21 Eylül 2024
weather
23°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Gündem Yargıtay: Yanlış konulan yakıttan bayi ile sağlayıcı şirket sorumlu

Yargıtay: Yanlış konulan yakıttan bayi ile sağlayıcı şirket sorumlu

Yargıtay, yakıt almak için gittiği akaryakıt istasyonunda pompa görevlisinin araca dizel yakıt yerine benzin koyması sonucu doğacak zarardan bayi ile sağlayıcı şirketin sorumlu olduğuna karar verdi.

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Yargıtay: Yanlış konulan yakıttan bayi ile sağlayıcı şirket sorumlu

İHA - Aracının yakıtının azaldığını gören sürücü, bir akaryakıt istasyonuna gitti. Pompa görevlisi, iddiaya göre araca dizel yakıt yerine benzin koydu.

Bir müddet sonra araç arızalanınca hata ortaya çıktı. Serviste yakıt filtresi değiştirilip depodaki benzinin temizlendiği araçta toplam 23 bin 567 liralık hasar oluştu.

Akaryakıt istasyonu ve hizmet sağlayıcısı şirketle yaptığı görüşmelere rağmen masrafları karşılanmayan sürücü soluğu mahkemede aldı.

Tüketici Mahkemesi, davayı kısmen kabul ederek, masrafların akaryakıt istasyonu tarafından karşılanması gerektiğine hükmetti.

Davacı sürücü kararı temyiz edince devreye giren Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, emsâl bir karara imza attı.

Kararda, dizel yakıt yerine benzin konulan araçta oluşan hasardan hem akaryakıt istasyonunun hem de hizmet sağlayan şirketin sorumlu olduğu belirtildi.

"Ayıplı hizmet bulunmaktadır"

Kararda şöyle denildi:

"Mahkemece davanın kısmen kabulüne, hasarlı parça ve işçilik bedeli olarak 27 bin 256 TL alacağın 15 bin 600 TL'sine dava tarihinden, 11 bin 656 TL'sine ıslah tarihi olan 30.03.2016 tarihinden başlamak üzere yasal faizi ile birlikte adı geçen davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

Çekici gideri, araç kiralama, aracın dağıtılıp toplanma bedeli olan toplam 6 bin 490 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı bayiden alınmasına karar verilmiştir.

Davacı, davalı akaryakıt istasyonu çalışanları tarafından aracına yanlış yakıt konulması suretiyle uğradığı zararların tazminini istemiştir. Mahkemece asıl davada davalı akaryakıt istasyonu yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, diğer davalı şirket yönünden zararın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, somut olayda davalılardan akaryakıt istasyonunun işlettiği akaryakıt istasyonunun diğer davalı şirketinin bayisi olduğu, bayinin çalışanı tarafından davacıya ait araca yanlış yakıt konulması suretiyle aracın arızalandığı hususlarında taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır.

Uyuşmazlık, bayi tarafından verilen hizmet nedeniyle sağlayıcının müteselsil sorumluluğu bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Buna göre sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilanlarda tespit edilen yararlanma amacı bakımından tüketicinin beklediği faydaları ortadan kaldıran maddi eksiklikler içeren hizmet söz konusu olduğundan, anılan Kanun'un 4/A maddesinin ilk fıkrası uyarınca ayıplı hizmet bulunmaktadır.

Sağlayıcı ve bayi 4/A maddesinin üçüncü fıkrası gereğince ayıplı hizmetten ve ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zarardan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur

Kaldı ki, sunulan hizmetin ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Mahkemece açıklanan bu husus göz ardı edilerek, davalı ofisinin zararın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkiye'nin 8 aylık çelik ihracatı geçen yılı geride bıraktı

Türkiye'nin 8 aylık çelik ihracatı geçen yılı geride bıraktı