Savunma sanayini yakından takip edenlerin bu sıralar en çok duydukları haberlerin başında hava savunma sistemlerine dair gelişmeler var... Bir yanda Ankara'nın S-400 ajandası, diğer yandan ABD ile görüşmeleri devam eden Patriot sistemi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın G-20 Zirvesi sonrasında işaret ettiği Avrupalı SAMP-T...
Yabancı sistemlerin konuşulduğu bu ortamda Türkiye bir yandan da yerli ve milli hava savunma füzesi için çalışmalarını sürdürüyor. Geçtiğimiz gün, yüksek irtifa uzun menzilli hava savunma sistemi füzesi Siper'in atış testi görüntüsünün paylaşılması, bahsettiğimiz çalışmaların meyvelerinin toplanacağı zamanın yaklaştığını göstermesi açısından önemli.
Peki, izlediğimiz test görüntüsü ne anlama geliyor? Siper için atış testinden sonraki yol haritası nasıl olacak? Daha da önemlisi, yurt dışından satın alınacak sistemlerin milyar dolar seviyesinde olduğu düşünülürse, bu gelişmelerin ülke ekonomisine etkisi için neler söylenebilir? Tüm bu soruların cevabını Savunma Sanayii Araştırmacısı Anıl Şahin TRT Haber'e anlattı.
Hava savunma için art arda kritik adımlar
Türkiye'nin milli katmanlı hava savunma ağını teçhiz etmek için bir süredir çalışmalarını sürdürdüğü bilgisiyle konuya giriyor Şahin. Bu çalışmalar sonucunda çok kısa menzilde; KORKUT, GÖKDENİZ ve modernize çekili top sistemleri ve kısa menzilde HİSAR-A+ sistemi hizmete alınmış, SUNGUR ise yolda.
Orta menzilde ise HİSAR-O+ sisteminin bu yıl içerisinde kabul testi faaliyetlerini tamamlayacağına işaret ediyor Şahin, son katman için gerçekleştirilen çalışmaların ise SİPER projesi kapsamında devam ettiğini anlatıyor.
"Çok katmanlı" ne demek?
Anıl Şahin sistemle ilgili bilgiler paylaşmaya devam ediyor ve SİPER projesinde birden fazla füzenin kullanılacağını söylüyor. "Bu sebepten ötürü 'çok katmanlı hava savunma sistemi' olarak adlandırılıyor" dedikten sonra şöyle devam ediyor:
"Dün gerçekleştirilen testte kullanılan füze aslında HİSAR Orta İrtifa Hava Savunma Füze Sistemi'nde bulunan HİSAR-RF füzesi üzerinde geliştirildi. Sektöre yakın kaynaklarla sohbetimde, HİSAR-RF füzesine bir booster eklendiği ve böylelikle füzenin menzilinde iki kata yakın artış sağlandığını öğrendim. Ayrıca performans da arttırılmış.
Yine gövdesindeki bazı değişiklikler ile füze biraz daha inceltildi. Bu önemli bir detay çünkü söz konusu incelme özellikle deniz platformları için çok önemli. HİSAR-RF üzerinden geliştirilen bu füze, 'SİPER Blok-I' olarak adlandırılıyor."
Türk ekonomisi için altın değerinde
2023 yılında kullanıma alınması planlanan SİPER Milli Uzun Menzilli Bölge Hava Savunma Füze Sistemi'nde ilk olarak bahsi geçen SİPER Blok-I Füzesi devreye alınacak. SİPER sistemi, tıpkı S-400 ve Patriot sistemlerinde de olduğu gibi birden fazla füze seçeneğine sahip olacak.
Sistemde kullanılan füzelerin menzili de yoğun Ar-Ge faaliyetleri sonucunda zamanla artacak. SİPER'in hava savunma şemsiyemizin en üstünde bulunacağının altını çiziyor Şahin ve şöyle devam ediyor:
"Böylesine stratejik bir sistemin milli imkanlarla geliştirilmesi çok kritik. Çünkü hava savunma oldukça maliyetli bir unsur. İthal sistemlerle ülkenizin bütün stratejik noktalarına katmanlı hava savunma ağı teçhiz etmeniz, bir Arap ülkesi değilseniz pek mümkün değil.
Bu nedenle ben söz konusu gelişmelere ekonomik açıdan da bakıyorum ve milyar dolarlık bir meseleye yerli-milli çözümler üretebilen bir ülke olmamızın haklı onurunu yaşıyorum."
Yurt dışından alım meselesi halen masada
Anıl Şahin'e son olarak "Eğer yerli çözümler hızla ilerliyorsa, son dönemlerde sıklıkla duyduğumuz yabancı sistemlerin alımı rafa kalkar mı?" diye soruyoruz:
"Türkiye'nin 1990'lı yıllardan beri uzun menzilli bölge hava savunma füze sistemi ihtiyacı bulunuyor. Bunun için 2008 yılında açılan T-LORAMIDS ihalesinde bilindiği üzere; Çin (FD-200), İtalyan/Fransız (SAMP/T), Amerikan (Patriot) ve Rus (Antey-2500) sistemlerinin tedariki gündeme geldi. İhaleyi Çin kazanmış olsa da NATO ve ABD başta olmak üzere çeşitli dış etkenlerden ötürü FD-2000 alımı gerçekleşmedi.
Bunun üzerine SAMP/T sistemine yöneldik ve EUROSAM konsorsiyumu ile bir anlaşma imzaladık. Ancak burada da işler, Fransa'nın Türkiye'ye yönelik tutumu sebebiyle sürekli olarak tıkanıyor. SAMP/T, hem teknoloji transferi alacak olmamız hem de anti-balistik füze kabiliyeti bulunması sebebiyle bizim için oldukça cazip bir sistem. Dolayısı ile bugün Fransa ile aramız düzelse biz yine de SAMP/T programını devam ettireceğimizi düşünüyorum.
S-400 ise ayrı bir macera... İlk S-400 filosunu içeren komponentlerin teslimatları, Temmuz 2019 yılı itibariyle Türk Hava Kuvvetleri'ne teslim edildi. İkinci parti S-400 için ise beklemedeyiz.
S-400 veya SAMP/T ayarında bir sistem yapmamız, muhtemelen 2020'li yılların ilk yarısının sonuna doğru gerçekleşebilecek bir olay. Bu sebepten ötürü her ne kadar milli projelerimiz olsa da acil ihtiyacımızı 'en doğru' sistemle karşılamamız gerekiyor."
SİPER Blok-I hava savunma füzesinin özellikleri
Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından başlatılan SİPER UMBHSFS Projesi; Roketsan, ASELSAN ve TÜBİTAK-SAGE iş birliğiyle geliştirilmektedir.
Test atışı gerçekleştirilen füze, HİSAR-RF Füzesi üzerinden geliştirilen SİPER Blok-I Füzesidir. 70+ kilometre menzile sahip olacağı tahmin edilen SİPER Blok-I Hava Savunma Füzesi, HİSAR-RF füzesi üzerinden geliştirilmiştir.
Tıpkı HİSAR-A+ ve HİSAR-O+ Füzelerinde olduğu gibi çift darbeli motoru bulunan SİPER Blok-I Hava Savunma Füzesi, ayrılabilir fırlatma motoru yani booster'a sahiptir. Böylelikle esasında radar güdümlü orta menzilli hava savunma füzesi (HİSAR-RF)'nin menzilinde iki katından fazla artış sağlanmıştır.