Türkgün.com spor yazarları Tayfun Özsoy ve Hakan Yaşar; A Milli Takım’ın A Ligi’ne yükselirken Macaristan karşısında forma giyen Oğuz Aydın ve Arda Güler’in performansları, Vincenzo Montella’nın göreve gelişinden itibaren ortaya koydukları ve Beşiktaş-Galatasaray derbisi öncesi sorularımızı cevapladı.
"her futbolcu alkışı hak etti
TG-Spor: A Milli Takımımız, toplamda 6-1’lik skorla Macaristan’ı mağlup ederek Uluslar A Ligi’ne yükseldi. Ay-yıldızlıların bu başarısını ve öne çıkan isimlerden Oğuz Aydın ve Arda Güler’in performanslarını nasıl yorumlarsınız?
Tayfun Özsoy: Türk futbolunun içinde bulunduğu kaotik tartışma ortamından futbolcuları sıyırıp, ‘takım ve kardeşlik’ duygusuyla maça hazırlayan Vincenzo Montella, asıl kahraman… İtalyan hoca kendi düşüncesini oyuncularına ezberletmeyi başardı. Macaristan maçlarında tüm oyuncular bir makinenin dişlisi gibi çalıştı. Oğuz Aydın, Arda Güler özelinde ‘daha iyi’ demek diğerlerine haksızlık olur. Kilit açan Orkun, oyun beyni Hakan, iki maçta da maçı döndüren Uğurcan… Atan, attıran Kerem… Özellikle ikinci maçtaki performansı ile Kenan… Kısacası, 11 başlayan sonradan giren her futbolcu alkışı hak etti.
Hakan Yaşar: Öncelikle Avrupa’da harcanan parada ilk 6’da olan bir ülkeyken, milli takım olarak ilk 16’da değildik. Artık A Ligi’ne kalarak bunu başardık. Macaristan gibi ekol bir futbol ülkesi karşısında üç gün arayla iki play-off maçını güçlü oyunla kazanmak önemli. Tecrübeli oyuncular ve gençlerin iyi kaynaşması bence başarıda temel faktör. Bu süreçte maç eksiğine rağmen Arda Güler’in rol alması, Oğuz Aydın’ın yükselen performansı ve takımın yetenekler ordusu olması, gelecek adına umut veriyor. Ama temel sorunu çözdük mü? Yakın geçmişteki dalgalanma ve istikrarsız sonuçları unutmayalım. Bunu 2026 grup elemeleri ile bir kez daha test edeceğiz.
Ali Kunak: Son iki maçında yüzümüzü güldüren millilerimiz artık uluslar Ligi'nde Avrupa'nın devleri ile mücadele edecek. Arda Güler her geçen gün üstüne koyarak tecrübeleniyor. Ancelotti Eninde sonunda ona hak ettiği dakikaları vermek zorunda kalacak. Oğuz Aydın ise yeni parlayan yıldızımız. 2 maçtaki katkısı da göz ardı edilemezdi. Bence gösterdiği performansla milli formanın tapusunu da aldı.
“sabrın sonu selamet”
TG-Spor: Eylül 2023’te Milli Takımımızın başına geçen Vincenzo Montella’nın ilk dönemindeki performansı ile EURO 2024 sonrası ortaya koyduğu performans ve kadro tercihlerini nasıl kıyaslarsınız?
Tayfun Özsoy: Vincenzo Montella, geldiğinden bu yana yalnızca Almanya 2024’de eleştirilere teslim oldu. Elinde ‘gerçek 9’ olmayan İtalyan teknik adam, tekniği yüksek, pas kalitesi iyi, topla hızlanabilen oyuncuları 4-6-0 sistemi ile oynattı. Bu santrforsuz sisteme inanan futbolcular, hocalarının istediğini içlerine sindirince ortaya kazanan bir takım çıktı. Bu da Montella’nın doğru yolda olduğunu gösteren sonuçları getirdi. Tabi İtalyan hocanın genç oyuncuları bulup, onlara şans tanıması da en önemli artısı olarak yazılmalıdır.
Hakan Yaşar: Japonya’ya 4-2 yenilmemiz bize Montella’yı kazandırdı. Oyuncuların kabullenemediği Kuntz yerine onlarla gönül bağı kuran Montella’nın gelişi takıma sinerji getirdi. Euro 2024’teki Portekiz, son İzlanda ve Karadağ maçlarını ayrı tutarsak hep üstüne koyan bir Montella performansı görüyoruz. Her geçen gün içimizden biri gibi oldu. Eleştirildikçe sakin kalıp güçlendi. Günlük performanslara bakmamasına, milli takıma kulüp gibi görmesine saygı duymalıyız. Santrfor olayını çözememesi onun değil daha çok ülkenin sorunu. Avrupa havuzuna rağmen klasik 9 numaramız hala yok. Yine de Montella olayına “sabrın sonu selamet” örneği olarak bakmalıyız.
Ali Kunak: Montella'nın işini iyi yaptığı bir gerçek. Bence ekibi ile birlikte içerideki ve dışarıdaki tüm futbolcularımızı çok yakından takip ederek performanslarını göre seçim yapıyor. Bir Akdeniz insanı olması da bize uyum sağlamasını kolaylaştırıyor. Şu anda milli takımda işler rayında gidiyor. Eğer Montella ve ekibine müdahale edilmezse, bu genç kadro 10 sene boyunca dünyada ve Avrupa'da bize çok gurur yaşatır.
“Beşiktaş'ın şansı %51”
TG-Spor: Süper Lig’in 29. haftasında zirvedeki Galatasaray, Cumartesi akşamı ezeli rakibi Beşiktaş’a konuk olacak. Derbilerin atmosferi her zaman farklıdır. Sizce bu kritik mücadelede belirleyici faktörler neler olacak?
Tayfun Özsoy: Derbi öncesinde belirleyici olan belki de, Beşiktaş’ın, Gaziantep FK ve Tümosan Konyaspor’a kaybederken, tribünler dahil, oynanan maçtan çok Galatasaray derbisine odaklanmasıydı. Siyah beyazlılar, lideri yenmek için oynayacak. Sarı kırmızılılar da koltuğunu korumak için en az bir puan isteyecek. Kısaca, cumartesi günü, ilk yarıdaki tartışma yaşanan maçın gergin rövanşını izleriz.
Hakan Yaşar: Milli ara sonrası lige dönüşler zordur. Bu derbi maçı olunca güçlük daha da artacak. Galatasaray’ın milli takımlara gönderdiği oyuncu sayısı Beşiktaş’tan çok fazla. Sakatlık durumları önemli ama her şekilde yorgun dönülecek. Milli takım hocaları fikstürde milli maçlar öncesi derbi istemiyor. Kulüp hocaları da milli maç sonrası derbiye karşı. Beşiktaş milli araya mağlubiyetle, Galatasaray galibiyet ve güçlü oyunla gitti. Bu ruh hallerinde değişimler olacaktır. Şartlar ne olursa olsun derbi atmosferleri kalpten ama akıllı oyunu gerektirir. Beşiktaş’ın vereceği reaksiyon kadar Galatasaray’ın bıraktığı yerden devam etmesi önemli. Belirleyici faktörler bunlar olacak.
Ali Kunak: Gününde olan Barış Alper, Yunus Akgül ve Osimhien Galatasaray'ın en önemli kozları. Beşiktaş'ta ise son haftalarda alınan kötü sonuçlar handikap. Ama maçın adı derbi olunca, motivasyon daha kolay oluyor. Seyirci avantajını da dikkate alırsak, Beşiktaş'ın şansının %51 olduğunu söyleyebiliriz.
