Türkgün Eğitim LGS tercihlerinde sona gelindi

LGS tercihlerinde sona gelindi

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) ortaokul 8. sınıf öğrencilerine yönelik yapılan Liselere Geçiş Sistemi (LGS) tercih dönemi yarın sona erecek.

KAYNAK: AA

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından 2 Haziran'da düzenlenen LGS kapsamındaki merkezi sınava başvuran 1 milyon 38 bin 544 öğrenciden 992 bin 906'sı sınava katılmış, sınav sonuçları ise 28 Haziran'da açıklanmıştı.

Sınav sonuçlarının ilan edilmesinin ardından 1 milyona yakın öğrenci yerleşmek istedikleri liselere tercihlerini yapmaya devam ediyor.

Katılımın zorunlu olmadığı sınava girmeyen öğrenciler ise yerel yerleştirmeyle liselere yerleştirilecek. Tercih dönemi yarın sona erecek.

Bakanlıktan tercih sürecine destek

MEB, lise adaylarını ve ailelerini tercih dönemini en iyi şekilde tamamlayabilmeleri için birtakım çalışmalar başlatmıştı.

Bu kapsamda Bakanlık, bu yıl ilk kez ailelere tercih döneminde kapsamlı bilgi verilmesi amacıyla "Tercih Süreci Ebeveyn Kılavuzu"nu yayımladı.

Kılavuzda, tercih süreci, lise türleri, nakil işlemleri ve yerleştirmelere ilişkin bilgiler ile sıkça sorulan sorular ve öneriler gibi detaylı konu başlıkları yer alıyor. Aynı zamanda tercih kontrol listesi, okul türleri ve yerleştirme detaylarına da kılavuzdan ulaşılabiliyor.

Fen lisesi, sosyal bilimler lisesi, Anadolu lisesi, güzel sanatlar lisesi, spor lisesi gibi okul türlerine ilişkin kapsamlı bilgilerin yer aldığı kılavuzda, tercih kontrol listesine de yer verildi.

Bakanlık, lise adayları için 81 ilde 15 bin rehber öğretmen ve psikolojik danışmanla "tercih danışmanlığı" hizmeti veriyor.

Türkiye genelinde yaklaşık 15 bin tercih danışmanlığı birimlerinde öğrenciler bir üst eğitim programına yerleşmeleri amacıyla danışmanlık hizmeti alıyor.

Boş kontenjanlar 22 Temmuz'da ilan edilecek

Ortaöğretim Kurumlarına Tercih ve Yerleştirme Takvimi'ne göre özel ortaöğretim kurumlarının kayıt işlemleri ile yetenek sınavıyla öğrenci alan okulların işlemleri ve kayıtları 28 Haziran-16 Temmuz'da gerçekleşti.

Özel öğretim kurumlarına kayıt işlemini tamamlayan öğrencilere tercih ekranı açılmayacak. Öğrenciler, tercih süresi içinde kayıtlarını iptal ettirmeleri durumunda tercihte bulunabilecek.

LGS yerleştirme sonuçları ve boş kontenjanlar, 22 Temmuz'da ilan edilecek.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *