YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN

Her seçime terör örgütü PKK’nın siyasi uzantılarıyla iş birliği yaparak giren Ekrem İmamoğlu, PKK’ya yardım ve yataklık suçundan görevden alınan, tutuklanan ve yerlerine kayyum atanan DEM’li Belediye Başkanlarına “Ben süreci çok ciddi kaygıyla izliyorum, üzülüyorum. Bu bizi çok büyük sıkıntıya sokuyor. İtibar kaybı. Dünya çapında itibar kaybı. Ben dünyanın bütün olimpiyat komite başkanlarına sunum yapacağım yarın öbür gün. Onlar bile bu durumu bize soruyorlar. Hoş bir durum değil.” yorumunda bulunarak sahip çıkmış!

Bak sen! 

Üzülüyormuş, kaygılanıyormuş! 

Zaten kendine dokunan her şeye üzülmek dışında yaptığı bir şey yok. HDP/DEM gibi partileri canından bir parça gördüğü için onlara dokununca kendine dokunulmuş sayıyor.

Türk devleti, terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık yapanı görevden alınca Türkiye nasıl bir itibar kaybı yaşıyor acaba? 

Çakma Atatürkçü Ekrem İmamoğlu!

Sana bu durumu soran Avrupa’nın ikiyüzlü yöneticilerine karşı “Bunlar, Türkiye Cumhuriyeti’ni bölmek için çoluk çocuk herkesi öldüren, askerimizi, polisimizi şehit eden terör örgütüne yardım ve yataklık ettiği için görevden alınıyor. Bu durum sizin ülkenizde de olsa aynısını hatta fazlasını yaparsınız” diye niçin susturmuyorsun?

Ey Ekrem İmamoğlu!

Bu terör örgütünün kundakta öldürdüğü çocuklardan bahsedemedin mi?

Köylerde masum insanları topluca katlettiklerinden bahsedemedin mi?

Camileri basıp, cemaati kurşuna dizdiğinden bahsedemedin mi?

Şehirlerde bombalar patlatarak kaç tane insanımızı hayattan kopardıklarından bahsedemedin mi?

9 bine yakın askerimizi-polisimizi-korucumuzu şehit ettiğinden bahsedemedin mi?

Edemez! 

Çünkü “PKK’lı gencin ölüsüne de, dirisine de sahip çıkacağız” diyen, PKK’lı teröristlerin cenazesine katılmayan “HDP milletvekillerine soruşturma açtıracağım” diyen PKK’lı Selahattin Demirtaş için “Çizgisini çok beğeniyordum” diyen Ekrem İmamoğlu’nun zaten terör örgütü PKK’ya ve onun siyasi uzantılarına karşı tavır alması mümkün değildir. Ekrem İmamoğlu'nun “HDP'nin başımın üstünde yeri var. HDP'lilere layık olmaya çalışıyorum” sözü de unutulmuş değildir.

2019 seçimlerinde HDP’nin tamamına yakın oyunu alarak, 2024 yerel seçimlerinde de DEM ile “Kent Uzlaşısı” altında anlaşarak büyük oranda desteklerini alacak kadar var olan bu PKK sevgisinin karşılıksız olmadığını göstermiştir.

Böyle bir ilişkideki adam, elbette DEM’e kayyum atanırsa üzülür ve kendisinin siyasi projelerinde desteklerini sürdürmek için onlara sahip çıkar. Nasıl olsa içimizdeki şuursuzlar onun sahte Atatürkçü maskesinden etkileniyor ve desteklemekten vazgeçmiyor.  “Atatürkçüyüm” diyen de “PKK’lıyım” diyen de gidip aynı kişide oyunu birleştirebiliyor. Bu denklemi kuran Ekrem İmamoğlu da böyle pişkin pişkin PKK’ya yardım ve yataklık yaptığı için görevden alınan DEM’lilere sahip çıkabiliyor.

Terör örgütü PKK’nın Suriye’de korsan seçim yaparak sözde Kürdistan’ı kurma çabasını kaygıyla izlemiyor.

Terör örgütü PKK’nın Irak ve Suriye’de askerimizi şehit etmesini üzüntüyle izlemiyor.

PKK DEM’liğinin yerel seçimlerden sonra İstiklal Marşımıza, Atatürk’e, Türk bayrağına alçakla saldırılarını kaygıyla izlemiyor.

Ama terörist yapmak için dağa çocuk kaçıran, esnaftan PKK için haraç toplayan, terör örgütü içinde yöneticilik yapan ve bunun için 19 yıl hapis cezası alan PKK’lıların görevden alınıp, yerlerine kayyum atanmasına kaygılanıyor ve üzülüyormuş…

İstanbul halkı böyle bir adamı ikinci kez İBB Başkanı yapmaktan hiç mi üzülmüyor, hiç mi kaygılanmıyor acaba?