Yaklaşık 3 yıldır Cumhurbaşkanı adayı arayışında olan CHP ve ortakları henüz somut hiçbir adım atamadı. Üç yıl içinde hep aynı isimler etrafında dönüp durdular. “Bunca yıl defalarca toplantı yaptığınız halde niye adayınızı açıklamadınız?” diye soranlara da “Adayımız yıpranmasın” cevabını veriyorlar. Adaylarının ne kadar açığı varsa yıpranmasından korkuyorlar. Zaten adayları Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş isimlerinden biri olursa bunların seçimlere kadar nefes alması mümkün değildir. Çünkü her yanları ve her ilişkileri kendilerinin yıpratılmasına müsaittir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun FETÖ-PKK ilişkileri, Ekrem İmamoğlu’nun her yönlü ilişkisi, Mansur Yavaş’ın eski HSYK Başkanvekili ile olan diyalogları bile başlı başına yıpranmaları için sebeptir.
Gerçi Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş arasındaki Cumhurbaşkanı adaylık yarışında rakiplerine kalmadan birbirini yıpratma operasyonu düzenleyenler kendileridir.
Mesela Cumhurbaşkanı adaylığını sürekli gündemde tutan Ekrem İmamoğlu’nu yerden yere vuranlar, belediye başkanlığı konusunda benzer çapsızlıkları sergileyen Mansur Yavaş’a niçin dokunmuyor? Çünkü Mansur Yavaş kendi ağzıyla Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda hiçbir talepte bulunmadığı için Kemal Kılıçdaroğlu’nu rahatsız etmiyor. Ama Kemal Kılıçdaroğlu Ekrem İmamoğlu’ndan bir hayli rahatsızdır. CHP içinde Ekrem İmamoğlu’na yönelik eleştirilerin aşırı şekilde artması CHP Genel Merkezi’nin bir organizasyonudur.
Mesela Nagehan Alçı ile röportaj yapan Mansur Yavaş’a dokunmayan CHP’li yazar ve sanatçılar, Nagehan Alçı’yı Karadeniz turunda otobüsüne aldı diye Ekrem İmamoğlu’nu adeta linç etmişti. Mesela İstanbul’da sel olduğunda tatilde olan Ekrem İmamoğlu’nu linç edenler, Ankara’da her sel olduğunda yurt dışında, şehir dışında olan ve günler öncesinden tehlikenin duyurusu yapıldığı halde fidayda oyun havasında olan Mansur Yavaş’a dokunmadılar.
Bunun tek nedeni Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığı için sürekli zıplaması, Mansur Yavaş’ın da yapılmayacağını bildiği için bu konuda sessiz kalmasıdır. Eğer Mansur Yavaş yarın “Cumhurbaşkanlığı adaylığını düşünüyorum” desin. Ona ilk “Eski HSYK Başkanvekili ile birlikte işadamına ne tür kaset sattınız?” diye soru sorup ilk gündem oluşturacak olan ve bu içerikteki videoyu yayacak olan CHP Genel Merkezi olacaktır. Kemal Kılıçdaroğlu’nun önünde engel olmadığı için, CHP Ekrem İmamoğlu’na yaptıklarını Mansur Yavaş’a yapmıyor. Onun tüm çapsızlıklarının, beceriksizliklerinin üzerini örtüyor. Sosyal medya algısıyla onu korumaya çalışıyor.
CHP’nin bu yaptığı sadece Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi projesini korumaya yöneliktir. CHP’de siyasi ilke, ahlak, ölçü bulmak mümkün mü yoksa?
Ekrem İmamoğlu göreve ilk geldiği günlerde kendi kendini patlatan balon olmuştu. CHP içinde de hesap yapınca bu balonun çöpünü çöp tenekesinin içine bırakan Kemal Kılıçdaroğlu’nun adamları olmuştur. CHP’li yazarlar, sanatçılar, yöneticiler, troller Ekrem İmamoğlu’nu adeta ölmeden tabuta koymuşlardır. Neler yazıyorlar, neler söylüyorlar...
Kemal Kılıçdaroğlu bu gidişattan memnundur. 6’lı masanın adayı olarak kendini dayatacaktır ve 6’lı masanın aksesuarları da kendi etini-budunu bildiği için onun adaylığını kabul edecektir. Geçmişte “Kemal Kılıçdaroğlu’na dua ediyorum, Allah yardımcısı olsun” diyen Meral Akşener şimdi ne diyecektir?
Oy oranı, dördünü toplasan yüzde 3 etmeyen Gelecek, Deva, Saadet, Demokrat gibi partiler ne tepkisi gösterecektir?
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Ben Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sıcak bakarım. Bu manada bizler de gerekli desteği veririz”dedikten sonra “Suyunu içtiğim Afyonkarahisar’dan milletvekili adaylığı önceliğimdir”diyerek sadece milletvekilliğine tav olduğunu göstermiştir. Diğerleri de böyle razı olacaktır.
Kemal Kılıçdaroğlu o mülayim surat arkasında sinsice oyunlarını oynamaya devam ediyor. Çünkü misyonunu hayata geçirmek için çok istekli... Adaylığını açıkla Kılıçdaroğlu, seni fazla yıpratmayacağız. Hem daha yıpranacak neyin kaldı ki?