Türkgün Dünya New York borsası düşüşle açıldı

New York borsası düşüşle açıldı

New York borsası, ABD ile Çin arasındaki tarife restleşmesi devam ederken haftanın son işlem gününe düşüşle başladı.

KAYNAK: AA

Açılışta Dow Jones endeksi, yüzde 0,22 azalarak 39.505,65 puana geriledi.

S&P 500 endeksi yüzde 0,15 azalışla 5.260,25 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 0,10 azalarak 16.371,14 puana indi.

ABD yönetiminin tarifelere ilişkin adımları ve bunların ekonomi üzerindeki olası etkileri belirsizlik kaynağı olmayı sürdürürken pay piyasalarında işlem gününün açılışında negatif bir seyir izlendi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın, ABD'nin bazı ticaret ortaklarına yönelik ek tarifeleri 90 gün süreyle askıya almasına rağmen Çin'e toplamda yüzde 145 oranından tarife uygulaması, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki restleşmenin nereye varacağına dair soru işaretlerini derinleştiriyor.

Son olarak Çin yönetimi, Washington'ın tarife artışına karşılık ABD'den ithal edilen ürünlere yönelik gümrük vergisini yüzde 125'e yükseltti.

Analistler, yatırımcıların ABD ile Çin arasında tırmanan ticaret gerilimini değerlendirdiğini belirtti.

Tarifelerin ekonomik etkilerine ilişkin endişeler de sürerken ABD'de açıklanan makroekonomik veriler ile bankaların ilk çeyrek bilançoları yatırımcıların odağında yer aldı.

ABD'de dün tüketici enflasyonunun yavaşladığını gösteren veriler sonrası bugün de üretici fiyatları martta aylık bazda beklentilerin aksine azalış kaydetti. Ülkede Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), martta aylık bazda yüzde 0,4 azalırken, yıllık bazda yüzde 2,7 ile beklentilerin altında arttı.

Öte yandan ABD'li bankalar ilk çeyrek bilançolarını açıklamaya başladı. Bu yılın ilk çeyreğinde JPMorgan Chase'in net karı yüzde 9,1, Wells Fargo'nun yüzde 6 ve Morgan Stanley'nin yüzde 26,5 yükseldi.

Finansal sonuçlarının beklentilerin üzerinde gelmesi sonrası JPMorgan Chase'in hisseleri yüzde 2'nin üzerinde artarken, Wells Fargo'nun hisseleri yüzde 4'ün üzerinde değer kaybetti. Morgan Stanley'nin hisseleri ise yüzde 0,3 geriledi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *