Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, resmî Twitter hesabı üzerinden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun “Bu ülkeye demokrasi gelecekse, herkes kimliğinden, inancından ötürü ötekileştirilmeyecekse bunun yolu Diyarbakır’dan geçer.” sözlerine tepki gösterdi. Büyükataman, ''Tarih, toplumbilim ve coğrafya cahili Kılıçdaroğlu’nun PKK/HDP ağzı ile ifade ettiği sözler bölücü propagandadan başka bir şey değildir. Bu şahsın maskesi de takkesi de artık düşmüştür.'' dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman'ın açıklamaları şu şekilde;
Kemal Kılıçdaroğlu; Türk siyaseti için bir güvenlik sorunu hâline geldiği günden beri milletin birliğini, devletin dirliğini yok etmek için Cumhuriyet Halk Partisini zararlı bir cemiyete dönüştürerek bölücülüğe paravan yapma amacındadır.
PKK’nın uzantısı HDP ile yürüttüğü kirli pazarlık süreçlerine dair tek bir kelime etmeyen sözde demokrasi havarisi Kılıçdaroğlu, PKK’nın taleplerini dillendirmede ise başat rol oynamaktadır. Bu şahsın maskesi de takkesi de artık düşmüştür.
Kılıçdaroğlu’nun dün sarf ettiği şu sözler, yalnızca Türkçesinin değil zihniyetinin de bozuk olduğunu bir kez daha göstermiştir: “Bu ülkeye demokrasi gelecekse, herkes kimliğinden, inancından ötürü ötekileştirilmeyecekse bunun yolu Diyarbakır’dan geçer.”
Tarih, toplumbilim ve coğrafya cahili Kılıçdaroğlu’nun PKK/HDP ağzı ile ifade ettiği sözler bölücü propagandadan başka bir şey değildir. Bu ülkede demokrasi vardır; kimse kimliğinden, inancından dolayı zaten ötekileştirilmemektedir.
Diyarbakır’ı kimlik ve inanç suiistimali maksadıyla diline dolama geleneğinin son halkası Serok Ahmet’ten rol kapmaya çalışan CHP Genel Başkanı olmuştur. Diyarbakır merkez alınarak yürütülen bu kara propagandadan maksat ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğüne darbe vurmaktır.
Diyarbakır, Türkiye'nin 81 vilayetinden birisidir, Türk milletinin yadigârıdır, birlik ve kardeşlik yakutudur. Bölücülük anaforuna giren alçakların Diyarbakır şehri üzerinden büyük Türk milletinin kardeşliğine bomba koymalarına asla ama ala müsaade etmeyeceğimiz bilinmelidir.