Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri Töreni"ne katıldı.
Buradaki konuşmasına kendisini dinleyenleri selamlayarak başlayan Erdoğan, Türkiye'nin en saygın bilim ödülleri töreni olan TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri Töreni dolayısıyla bilim insanlarını ve misafirleri milletin evinde ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Eskilerin, "Bir mekanın şerefi, orada bulunanlardan gelir." dediğini hatırlatan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin kıymetinin de bugüne kadar milletin tüm kesimlerinden misafir ettiği güzel insanlardan geldiğini söyledi.
Bu mekana değer verenin, şehit yakınlarından gaziler ve sporculara, muhtarlardan öğretmenlere, engellilerden ilim ve kültür insanlarına kadar 84 milyonun hep birlikte sahip çıktığı birlik, beraberlik ve kardeşlik olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu mekanda bugün ilme ömrünü adamış bilim insanlarını, çığır açıcı işlere imza atacak genç araştırmacıları ağırlamanın kendilerini bir başka sevindirip gururlandırdığını ifade etti.
Her yıl TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri'nin sahipleri ile burada buluşarak artık bir geleneği iyice yerleştirdiklerini belirten Erdoğan, araştırmaları ile dünyaya yön veren, hayatı kolaylaştıran, Türkiye'nin müreffeh yarınları için gecesini gündüzüne katan tüm bilim insanlarına şükranlarını sundu.
Erdoğan, bu yıl 66 bilim insanının yaptıkları çığır açıcı çalışmalarla TÜBİTAK ve TÜBA Ödülleri'ne layık görüldüğünü aktararak TÜBİTAK Bilim Ödülü'nün 3, TÜBİTAK Teşvik Ödülü'nün ise 14 bilim insanına takdim edileceğini kaydetti.
Aynı şekilde 3 bilim insanına TÜBA Uluslararası Akademi Ödülü, 37 üstün başarılı genç araştırmacıya da TÜBA GEBİP Ödülü vereceklerini dile getiren Erdoğan, Bilimsel Telif Eser Ödülleri kapsamında ise 9 Türkçe bilimsel telif eserin TÜBA TESEP Ödülleri'ni alacağını aktardı.
TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri'ni alan bilim insanlarının her birinin kendi disiplinlerinde seçkin çalışmalar gerçekleştiren, bilime uluslararası düzeyde katkıda bulunmuş isimler olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Ödül alan bilim insanlarımızın yaklaşık 3'te 1'ine tekabül eden 21'inin kadın olması bizim için ayrı bir gurur vesilesidir. İnşallah bu ödüller Türkiye'de bilimsel faaliyet yürüten herkes için birer teşvik unsuru olacak, bilimin yaygınlaşması ve benimsenmesinde önemli bir görev icra edecektir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021 TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri Töreni'nin bilim camiasına hayırlı olmasını dileyerek ödül alan bilim insanlarını tebrik etti.
"Gönül coğrafyamızdan çıktı"
İnsanlığa faydalı çalışmaların, ulaşılan medeniyet seviyesinin sembolü ve tüm insanlığın ortak değeri olduğuna inandıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ancak hak tesliminin de ihmal edilmemesi gerekiyor. Batı medeniyeti her ne kadar referans vermekten imtina etse de bugün bilimde varılan seviyenin temelleri Doğu medeniyeti tarafından atılmıştır. Buradaki Doğu ve Batı kavramlarını yaşadığımız coğrafyayı merkez alarak kullanıyoruz. Mezopotamya, Mısır, Yunan ve Roma uygarlıklarından sonra kaybolmaya yüz tutmuş bilimi İslam medeniyeti adeta yeniden ayağa kaldırmıştır. Şöyle tarihe kısa bir yolculuk yaptığımızda Batı'nın karanlık çağlarını yaşadığı dönemde, Doğu'nun altın çağını yaşadığını görüyoruz. O dönemin dünya çapındaki bilim insanları hep bizim gönül coğrafyamızdan çıkmıştır. Ömer Hayyamlar, Farabiler, İbn-i Sinalar, Biruniler bizim medeniyet bayrağımız altında tarih yazmıştır. El Cezeri, Ali Kuşçu, Hezarfen Ahmet Çelebi hizmetlerini ve icatlarını bu topraklarda ortaya koymuştur."
"Elbette sadece geçmişteki başarılarımızla iftihar ederek bir yere varamayız ama geçmişten bugüne köprü kurmadan da geleceğimizi göremeyiz." diyen Erdoğan, "Batı ilimde, fende, teknolojide ileri noktalara ulaşırken, bizim geride kalmamızda nice adaletsizlikler, nice zulümler yanında kendi hatalarımızın, eksikliklerimizin de payı var. Dolayısıyla hayıflanmak çözüm değildir." ifadelerini kullandı.
"Yiğit, düştüğü yerden kalkar"
Yapılması gerekenin, üzere düşenleri yerine getirmek, çalışmak, üretmek, yeniliklerin öncüsü olmak olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Her zaman ifade ettiğimiz gibi yiğit düştüğü yerden kalkar. Yitik, kaybedildiği yerde aranır. Bu toprakların ruhuna, birikimine, bereketine güveniyoruz." diye konuştu.
İşte bu anlayışla son 19 yılda yaptıkları yatırımlar, uyguladıkları politikalarla bilimin ve özgür düşüncenin hamisi olduklarının, olmaya da devam ettiklerinin altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:
"İnovasyonun ve teknolojinin bel kemiği olan bilim, Türkiye'nin siyasi bağımsızlığının da teminatıdır. Bilimin, teknolojinin ve inovasyonun ülkemizde yediden yetmişe benimsenmesi için milli teknoloji hamlesi vizyonu rehberliğinde kararlı adımlar attık. Bilim ve teknolojide ilerleyebilmek için insan kaynağından altyapıya, verimlilikten araştırma-geliştirmeye kadar her alanda projeler yürüttük, yürütmeye devam ediyoruz. İnovasyonun, özellikle üniversitelerin, özel ve kamu araştırma merkezlerinin, teknoloji geliştirme bölgelerinin niteliğini de niceliğini de artırdık. Beşeri sermayeye, bilim insanlarımıza, mühendislerimize, araştırmacılarımıza, hatta ilkokul çağındaki çocuklarımıza destek olabilmek için bu alana ayırdığımız kaynakları sürekli artırıyoruz."
"Daha birçok Aziz Sancar çıkacağının habercisi"
Cemil Meriç'in "Bilgi sonu gelmeyecek olan bir fetihtir." dediğini aktaran Erdoğan, "Biz, sonu gelmeyecek bu fetih için yeni fetihler, yeni fatihler yetiştirmenin derdindeyiz. Kabiliyetli evlatlarımız Türkiye'nin dört bir tarafındaki 'dene yap' teknoloji atölyelerinde kritik ve stratejik teknolojilere yönelik yeni nesil yöntemlerle eğitimler alıyor, sosyal etkinliklere katılıyorlar." diye konuştu.
Dünyanın en büyük uzay, havacılık ve teknoloji festivali TEKNOFEST'te yarışmalara katılan gençlerin gelecekte dünyayı değiştiren mucitler arasında yer alabilmek için yarıştığını, emek harcadığını belirten Erdoğan, "Şüphesiz bu yatırımlar, bu etkinlikler, bu atölyeler ülkemizden daha birçok Aziz Sancar çıkacağının habercisidir." dedi.
Erdoğan, Safahat'te Mehmet Akif Ersoy'un Asım'a seslenişini hatırlatarak "Biz de bilim insanlarımıza şöyle sesleniyoruz, o çocuklarla beraber gece gündüz didinin, giden 300 senelik ilmi sık elden edinin. Fen diyarında sızan namütenahi pınarı hem için hem getirin yurda o nafi suları." ifadelerini kullandı.
"Pusulamız katma değerli üretim"
"Ülkemizdeki üst düzey yetkinliklere sahip bilim insanlarımıza destek olmak hepimizin boynunun borcudur." diyen Erdoğan, "Ömrünü bilime adayan, bilim tarihi alanındaki kıymetli çalışmalarıyla dünyada çığır açan Prof. Dr. Fuat Sezgin adına yeni bir burs programı başlatıyoruz." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sanayinin tüm sektörlerinde parmakla gösterilen ülkelerden biri olmak hedefiyle sürekli vites yükselterek yolumuza devam ediyoruz. Teknolojik bağımsızlığın, siyasi bağımsızlığın teminatı olduğunu bilerek çalışmaya devam edeceğiz." dedi.
"İhracatta geçen ay sonu itibarıyla yıllık 221 milyar dolar rakamını yakaladık. Cari fazla vermeye başlayacağımız günler inşallah yakındır." diyen Erdoğan, "Pusulamız katma değerli üretimdir. Rotamız yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyümedir." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bilimi, anaokulu çağından başlayarak tüm insanlarımızın gündeminde ön sıraya çıkartmamız şarttır. TEKNOFEST kuşağını gümbür gümbür büyütmeye devam ediyoruz." dedi.