Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 2022 yılı aralık ayındaki başvurusu üzerine, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgali ve bu topraklardaki uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin danışma görüşünü açıkladı. UAD Başkanı Nevaf Selam, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgaline dair mahkemenin yetkileri dahilinde bir görüş bildirdi.
İşgalci Güç Olarak Tanımlandı
UAD Başkanı Nevaf Selam, İsrail'i "işgalci güç" olarak tanımladığı danışma görüşünde, Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi'nin ayrı ayrı değil, bütünsel olarak ele alınması gerektiğini vurguladı. İsrail'in Filistin topraklarındaki yerleşim faaliyetlerinin uluslararası hukuka aykırı olduğu belirtildi.
İsrail'in Politikaları Hukuki Olarak Değerlendirildi
UAD'nin danışma görüşünde, İsrail'in Filistin topraklarındaki doğal kaynakları istismar etmesinin uluslararası hukuku ihlal ettiği ifade edildi. Ayrıca, İsrail'in politika ve uygulamalarının işgal altındaki Filistin topraklarındaki kontrolünü pekiştirdiği ve ilhak anlamına geldiği belirtildi.
Filistin Halkının Geleceğinin İhlali
UAD'nin analizlerine göre, İsrail'in politikaları ve uygulamalarının Filistin halkının kendi geleceğini belirleme hakkını ihlal ettiği sonucuna varıldı. Uzun süreli politikaların Filistin halkını bu haktan mahrum bıraktığı belirtildi.
Yerleşim Bölgelerine Son Vermesi Gerektiği Bildirildi
UAD'nin görüşünde, İsrail'in Filistin topraklarındaki varlığının yasal olmadığı vurgulandı ve yeni yerleşim bölgeleri oluşturma eylemlerine derhal son vermesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, İsrail'in politikalarının devam etmesi halinde hukuki sonuçlarla karşılaşabileceği ifade edildi.
BM Genel Kurulu'nun Görüş Talebi
BM Genel Kurulu, UAD'den Filistin halkının kendi geleceğini belirleme hakkının ihlali ve Filistin topraklarının uzun süreli işgali konusunda görüş talep etmişti. UAD'nin görüşleri bağlayıcı olmasa da uluslararası alanda ağırlığı bulunuyor.
Uluslararası Hukuk Uzmanlarından Değerlendirme
Uluslararası hukuk uzmanları, İsrail'in işgalinin uluslararası hukuka aykırı olduğu yönündeki kararın, uluslararası toplumun İsrail'e yönelik tutumunda değişikliklere sebep olabileceğine inanıyor. Uzmanlar, UAD'nin açıklamalarının Gazze'deki savaş konusunda baskı oluşturabileceğini ifade ediyor.