Türkgün Bilim Teknoloji Apple Card nedir? Ne işe yarıyor?

Apple Card nedir? Ne işe yarıyor?

Teknoloji devi Apple, önümüzdeki haftalarda kendine ait bir kredi kartını piyasaya süreceğini duyurdu. Bunun üzerine teknolojiseverler Apple Card hakkında araştırma yapmaya başladı. Haberimizde, Apple Card nedir? Ne işe yarıyor? Sorularının yanıtlarını ve diğer ayrıntıları bir araya getirdik…

Apple, ABD’deki kullanıcılarına yeni modellerini 24 aya varan taksitlerle satışa sunacağını ve bu taksitli satışı ise Apple Card ile yapacağını duyurdu. Bunun üzerine gözler Apple Card’a çevrildi. Pek çok kişinin merak ettiği kart ile ilgili gelen ilk bilgileri okurlarımız için hazırladık. İşte ayrıntılar…

APPLE CARD NEDİR?

Apple Card, teknoloji devinin içinde bulunduğumuz günlerde piyasaya süreceği kendine ait bir kredi kartı olma özelliği taşıyor. Apple Card, kredi kartı gibi görünüyor olsa da, konsept görüntülerine bakıldığında üzerinde herhangi bir kart numarasının ya da son kullanma tarihinin yer almaması dikkat çekiyor. Kartın üzerinde sadece Apple logosu, kullanıcının ismi ve soyadı ile birlikte bir çip yer alıyor.

APPLE CARD NE İŞE YARIYOR?

Apple Card ile iPhone satın alan müşteriler, 24 ay taksit yapabilecek ve bunun karşılığında herhangi bir faiz ödemeyecek. Üstelik Apple’ın kredi kartının dikkat çekici avantajlarından olan yüzde üç para iadesinden yararlanmak mümkün.

Apple, bu adımla birlikte operatörlere olan bağımlılığını azaltmayı amaçlarken, kullanıcıların yeni iPhone'ları taksitle almak istediklerinde ağırlıklı olarak AT&T ve T-Mobile'ı tercih etmesini dikkate aldı ve bu sürpriz kararı almasında etkili oldu. 
Kartın bir diğer dikkat çeken özelliği ise, makine öğrenmesi teknolojisinden faydalanıyor olması oluyor. Makine öğrenmesi sayesinde, kartınız harcamalarınızı hangi kategoriye yaptığınızı görebilecek. Böylece neye ne kadar harcama yaptığınızı kolaylıkla tespit edebileceksiniz.

Apple, kullanıcılardan Apple Card için ekseriyet olarak herhangi bir gecikme ücreti ve yıllık ücret almayacağını belirtiyor. Ayrıca faiz oranlarının da oldukça düşük olacağı belirtiliyor. Goldman Sachs ile Apple ortaklığının bir ürünü olan kart, yaz aylarında ABD'de satışa sunulacak. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *