YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
Türkiye’deki muhalefetin “İktidar ne yaparsa karşı olmalıyız” gibi takıntılı bir davranış modeli var. Her olayda bunu gösteriyorlar. Muhalefeti temsilen CHP bunu da çok radikal bir sözle şu şekilde ifade etmişti: "Bu hükümet dünyanın en doğru işini bile yapsa bizim bu hükümeti alkışlayacak halimiz yok. Milletin bize verdiği görev bu kardeşim.”
Şimdi böyle bir anlayıştan Türk milletine nasıl bir fayda bekleyebilirsiniz?
İktidarın yaptığı yanlışları eleştir, sorgula da “doğrusunu dahi alkışlamam” nasıl bir sapkın ruh halidir?
İktidar terörle mücadelede tavizsiz, kararlı ve başarılı bir çizgi sürdürürken, bu bizdeki tuhaf muhalefet ona da şiddetle karşı…
Terörle mücadele çok boyutludur. Hiçbir boyutunu atlamadan bu mücadele sürmeli ve muhalefette bunu “ama’sız-fakat’sız” desteklemelidir. Pozitif yöndeki tavsiyeleri de elbette dikkate alınmalıdır. Bizdeki muhalefet sınır içinde ve ötesinde terörle mücadeleye karşı ve bunu da açıktan yapıyorlar.
Son yıllarda belediyelere atanan kayyumlar Türkiye’de tartışma konusu... Kayyumlar sadece terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık yapan belediyelere atanmakta. DEM bünyesindeki belediyeler ve DEM-CHP ile birlikte “Kent Uzlaşısı” yapılarak seçilen belediye başkanları son kayyum atanmalarının muhatabı oldular.
Tüm kayyum atanan belediyelerin ortak özelliği terör örgütü PKK’ya belediye imkânlarını seferber ederek yardım ve yataklık yapmalarıdır. Zaten görev alanı, sınırları belli olan belediye başkanlığını yapsalar, onlara kim dokunur? Siz hiç DEM’li bir belediyenin bölge halkına hizmet ederken bir açılışına, hayata geçirdiği projesine şahit oldunuz mu? Zaten belediye başkanlığı yapsalar kimse onlara dokunmaz. Niçin dokunsun? Kayyum yasal bir uygulamadır. Hukuk aynı zamanda bu uygulamaya “Geçici” maddesi de koyarak savunma ve zaman hakkı bile tanımıştır. Fakat PKK’nın çizgisinde faaliyet sürdüren DEM’li belediye başkanları ısrarla “Belediyecilik” yapmamak için direnmektedir.
İşte bahsettiğim o sapkın muhalefet ısrarla ortaklık yaptıkları DEM’e “Bu yol, yol değil. Teröre destek vermekten vazgeçin, teröre cephe alın” diyemiyor. Bunları diyen Sayın Devlet Bahçeli’ye de tutarsız, mantıksız, ölçüsüz eleştiriler yapıyorlar. Çünkü ortakları DEM’in ayarlarının bozulmasını ve iş birliklerinin akamete uğramasını istemiyorlar.
O yüzden de DEM’li belediyelere atanan kayyumlara çıldırıyorlar. Kayyum atanmasına çıldırmak yerine “Ortağım DEM, terör örgütüne yardım ve yataklığı bırak, halka hizmet et” deseler belki DEM üzerinde etki oluşturacak ve düştüğü terör çukurundan kurtulacak.
DEM’in Eşbaşkanları Yeniden Refah Partisi’ni ziyaret etmiş, o ziyarette Fatih Erbakan "Kayyum atamalarıyla ilgili Yeniden Refah Partisi olarak DEM Parti ile hemfikiriz." demiş… Mesela bu açıklamayı yaparken DEM’in belediye imkânlarını terör örgütü PKK’ya sunmasına da yorum yapsa, onları uyarsa kötü mü olurdu? Hükümet karşısında tüm muhalefet ısrarla kayyum konusunda DEM’e destek veriyor ama terör örgütüne hizmet konusunda onları asla uyarmıyor. Muhalefetin tuhaflığı işte buradadır. Bir saniye bile DEM’in terör örgütüyle olan bağını sorgulamıyor. Zaten Türkiye’deki tüm muhalefet DEM’i oy potansiyeli olarak kullanmaktan vazgeçip, bu sorgulamayı yapsa terörün kökünün kurutulması hızlı gerçekleşecek. Onlar kayyum atanmasını eleştirmek yerine, DEM’in terör çizgisindeki faaliyetlerini yerden yere vurmalıdır.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi bir anlasalar ve onun çizgisini kavrasalar teröre karşı Türkiye cephesi daha da güçlenecektir.