Hatay'daki müzelerde, hayatın ne denli kısa ve geçici olduğunu simgeleyen "İskelet", nazarla ilgili "Kem Göz", tarımsal faaliyetleri anlatan "Bağ Bozumu" başta olmak üzere tarihe ışık tutan çok sayıda mozaik bulunuyor. Müzede, kentte 1939'da bir kalıntıda gün yüzüne çıkarılan "mavi göz bebeğine saldıran tırtıl, kuş, üç uçlu yaba, kılıç, akrep, yılan ve köpek" figürünün yer aldığı, üzerinde Yunanca "Ve sen de" yazılı "Senin de başına gelsin" anlamı taşıyan bedduanın bulunduğu mozaik dikkati çekiyor.
Hatay Arkeoloji ve Necmi Asfuroğlu Arkeoloji müzelerinde sergilenen, milattan sonra 2-5'inci yüzyıllar arasına ait mozaikler, o dönemin sosyal, kültürel ve ekonomik yapısına ışık tutuyor.
Kapalı alanı 32 bin 754 metrekare olan Hatay Arkeoloji Müzesi, 3 bin 500 metrekarelik mozaik sergileme alanıyla kentteki kazılarda bulunan birbirinden farklı taban eserlere ev sahipliği yapıyor.
Müzede, kentte 1939'da bir kalıntıda gün yüzüne çıkarılan "mavi göz bebeğine saldıran tırtıl, kuş, üç uçlu yaba, kılıç, akrep, yılan ve köpek" figürünün yer aldığı, üzerinde Yunanca "Ve sen de" yazılı "Senin de başına gelsin" anlamı taşıyan bedduanın bulunduğu mozaik dikkati çekiyor.
Üzümün önemi "Bağ Bozumu" mozaiğinde
Müzede sergilenen ve milattan sonra 5'inci yüzyıla denk gelen Geç Roma dönemine ait olduğu değerlendirilen 6 metrekarelik "Bağ Bozumu" mozaiği de tarımsal faaliyetlerde önemli bir yere sahip üzümün tarihe kazınmış izlerini taşıyor.
Yunan mitolojisinde önemli yer tutan Narkissos, peri kızı Ekho ve Eros'un tasvir edildiği, milattan sonra 3 ve 4'üncü yüzyıla ait "Narkisos" ile Antakya ilçesinde 2013'te teleferik inşaatı sırasında antik bir Roma evinin yemek odasından çıkan, üzerinde "neşe, neşelen, mutlu ol, hayata katıl" anlamına gelen yazının yer aldığı "İskelet" mozaikleri de müzenin en değerli eserleri arasında bulunuyor. AA