doğu Akdeniz planlarını engelleyemeyeceğini aktaran Yunan medyası, "Türkler ne kadar ileri gidecek?" sorusunu yöneltti.
"Ege'de korku dolu gece"
Pentapostagma gazetesi ise gelişmeyi "Ege’de korku dolu gece" başlığıyla okuyucularına duyurdu.
Yunanistan’ın kırmızı çizgisinin "Oruç Reis’in kablolarını denize salarak araştırmaya başlaması" olduğunu yazan Pentapostagma, böylesi bir durumda Yunanistan’a ait bir geminin harekete geçerek söz konusu kabloları keseceğini iddia etti.
Öte yandan, Oruç Reis’in araştırma kablolarının kesilmesi durumunda gemiye eşlik etmekte olan Türk fırkateynlerinin nasıl bir karşılık vereceğinin bilinmediği vurgulandı.
Telsiz üzerinden Türk gemilerine geri çekilmeleri konusunda uyarılarda bulunan Yunan donanmasının, yalnızca "Türk sularındayız" yanıtını aldıkları, kendilerine herhangi bir muhatap bulamadıkları kaydedildi.
"Türkler ne kadar ileri gidecek?"
TaNea gazetesi, "Kızılhisar çıkmazı ve Atina’nın kırmızı çizgisi" başlıklı haberinde Oruç Reis'in kablolarını denize indirerek faaliyete başlama sinyali verdiği hatırlatılarak "Türkler ne kadar ileri gidecek?" diye soruldu.
Yunanistan’ın kırmızı çizgisinin "ulusal egemenlik haklarına aykırı davranışta bulunulması" olduğunu söyleyen Yunan uluslararası ilişkiler uzmanı Kostas Ifantis, şöyle konuştu:
"Erdoğan adımlarını dikkatli atıyor, Yunan tarafının da sakin ve kararlı ilerleyerek tuzağa düşmemesi gerekiyor. Kırmızı çizgi, Yunanistan’ın ulusal egemenlik hakkına aykırı olarak Türklerin bu sularda sondaj faaliyeti gerçekleştirmesidir. Yapılması gereken, Türklerin bölgeden çekilerek tansiyonu düşürmesidir."
Kathimerini gazetesi ise Yunanistan’ın tek amacının Oruç Reis’in faaliyetine engel olup Türk donanmasıyla herhangi bir çatışmaya girmemek olduğunu yazdı.
Yunan donanmasının Oruç Reis’e 15 dakikada bir mesaj gönderdiğini, fakat hepsinin cevapsız kaldığını belirten Kathimerini, Oruç Reis’in kablolarını deniz yatağına indirdiğini, fakat henüz araştırma faaliyetine başlamadığını kaydetti.
"Bu gemileri kimse durdurmayacak mı?"
ProNews haber sitesi, Türk donanması tarafından Oruç Reis’in faaliyet göstereceği bölgedeki Yunan gemilerine bölgeyi terk etmeleri çağrısında bulunduğunu belirtti. Bu iddiayı Yunan donanması tarafından teyit etmeye çalışan fakat ilgili kurumlarla iletişim kurmayı başaramayan ProNews, "Tek dileğimiz, Türklerle ilgili bu iddianın doğru olmaması" diye yazdı.
Oruç Reis’e bir firkateyn, dört korvet ve iki denizaltı tarafından eşlik edildiğini belirten ProNews, söz konusu gemilerin "Yunan deniz sularında 55 deniz mili içeriye girdiğini" ifade ederek "Bunları kimse durdurmayacak mı?" diyerek Yunanistan hükümetine isyan etti.
"Yunanistan-Mısır anlaşması Türkiye'nin planlarını bozamadı"
Naftemporiki gazetesi, "Ankara ile Atina arasındaki ilişkiler pamuk ipliğine bağlı" başlığıyla okuyucularına sunduğu haberinde, Oruç Reis’in Antalya’dan demir aldığı andan itibaren Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in Avrupalı liderlerle yoğun bir telefon trafiği yürüttüğü ifade edildi.
Yunanistan ile Mısır yönetimi arasında imzalanan korsan anlaşmanın "Türkiye’nin planları üzerinde herhangi bir etkisi olmadığı, tam aksine planlara hız verdiği" vurgulanan haberde, Türk-Yunan geriliminin artık uluslararası bir boyut kazandığı ve hem NATO’nun hem de Birleşmiş Milletler’in duruma müdahil olması gerektiği öne sürüldü.