İzmir'de korona virüs önlemleri kapsamında uygulanan kapanmalarda, sağlık çalışanlarının konaklaması için hizmet veren otel personelleri WhatsApp üzerinden işe geri çağrıldı. WhatsApp üzerinden gelen mesajların geçerliliğinin olmadığını ileri süren ve tüm uyarılara rağmen işe gelmeyen, bu sebeple de iş akitleri feshedilen personeller soluğu mahkemede aldı. Yerel mahkeme ise Yargıtay'ın aldığı emsal karara atıfta bulunarak, WhatsApp yazışmalarını delil sayıp, işvereni haklı buldu.
Geçtiğimiz dönem tüm yurtta, korona virüs (Covid-19) önlemleri kapsamında çeşitli sektörler kapanmaya giderek, hizmete ara verdi. Bu sektörlerden birisi de konaklama sektörü oldu. Ancak Sağlık Bakanlığı'nın aldığı karar doğrultusunda, korona virüs tedavisinde görev alan sağlık çalışanları ile tedaviye muhtaç, yalnız yaşayan yaşlı vatandaşlara otellerin hizmet verebilmesi konusunda istisnai bir durum söz konusu oldu. Önce kapanmaya giden ardından bu istisna doğrultusunda sağlık çalışanı ve yardıma muhtaç kişilere hizmet vermeye başlayan oteller, izne çıkardıkları personelleri geri çağırdı. Bu otellerden birisi de İzmir'deydi. İzmir'de hizmet veren bir otel, bu durum doğrultusunda yeniden hizmet verme kararı alarak, izne çıkardığı personelleri Whatsapp üzerinden geri çağırdı. Bazı personeller yapılan çağrı üzerine işlerine geri dönerken, bazı personeller ise sağlık açısından ne gibi önlemler alındığını sorgulayarak ve WhatsApp üzerinden yapılan çağrılmanın geçerli olmadığını iddia ederek işlerine geri dönmedi.
İş akitleri feshedildi
Bazı otel personellerinin yapılan tüm uyarılara rağmen, çağrılara kulak asmayarak işe gelmemesi sonucu otel yönetimi, bu personellerin iş akdine son verdi. İşten çıkartılan personeller ise soluğu mahkemede aldı.
İş akitlerine son verilen personellerin otele karşı açmış olduğu davanın karar duruşması İzmir 5. İş Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada taraf avukatları yer alırken, savunmalar dinlendi. Taraf avukatlarının iddialarının ardından mahkeme heyeti, Yargıtay'ın 'Yasada; Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanuna göre belgedir' yazılıdır. Bu düzenleme ile mail yazışmaları da belge olarak kabul edilmiştir' kararına atıfta bulunarak, WhatsApp yazışmalarını delil niteliğinde saydı. Otelin korona virüs tedbirleri kapsamında önlem aldığını, turuncu çember sertifikasını bulundurduğuna da kanaat getiren mahkeme, personellerin tazminatsız işten çıkarılmalarını haklı buldu.
"WhatsApp yazışmalarının delil niteliğinde olduğu tartışmasız"
Mahkemenin aldığı kararın önemine vurgu yapan otelin taraf avukatı Ali Onar, WhatsApp yazışmalarının artık Türk hukukunda yazılı delil niteliğinde kabul edilmesinin tartışmasız olduğuna değindi. Avukat Ali Onar, "Bilindiği gibi pandemi döneminde bazı sektörler kapanmaya gitti. Bu sektörlerden biri de otelcilik sektörüydü. Ancak burada Sağlık Bakanlığı tarafından istisnai bir durum oluşturuldu. Bakanlık, sağlık çalışanlarına ve tedaviye muhtaç, yalnız yaşayan yaşlı vatandaşlara otellerin hizmet vermesi konusunda izin verdi. Bu çok faydalı bir hizmetti. Bu hizmeti verecek olan oteller de tabi ki kapanmalarını iptal ederek personellerini geri çağırdılar. Müvekkili olduğumuz otel de personellerini WhatsApp üzerinden bilgilendirerek işe geri çağırdı. Bu bilgilendirme ve geri çağırmanın ardından bir kısım personel işine geri döndü ancak işine geri dönmeyen personeller de oldu ve işe geri başlamadılar. Bunun üzerine yasal prosedür işlendi ve çalışanların hizmet akitlerine son verildi.