Türkgün Türk Dünyası Türkiye ve Azerbaycan'dan ortak üretim

Türkiye ve Azerbaycan'dan ortak üretim

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, TÜDEMSAŞ tarafından üretilen 150 milli ve yerli yük vagonunun, Bakü-Tiflis Kars (BTK) Demiryolu Hattı'nda yük taşıdığını belirterek, "Azerbaycan ve Türkiye olarak Azerbaycan'da imalathane kurup bu hatta işletilecek yük vagonlarının ortak üretilmesi konusu projelendirildi." dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, TÜDEMSAŞ tarafından üretilen 150 milli ve yerli yük vagonunun, Bakü-Tiflis Kars (BTK) Demiryolu Hattı'nda yük taşıdığını belirterek, "Azerbaycan ve Türkiye olarak Azerbaycan'da imalathane kurup bu hatta işletilecek yük vagonlarının ortak üretilmesi konusu projelendirildi." dedi.

Turhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Çin'den ve Orta Asya'dan ülkeye ulaşan tüm yolları birleştiren BTK Demiryolu Hattı'nın, altyapı olarak çok büyük önem taşıdığını söyledi.

Söz konusu projenin sadece 3 ülkeyi değil, İngiltere, Fransa, Belçika, Almanya, Avusturya, Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan, Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve Çin'i birbirine bağladığını anlatan Turhan, Bakü'den Kars'a uzanan 829 kilometrelik demir yolu hattının, Hazar Geçişli Orta Koridor hattının önemli bir parçasını tamamladığını bildirdi.

Projenin öneminin gelecek yıllarda çok daha iyi anlaşılacağına dikkati çeken Turhan, "Çünkü Çin ve Avrupa arasındaki ticaret bugün, günde 1,5 milyar doları bulan boyutlara ulaştı. Bu ticaret akışının artarak devam etmesi ve 5-6 yıl içinde günde 2 milyar doları geçmesi bekleniyor." diye konuştu.

BTK hattından bugüne kadar toplam 184 bin ton yük taşındığını dile getiren Turhan, bu yükün 17 bin 500 tonunun Türkiye üzerinden transit gönderilen yük olduğunu ifade etti.


Turhan, BTK hattından taşınan yükün toplam uluslararası taşımalardaki oranının ise geçen yıl yüzde 6,8 civarında olduğunu belirtti.

BTK hattı üzerinden bu yılın ocak ayında ilk kez Türkiye ile Çin arasında yük taşımacılığının başlatıldığına dikkati çeken Turhan, Çin'den Köseköy'e ocakta 4 konteynerin, şubatta 5 konteynerin taşındığını, Çin'den çıkan 26 konteynerlik ilk blok konteyner treninin ise 15 Nisan'da Köseköy'e ulaştığını kaydetti.

Turhan, trenin bin 974 kilometrelik Türkiye parkurunu 57 saat 30 dakikada tamamladığını bildirdi.

- "Taraflar 24-25 Mayıs'ta Ankara'da bir araya gelecek"


Kısa dönem içinde iki ülke arasında ve Türkiye üzerinden Marmaray geçişi kullanılarak Çin-Avrupa arasında düzenli blok yük trenlerinin işletilmesi konusunda önemli gelişmeler kaydedildiğine işaret eden Turhan, şöyle devam etti:

"BTK hattında yüklerin hızlı ve ekonomik taşınması amacıyla bu hatta taşınan yüklere özel tarife uygulanmakta ve trenlerin seyir sürelerinde işletilmesi konusunda hassasiyet gösterilmektedir. BTK anlaşmaları çerçevesinde Ankara-Tiflis-Bakü arasında Azerbaycan Demiryollarının Stadler firmasından temin ettiği 10 vagonla yolcu taşımacılığı yapılacak. Söz konusu vagonlar değişik tipte yataklı ve yemekli vagonlardan teşkil olacak tren dizisinin toplam kapasitesi 257 kişidir. Söz konusu trenin çalışma plan ve programının yapılması için taraflar 24-25 Mayıs'ta Ankara'da bir araya gelecek. Toplantı sonucunda trenin haftalık çalışma gün ve saatleri, biletleme işlemleri gibi detaylar görüşülmek suretiyle sonuca bağlanması bekleniyor."

Bakan Turhan, bu hatla ilgili gelen sorulardan yolcu yoğunluğunun fazla olacağının tahmin edildiğini ifade ederek, tren teşkilinin sadece Azerbaycan Demiryolları'na ait dar ve geniş hatta işleyen vagonlardan oluşacağını söyledi.

- "BTK hattında 150 vagon yük taşıyor"

Bakanlığa bağlı TÜDEMSAŞ tarafından üretilen 150 milli ve yerli yük vagonunun, Bakü-Tiflis Kars Demiryolu Hattı'nda şu anda yük taşıdığını dile getiren Turhan, Azerbaycan ve Türkiye olarak Azerbaycan'da imalathane kurup bu hatta işletilecek yük vagonlarının ortak olarak üretilmesi konusunun projelendirildiğini kaydetti.

Turhan, imalat yapılacak fabrika sahalarının kurulumuyla ilgili teknik desteği Türkiye'nin sağlayacağını ifade etti. Kurulacak fabrikada kullanılacak makine teçhizatının da Türkiye'den sağlanacağını bildiren Turhan, "Şu anda söz konusu çalışma proje aşamasında devam etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye-Azerbaycan arasında işletilebilecek vagonların TÜDEMSAŞ tarafından üretilmesi amacıyla da çalışmaların başlatıldığını anlatan Turhan, "Bu kapsamda Azeri dostlarımızdan bir adet EA tipi vagon alınarak Türkiye'ye getirildi ve TÜDEMSAŞ tarafından yeni vagon projelendirildi. İki adet prototip üretilmesi planlanmış ve 2019 yılı içinde tamamlanması planıyla çalışmalara da başlandı. Azerbaycan'ın 600 vagona ihtiyacı olduğu belirtildi." diye konuştu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Başyazı O gün vicdanınıza kayyum olarak şeytan atanmıştı

O gün vicdanınıza kayyum olarak şeytan atanmıştı

Kaynak: Yıldıray Çiçek

Biliyorsunuz, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Hançerlendim” diyerek veda ettiği CHP Kurultayı’nda Özgür Özel, partinin yeni genel başkanı seçilmişti. Bu kurultayın ardından tartışmalar bizzat CHP’liler tarafından başlatıldı ve parti içinde sular hâlâ durulmuş değil. İddialara göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin maddi kaynakları kullanılarak delegelerin iradesi parayla yönlendirildi; bazı delegelere cep telefonu hediye edildi, hatta kapalı döviz büroları üzerinden çeşitli mali işlemler yapıldığı da öne sürüldü. Tüm bu şaibeleri CHP’ye yakın yazarlar ve yorumcular gündeme taşımıştı. Bazı eski CHP yöneticileri ise konuyu doğrudan yargıya taşıdı. 

Bu gelişmelerle birlikte, “CHP’ye kayyum atanabilir mi?” sorusu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik operasyonlarla eş zamanlı olarak kamuoyunun gündemine oturdu. Tam da bu tartışmalar yaşanırken, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’ndan dikkat çekici bir açıklama geldi. 

CHP’ye yeniden yakınlaşma sinyalleri veren Dervişoğlu, şunları söyledi: 

“Cumhuriyet Halk Partisi’ne kayyum atamaya kalkışmak, ancak siyasi bir çılgınlık olarak tarif edilebilir!” 

Ben de bu köşede onun bu hararetli sözlerine yönelik “MHP’ye çılgın gibi kayyum istiyordun!” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Kendisi bu yazıya, bir basın toplantısında şu ifadelerle yanıt vermişti: “Biz, MHP’nin idare biçimindeki yanlışlıklardan hareketle olağanüstü kongre talebiyle imza topladık. Yeterli sayıya ulaştık ve bu imzaları parti genel merkezine ilettik. Parti, kongre yapmaktan kaçınınca, mahkemeye başvurduk. Mahkeme, çağrı heyeti belirledi ve kongre yapılmasını sağladı. Bizim talebimiz kayyum değildi. Bugün MHP’ye yakın bir gazetede bir köşe yazarı bu durumu istismar etmiş. ‘CHP’de kayyuma karşı, MHP’de kayyumu savunuyor’ diyor. Böyle bir talebim hiçbir zaman olmadı. Kayyumu hayatım boyunca savunmadım, bugün de savunmam. CHP’nin iç meselesine gelince... Bahsettiğiniz konu, kongrenin adil yapılıp yapılmadığıyla ilgilidir. Kongre süreçleri, takvime göre işler. İtiraz edersiniz, Seçim Kurulu değerlendirir ve karar verir. Bu süreç, öyle bir süreç değildir.” 

 

Ancak gelin görün ki… 

Bizzat CHP’lilerin, “Şaibe var, parayla delege satın alındı” diyerek mahkemeye taşıdığı bir kurultayın akıbeti hakkında “CHP’ye kayyum atamak çılgınlıktır” diyeceksin ama MHP’ye “kongre yapılsın” bahanesiyle kayyum atandığında sessiz kalacaksın, öyle mi Müsavat Bey? 

Bugün “CHP’ye kayyum atamak siyasi bir çılgınlıktır” diyorsun da geçmişte içinde yer aldığın “Değişimci” grubun MHP’ye kayyum atanması sürecinde neden benzer bir açıklama yapmadın? 

Belki “MHP’ye kayyum atayın” demedin; ama o sürecin tam da merkezindeydin ve CHP’ye yaptığın gibi “Bu bir çılgınlık” diye kendini ortaya da atmadın! 

Bu yanardöner çabanın savunulabilir hiçbir tarafı yok. 

Hatta öyle gözünüz dönmüştü ki, MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin tam kalp ameliyatı olduğu gün imzaları MHP Genel Merkezi’ne getirip teslim etmiştiniz. İmza sayısı üzerinden, içinde bulunduğunuz kalitesiz ve gözü dönmüş kadro Liderimizin sağlığıyla bile dalga geçmişti. 

Asıl işte o gün sizin kalbinize, vicdanınıza, vefanıza, mazinize kayyum olarak şeytan atanmıştı. Müsavat Bey, ben bir durumu istismar etmiyorum. Bu, tarihin hafızasında yer etmiş bir gerçektir. 

Son sözü, değerli sanatçımız Osman Öztunç’un dizeleriyle söyleyelim: 

“Namert sofralarda aşlar devrilsin 

Temeller, duvarlar, taşlar devrilsin 

Siyaset meydanında başlar devrilsin 

Kahrolsun devran!”

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *