21 Kasım 2024
weather
13°
Twitter
Facebook
Instagram

Terör devleti Ermenistan, başkonsolosumuz Kemal Arıkan'ın katiline kucak açtı

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

8 Ocak 1982’de Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan, terör örgütü JCAG üyesi Hampig Sasunyan ve Krikor Saliba tarafından şehit edilmişti. Olaydan sonra Sasunyan (Sasunian) yakalanmış, Saliba ise Lübnan’a kaçmıştır. Sasunyan yargılanarak “şartlı tahliyesiz ömür boyu hapis cezasına” çarptırılmıştı. Sasunyan mahkûmiyetinin 25. yılına denk gelen 2003’ten sonra birçok kez şartlı tahliye başvurusunda bulunmuş, bu başvurular Türk Dışişlerinin girişimleri ile mahkeme tarafından reddedilmişti.Buna karşın 2016’da yaptığı başvuru Kaliforniya Şartlı Tahliye Kurulu tarafından kabul edilmiş, dönemin Valisi Jerry Brown’ın itirazıyla reddedilmiştir. 2018’deki başvurusu da tahliye kurulu tarafından reddedilen Sasunyan, 2019’da tahliyesi için tekrar başvuru yapmıştır. Sasunyan’ın 27 Aralık 2019’da yapılan duruşmasında şartlı tahliye talebi kabul edilmiş, ancak Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, 25 Mayıs 2020’de mahkemenin şartlı tahliye talebini reddetmişti. 1- Bu kararın ardından Los Angeles Yüksek Mahkemesi 25 Şubat 2020’de Sasunyan’ın şartlı tahliyesini reddeden kararı bozdu ve ne yazık ki bu kararla, tehlikeli bir azılı teröristin tahliyesinin önündeki tüm engeller kalkmış oldu. 12 Mart 2021’de ise Kaliforniya Valiliği, Sasunyan’ın tahliye edileceğini doğrulamıştı. Bunun üzerine Türk Dışişleri Bakanlığı bir kınama mesajı yayınlamış, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ise karardan “hayal kırıklığı” duyduğunu belirten bir mesaj paylaşmıştı. Blinken aynı açıklamasında, “Bir diplomata saldırmak yalnızca belirli bir kişiye karşı ağır bir suç değil, aynı zamanda diplomasinin kendisine de saldırıdır” ifadelerini de kullanarak Arıkan’ın ailesine ve Türk Dışişleri Bakanlığına taziyelerini iletmişti.

Mart ayında Kaliforniya Valiliğinin, Sasunyan’ın serbest bırakılacağı yönündeki hukuksuz kararının ardından 30 Ekim 2021’de yani Cumhuriyet Bayramı’nın 98. yıl dönümünün kutlandığı günün ertesinde Sasunyan’ın tahliyesi gerçekleşti. Teröristin tahliyesi Ermenistan ve diasporada sevinçle karşılanırken, Sasunyan Ermenistan’da olduğunu duyurdu. Sasunyan’ın tahliyesi üzerine Türk Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, adı geçen teröriste ilişkin kararın terörizme taviz veren vahim bir hata olduğunu ve bunun kınandığını ifade etmiştir.

30 Ekim’de bu kararın alınması tesadüf müdür bilinmez ama ABD’de Türk karşıtı kararların Türkiye açısından önemli tarihlerde alınmasının örneklerini geçmişte de görmek mümkün. Örneğin ABD Temsilciler Meclisi sözde Ermeni soykırımı iddialarını tanıyan karar tasarısını 29 Ekim 2019’da kabul etmişti.

Sasunyan olayı ile birlikte Türkiye’de ne yazık ki gerektiği kadar gündeme gelmeyen Türk diplomatlarına yönelik Ermeni saldırıları az da olsa konuşulmaya başlandı. Bilindiği üzere 1975’ten 1984’e kadar ASALA, JCAG-ARA gibi Ermeni terör örgütleri Türk diplomatlarına yönelik suikastlar düzenlemiştir. Bu saldırılar neticesinde 40’a yakını diplomat olmak üzere 58 Türk vatandaşı hayatını kaybetmiştir. Aslında Türk diplomatlarına ilk saldırı 27 Ocak 1973’te Gürgen Mıgırdiç Yanıkyan isimli bir Ermeni terörist tarafından gerçekleştirilmiş, bu saldırıda Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ve yardımcısı Bahadır Demir hayatını kaybetmişti. Kayıtlarda bu saldırı “bireysel terör eylemi” olarak geçmektedir. Zaten terör örgütleri ASALA ve JCAG-ARA, 1975’te Lübnan’da kurulmuştur. Bu yüzden bu terör örgütlerinin Türk diplomatlarına yönelik planlı saldırıları da 1975’ten itibaren başlar.

Ermeni terör örgütlerinin Türk misyonlarına karşı başlattıkları saldırılara tahmin edileceği üzere Batılı ülkeler sessiz kalmış, hatta Fransa ve Yunanistan gibi ülkeler bu terör örgülerine açıktan destek de vermiştir. 1973’ten sonra dünyanın birçok ülkesinde Türk yetkililere saldıran ve onlarcasını şehit eden Ermeni terör örgütlerine karşı Batılı ülkelerden az da olsa tepki, Paris yakınlarındaki Orly Havalimanı’nda gerçekleştirilen saldırı sonrası gelmiştir. 15 Temmuz 1983’te Orly Havalimanı’nın THY bürosu önünde ASALA’nın gerçekleştirdiği bombalı saldırıda; 2’si Türk, 4’ü Fransız, 1’i ABD’li ve 1’i İsveç vatandaşı olmak üzere toplam 8 yolcu hayatını kaybetmiştir. O tarihe kadar Ermeni terör örgütünün gerçekleştirdiği saldırılar karşısında sessiz kalmayı tercih eden Batılı ülkeler, kendi vatandaşları hayatını kaybedince ASALA’nın terör eylemlerini az da olsa sorun olarak görmeye başladılar.

Aslında Ermenilerin amaçlarına ulaşmak için terörü bir araç olarak kullanmaları geçmişten gelen bir mirastır. Osmanlı Devleti döneminde kurulan Taşnak ve Hınçak terör örgütleri hem Anadolu’da hem de Azerbaycan topraklarında binlerce Türk’ün ölümüne neden olmuştu. Dolayısıyla Ermenistan’ın terör örgütleri ASALA, JCAG, VoMa, PKK, YPG ve YPG’ye bağlı Nubar Ozanyan Tugayı ile bağlantıları düşünüldüğünde günümüzde terör örgütlerine yaptığı destek de çok şaşırtıcı olamaz. Terör sevici Ermenistan, geçtiğimiz ay da 1919-21 yılları arasında Osmanlı ve Azerbaycanlı devlet adamlarına suikastlar düzenleyen Taşnak yapılanması Nemesis’e bağlı bazı teröristler için Erivan’da anıt yapılması için karar almıştı. Anıtta yer alacak isimler arasında Talat Paşa’nın katili Soğomon Tehliryan da yer almaktadır. Benzer şekilde ASALA’nın kurucularından olan ve 31 Temmuz 1980’de Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği İdari Ataşesi Galip Özmen ve kızı Neslihan’ı şehit eden Monte Melkonyan da Ermenistan’da milli kahraman olarak kabul edilmekte, adı cadde, sokaklara ve resmi kuruluşlara verilmektedir. Çocukların da dâhil olduğu çok sayıda Türk’ün ölümünden sorumlu olan terörist Melkonyan, Erivan’daki “Yerablur” devlet askeri mezarlığına gömülmüştür. Bu mezarlıkta ASALA mensupları anısına dikilmiş büyük bir anıt da bulunmaktadır. Dolayısıyla Ermenistan’da ve Ermeni diasporasındaki “terör sevici” zihniyet hiç değişmiyor. Bu noktada Fransa’nın Ermeni terörizmine desteğini tekrarlamakta fayda vardır. Türk diplomatlarını şehit eden Melkonyan, Fransa’da 3,5 yıl tutuklu kaldıktan sonra Fransız mahkemelerinin kararı ile tahliye edilmiş ve Karabağ’a geçerek terör eylemlerine orada da devam etmiş ve 1993’te Ağdam’da öldürülmüştür.

Bu gerçekler dikkate alındığında ve “terör devleti Ermenistan” ın geçmişte terör örgütleri ile organik bağı düşünüldüğünde ilerleyen dönemlerde terörist Sasunyan’ın isminin de cadde, sokak veya kamu kuruluşlarına verilmesi veya öldüğünde devlet mezarlığına gömülmesi muhtemeldir ve Ermenistan’da bunun örnekleri çoktur. Ermenistan şu ana kadar ASALA ve JCAG’ın şehit ettiği diplomatlar için özür dilemediği gibi, bu saldırıları gerçekleştiren teröristlere de kahraman muamelesi yapmaktadır. Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ile yardımcısı Bahadır Demir’i 27 Ocak 1973’te şehit eden Ermeni asıllı terörist Gürgen Mıgırdiç Yanıkyan’ın kalıntılarının 5 Mayıs 2019’de Erivan’daki Askerî Mezarlığa törenle gömülmesi Ermenistan’ın terörizme desteğinin bir diğer örneğidir. Dışişleri Bakanlığının konuyla ilgili yaptığı açıklamada ifade ettiği gibi “azılı bir teröristi kahraman olarak yüceltmeye yeltenen bu eylem, terörizmi teşvik suçu” teşkil etmektedir.

Ermenilerin terörizme desteği bunlarla da sınırlı değil. Türk diplomatlarını şehit eden teröristler için Batılı ülkelerde her yıl anma etkinlikleri düzenlenmekte, ancak “sözde insan hakları savunucusu” bu ülkeler teröristlerin yüceltildiği bu programların yapılmasında herhangi bir beis görmemektedirler. Batılı ülkelerin bu yaptıkları, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları ve Terörizmin Önlenmesine İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ne göre terörizmin teşviki suçu kapsamına girmektedir. Buna rağmen özellikle Fransa, Ermeni terörizmine gözlerini tamamen kapamaktadır. Son olarak 26 Nisan 2021’de Fransa’nın Saint-Die-Des-Vosges kentinde Ermeni bir grubun Türk ailesine saldırması sonucu 4 kişi yaralanmış, Fransa’da bu eyleme karşı ciddi bir tepki oluşmamıştır.

Başta Fransa olmak üzere Batılı ülkelerin terör örgütlerine yönelik bu yaklaşımları, sadece terörün hedef aldığı ülkeleri değil tüm dünyanın güvenliğini tehdit etmektedir. Zira bu ülkelerin her zaman göz ardı ettikleri gerçek, terörün evrensel bir sorun olduğu ve aynı teröristlerin namlularının gün gelip onu destekleyenlere de kolaylıkla çevrilebileceğidir.

1- “Terörle Mücadeleye Sürülen Kara Leke: Hampig Sasunyan Davası”, https://avim.org.tr/ tr/Yorum/TERORLE-MUCADELEYE- SURULEN-KARA-LEKE- HAMPIG-SASUNYAN-DAVASI, (31.10.2021).

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *