2019 yılında İBB Başkanı seçildi. Koltuğa oturur oturmaz "İstanbul'a hangi hizmetleri yapabilirim, İstanbul halkının yaşadığı hangi meselelere çözüm yolları bulabilirim" düşüncesi hiç olmadı. İstanbul sel altında iken Bodrum'da tatil pozu verdi. Tepki gösterenlere de "Tatil bana yakışıyor" diye resmen dalga geçti. İstanbul’un kar altında kaldığı saatlerde de yabancı ülkelerin büyükelçileriyle rakı-balık keyfi yapıyordu. İBB otobüsleri her ilçede yanarken, kaza yaparken; o ya yurt dışında ya yurt içinde siyasi projeleri için koşturuyordu. Her işinin özeti aslında bu örneklerde yatıyor. İlk dönemi böyle kapattı, ikinci dönemi de hiç farklı değil... İkinci dönemini de açtığı küçücük Kent Lokantaları gündemiyle perdeliyor. Onun aklı fikri "Nasıl Cumhurbaşkanı adayı olabilirim" düşüncesindedir. Onun için CHP'yi ele geçirdi, dizayn etti. İBB'nin imkânlarıyla kendine itaat eden medya yarattı. İBB Başkanlığı dışında her halta burnunu sokuyor. Bir tek kendi işini yapmıyor. Suriye'ye bile gitmeye kalktı. Allah'tan Suriye yönetimi onu bozdu attı da o defter kapandı. CHP Esad taraftarı idi, yeni yönetime takmadığı kulp kalmadı, aynı zamanda "PYD/YPG Suriye'de devlet kursun" diyen bir parti... CHP'de hal böyle iken Suriye'de ne işin var Ekrem İmamoğlu? Cumhurbaşkanlığı adaylığı için aklınca eli-ayağı her yerde adam rolü oynuyor. Onun tüm derdi rol çalmak... Aslan avını yakalıyor da sırtlan pay kapmak için etrafında dönüyor ve uygun bir zamanlama arıyor ya, hah bunun yaptığı da aynı o işte...
İBB Başkanlığını yapmıyor ama dünyadaki, Türkiye'deki her olaya karışarak gündemde kalmaya çalışıyor. Venüs, Jüpiter, Satürn, Neptün ve Uranüs, aynı hizaya gelmiş ve Türkiye'den gözlemlenmişti; Ekrem İmamoğlu ona da yorum yapıp, Cumhurbaşkanlığı adaylığına bağladı mı acaba?
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, Ekrem İmamoğlu'nun içi boş kolpalarına son noktayı koymuş, onun maskesini yaptığı son açıklamayla söküp atmıştır.
İBB Başkanlığı dışında her halta karışan Ekrem İmamoğlu'na yönelik "CHP'den, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığından, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanlığı'ndan istifa etmesi, yerine Büyükşehir Belediye Meclisi'nden birisinin başkan olarak seçilmesinin önünü açarak belediye hizmetlerinin aksamasına engel teşkil etmesi mümkün olabilecektir. Bu şahsa tavsiyem, siyasetten, yargıdan, toplumun her kesiminden ülkeyi ayağa kaldırabilecek destekçileri olduğuna inanıyorsa sade bir vatandaş olmayı tercih ederek sonuçlarına katlanması ve açıkça meydana çıkmasıdır." şeklindeki Sayın Bahçeli tarafından yapılan açıklama, tavşanın gözüne far tutulmuş etkisi yaratmıştır.
İBB Başkanı isen görevini yap; yok eğer şimdiki gibi İBB Başkanlığı yapmayıp İBB imkânlarıyla Cumhurbaşkanlığı adaylığı peşinde koşuyorsan İBB Başkanlığından istifa et... Bu kadar net, bu kadar özet... Ekrem İmamoğlu, İBB Başkanlığından istifa etsin, gölgesi bile arkasından desteğe gelmeyeceğini bildiği için elbette bunu yapamaz. O yine İBB Başkanlığı yapmayacak ve İBB imkânlarıyla Cumhurbaşkanı adaylığı peşinde koşacaktır... Çünkü onun siyasi ölçüsü, ilkesi ve ahlakı olmadığı için İstanbul halkına olan sorumluluklarını hiç önemsemez... Adamda kendi kendine "Bir dönem hiçbir şey yapmadım bu halk beni yine seçti" düşüncesi oluştuğundan İBB Başkanlığı onun için çok da önemli değildir. Fakat MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin tespitlerini ve çağrılarını siyasi ahlak ve karakter sahibi herkes çok iyi anladı. Bu yönü önümüzdeki günlerde çok konuşulacak ve tartışılacaktır.
