YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
Bu sol siyasetçiler ile sol medya ve bunların kuyrukları cidden yüzsüzlükte sınır tanımıyorlar. Denize atsan anında balık oluyorlar, yüzlerine tükürsen eğer laikliğe aykırı görmezlerse “Yarabbi şükür” diyorlar. Yüz kızarma, utanma adına zerre duyguları yok. FETÖ’de bunların safına iyice yerleştikten sonra kara propaganda, kirli algı konusunda mevcut sınırlarını bile zorluyorlar. Bir iftira atıyorlar, attıkları iftirayı geniş kitlelere yayıyorlar. Attıkları iftira çürütülüyor ama “özür dilemek” şurada dursun arkalarına dönüp bakmıyorlar bile. Hemen yeni bir iftira arayışına giriyorlar. Böyle bir sistem kurmuşlar, yaklaşık on yıldır bu sistemin çarkını döndürüyorlar. Bu çarkın ana omurgasını “CHP-PKK-FETÖ” ortaklığı oluşturuyor. Bunların uzantıları da alt organ rolünde… Çalışma sistemleri hep "Propaganda öyle bir sanattır ki, insan başkasının ayağına basarken, kendisi ah der." şeklindedir.
Geçtiğimiz gün MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” vesilesiyle bir yazılı açıklama yayınladı. Bu açıklamada özne, yüklem ve muhatap direkt kendileri iken, o açıklamayı bile yüzsüzlüğe vurdular.
Sol medyanın ön cephesi şu manşetlerle bu haberi servis etti.
- Sözcü: Vay Devlet Bahçeli Vay! Erdoğan'a Resmen Savaş Açtı!
- Tele1: Bahçeli'den Mehmet Şimşek'e çok sert sözler!
- Halk Tv: “MHP lideri Bahçeli'den Bakan Şimşek'e ağır ifadeler!”
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin şu açıklamalarındaki bütüncül hale bakınca muhatap kim çıkıyor?
“Vatanımızın bir bölümünde İstiklal Marşının söylenmesine direnen, Türk bayrağının asılmasını ve şehitlerimize saygı duruşunu reddeden, Aziz Atatürk ile Cumhurbaşkanımıza kaba ve yaralayıcı ifadeler kullanan bölücü alçaklar bu milletin evladı, Türkiye Cumhuriyeti’nin de mensubu olamazlar.
Ülkemizi fiilen işgal altında gösterme provalarını hazmetmek mümkün değildir.
Türk milletini “yerel halk” ifadesiyle değersizleştirmeye hizmet eden müfsit zihniyetin, son günlerde maruz kaldığımız skandalların asal sorumlusu olduğunu hiç kimse inkâr edemeyecektir.”
Bu sözlerin muhatabı seçimden hemen sonra bölücülük faaliyetlerini hızlandıran DEM ve onun yaşanan alçaklıklara susan ortağı olan CHP’dir. Muhatapları, DEM ile yaptıkları “Kent Uzlaşısı” ittifakıyla seçilen ve son bir haftadır “Yerel Halk” ifadelerini kullandıkları videolar sosyal medyada gezdirilen ve büyük tepki gören Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş isimli DEM’lenen CHP belediye başkanlarıdır.
DEM’in Türk bayrağımıza, İstiklal Marşımıza ve Atatürk’ümüze yönelik alçaklıklarını Mehmet Şimşek’e mi yoksa DEM’in ortağı CHP’ye mi soracağız?
DEM ile Mehmet Şimşek değil, CHP ortaktır.
DEM’lenen ise CHP’li Belediye Başkanlarıdır.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ABD temasları çerçevesinde bir panelde kullandığı ekonomi/finans terminolojisinde yer alan “locals” kelimesinin “Yerel halk” çevirisine gelen tepkiler üzerine, bakanlık “Konunun uzmanları da terminolojide rutin olarak kullanılan bu kelimenin “yerel yatırımcıları” ifade ettiğini defalarca belirtmiştir. Dolayısıyla, ekonomi ve finans çevreleri tarafından sıklıkla kullanılan ve kabul görmüş bu ifade” şeklinde bir savunma yapmıştı. Türk milletinin milli-üniter yapısının hedef alındığı, CHP-DEM ortaklığının sinsi bir şekilde bölücülük kozasını Türkiye’ye örmeye çalıştığı bir zamanda “Yerel halk” ifadesi elbette dikkat çeker. O yüzden Türkiye’yi çeşitli platformlarda temsil edenlerin, çeviri anlamlarının nerelere gideceğine de bu atmosferde çok dikkat etmesi gerekmektedir. Hadi Mehmet Şimşek ekonomi/finans terminolojisinde “yerel yatırımcı” ifadesini İngilizce kullandı. Bunun izahı var. Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu, niçin Türkçe direkt “Yerel halk” dedi? Daha öncede “Mali özerklikten yanayım. Yerel yönetimler özerkliğini öncelikle mali özerklik yaparak belirlersiniz” diyen Mansur Yavaş’ın, bir sinyal içinde olduğu belli ve bir “Yerel” takıntısı oluşmuş!
Bu arada Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'e müze gezisi sırasında eşlik eden çok bilmiş İlber Ortaylı, niçin İstanbul'a Konstantinopoli Edirne'ye Adrianople dedi? Ekrem mi istedi? Sol’un eline düşen iflah olmuyor. Allah sonumuzu hayır etsin.
