Türkiye sınırına yaklaşık 300 kilometre uzaklıkta bulunan ve resmi olarak BM'nin bünyesinde yer alan Mahmur Kampı, eli kanlı PKK'nın adeta kuluçka yuvası.
Mahmur Kampı, Türkiye sınırına yaklaşık 300 kilometre uzaklıkta ve Haseke ile Kandil’in ise tam ortasında
Bu kamp resmi olarak Birleşmiş Milletlerin (BM) bünyesinde.
Uzun zamandır terör örgütü PKK yapılarının geçiş güzergahında yer alan kamp, örgüt için hayati öneme sahip.
İçinde yaşayan aileler ise baskı nedeniyle PKK'ya boyun eğmek zorunda kalıyor.
"PKK'nın siyasal propaganda yaptığı noktalardan bir tanesi"
Yani kamp, örgüt tarafından eğitim ve insan kaynağı merkezi olarak kullanılıyor.
Beykent Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Kemal Olçar, “Mahmur Kampı’nda PKK terör örgütü mensuplarının bir güvenli alanı haline gelen bir bölge, bir miktar siyasi eğitim yapılan bir nokta halinde değerlendiriliyor. Yani sözde PKK terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan’ın kutsandığı, ona bir kutsiyet atfedildiği ve örgüt mensuplarının siyasal propaganda yapıldığı noktalardan bir tanesi.” diyor.
Kandil'in kuluçka yuvası
PKK'nın güvenli alan' sandıkları Mahmur kampı, Türkiye’nin stratejik hedefleri arasında.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da sıkça bu kampı işaret etti:
“Mahmur, Kandil’in adeta kuluçka yuvasıdır. Bu kuluçka yuvası şehir merkezinde palazlanıyor. Eğer bunun üzerine biz gitmeyecek olursak bu kuluçka yuvası üretmeye devam edecektir."
"Türkiye, terör bataklıklarını başarılı operasyonlarla kurutuyor"
Dr. Kemal Olçar, “Türkiye Cumhuriyeti devleti, terörizmle mücadele ederken çok sıkça duyduğumuz bir laf vardır; ‘bataklığın kurutulması gerekiyor’. İşte bataklıklardan bir tanesi Mahmur Kampı. Kurutulması gereken siyasal enjeksiyon yapılan yerlerden bir tanesi. Tıpkı Yunanistan’daki Lavrion Kampı gibi. Mahmur Kampı PKK'nın aslında bir temel siyasal akademisi. Bunun ortadan kaldırılması gerekir.”
Türkiye, terör bataklıklarını başarılı operasyonlarla kurutuyor.
Sözde liderlerin çemberi giderek daralıyor.
Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) son operasyonu da bu noktada oldukça kritik ve farklı.
MİT'in kampa düzenlediği operasyonda Şahan/Cihan kod adlı Hatip Güney ile Suriye uyruklu Tekoşin Kamışlı/Civan kod adlı Aya Ahmet Süleyman Türkiye'ye getirildi.
"Operasyon ABD'ye 'çemberi gittikçe daraltacağız' mesajı veriyor"
Dr. Kemal Olçar MİT'in operasyonlarını şu sözlerle değerlendiriyor:
"MİT'in yaptığı operasyonlar, bu çatlaklara sebep olacak. Amerika’ya bir mesaj aktaracak ya da Batı'ya, Avrupa devletlerine. ‘Çemberi gittikçe daraltacağız, en nihayetinde omurganın tam göbeğinde bulunan en üst sözde liderlere ulaşacağız, bu imkanımız var’ mesajı ortaya koyuyor."
Operasyon, PKK'nın en önemli üslenme merkezlerinden biri olan ırak'ın kuzeyindeki mahmur kampı'nda gerçekleşti. Teröristler Güney ile Süleyman, sağ olarak yakalandı ve Türkiye'ye getirildi.
Önceki operasyonlarda örgütün tepe yönetimini hedef alan MİT bu kez PKK’nın sözde BM güvencesindeki ‘tepesine’ yani Mahmur Kampı'na sızdı ve PKK’ya, tabanı için hayati öneme sahip bir kampta da 'psikolojik operasyon da çekti.
PKK'nın psikolojik çöküşü
Örgüt operasyonlarla psikolojik anlamda da çöküyor.
Mersin Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Kaan Kutlu Ataç, konuyu şu sözlerle değerlendiriyor:
"Örgüt üzerindeki psikolojik etkisi bir en alt düzeydeki militandan liderlik kadrosuna olan süreçte izlendikleri, takip edildikleri, karar alma mekanizmasını ya da eylemi gerçekleştirme süreciyle ilgili olan yapılarda bir önleyici unsur bir negatif unsur olarak örgütte muhakkak etkisi olacaktır, oluyordur da zaten." değerlendirmesinde bulunuyor."
Öte yandan simge üslere gerçekleştirilen nokta operasyonlar, örgütte çözülmeyi de hızlandırıyor.
Türkiye, Mahmur Kampı’ndan teröristlerin canlı çıkarılmasıyla da mesajını net bir şekilde veriyor.
KAYNAK: TRT HABER