Zimbabve, ülke ekonomisine zarar verdiğini söylediği ABD yaptırımlarını protesto etmek amacıyla yeni bir ‘ulusal tatil günü’ ilan etti.
ABD’ye karşı ilginç bir protestoya imza atan Zimbabve, 25 Ekim’i ‘Yaptırım Karşıtı Gün’ olarak ilan etti. Enformasyon Bakanı Amon Murwira, Zimbabve halkının ekonomik kurtuluş ve refahının önemini vurgulamak için bu günün bir şans olduğunu söyledi.
İlan edilen tatilin ilk kutlamaları için on binlerce insanın başkent Harare’ye giderek, burada yapılacak yürüyüşe katılması bekleniyor.
Devlet sponsorluğunda gerçekleştirilecek kutlamalarda ayrıca ülkenin iki büyük takımı arasında bir futbol maçı yapılacak ve tüm gece boyunca sürecek bir konser düzenlenecek.
Devlet Başkanı Emmerson Mnangagwa başta olmak üzere pek çok Zimbabveli yönetici ABD yaptırımları korkusuyla yaşıyor. Yöneticiler, insan hakları ihlalleri, seçimlerde usulsüzlük ve beyazlara ait topraklara el konulması gibi gerekçelerle ABD’nin yaptırım uygulamasından çekiniyor.
Devlet yaptırım duasında
Zimbabve’yi 37 yıl yönettikten sonra istifaya zorlanan Robert Mugabe’nin ardından göreve gelen Mnangagwa, yaptırımlar konusunda yas tutmaya son verme uyarısında bulunmuştu. Ancak daha sonra aynı selefi Mugabe gibi durumu siyasi konuşmalarına malzeme yapmayı seçen Mnangagwa, yaptırımların ülke ekonomisine zarar verdiğini savunur olmuştu.
ABD, yaptırımların bütünüyle Zimbabve hükümetine karşı olmadığını ve ülkeler arasındaki ticareti etkilemediğini savunuyor.
Zimbabve, daha önce de yaptırımlara karşı seslerini yükseltmeleri için bölge ülkelerine çağrıda bulunmuştu. Geçen hafta ise Mnangagwa’nın eşi tarafından düzenlenen ve devletin tüm üst kademesinin katıldığı yaptırım karşıtı bir dua toplantısı gerçekleştirilmişti.
"Tatili kim sevmez ki?"
Maaşları ödemekte zorlanan, ilaç ithal edemeyen ve yüzde 98’e varan enflasyonla mücadele etmek durumunda kalan hükümetin bu hamlesine anlam veremeyenler de oldu.
Ancak AP haber ajansına konuşan Harareli bir ofis çalışanı, “Yürüyüş yapacağız, futbol izleyeceğiz, yiyip içeceğiz ve sabaha kadar dans edeceğiz… Ya sonra? Bu çok gereksiz ama yine de hoş karşıladık. Tatili kim sevmez ki?” dedi.
