Türkgün Dünya Avrupa borsaları yükselişle kapandı

Avrupa borsaları yükselişle kapandı

Avrupa borsaları, İtalya hariç, yükselişle kapandı. Stoxx Europe 600 yüzde 0,25 artarken, DAX ve CAC 40 da değer kazandı. Ancak İtalya'da düşüş gözlemlendi. IMF, küresel büyüme tahminini düşürdü; ABD'de resesyon riski artıyor.

KAYNAK: AA

Avrupa borsaları, günü İtalya hariç yükselişle tamamladı.

Kapanışta gösterge endeks Stoxx Europe 600, yüzde 0,25 değer kazanarak 507,71 puan oldu.

Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,41 artışla 21.293,53 puandan, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,56 yükselişle 7.326,47 puandan ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi 0,64 artarak 8.328,6 puandan kapandı.

İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,09 değer kaybıyla 35.947,89 puana indi.

Avro/dolar paritesi TSİ 21.00 itibarıyla yüzde 0,539 düşüşle 1,145 seviyesinden işlem gördü.

Küresel piyasalarda, ABD Başkanı Donald Trump'ın ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'a yönelik eleştirilerinin dozunu artırması ve ABD'nin ticaret politikalarına yönelik belirsizliklerin etkisiyle karışık bir seyir izleniyor.

Avrupa tarafında ise Paskalya tatili dönüşünde açılışta hakim olan negatif seyrin ardından, piyasalar günü İtalya hariç pozitif seyirle tamamladı.

Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, verdiği röportajda, Avro Bölgesi'nde dezenflasyon sürecinin tamamlanmaya yaklaştığını belirtti.

Uluslararası Para Fonu (IMF), ticaret gerilimlerinin hızla tırmanması ve politika belirsizliklerinin artması nedeniyle küresel ekonomik büyüme tahminini bu yıl için yüzde 2,8'e ve gelecek yıl için yüzde 3'e düşürdü.

IMF Ekonomi Danışmanı ve Araştırma Direktörü Pierre-Olivier Gourinchas, ABD ekonomisi için resesyon öngörmediklerini ancak bu yöndeki olasılığın yükseldiğini ifade etti.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *