26 Temmuz 2022 tarihinde, Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Güllük Limanı’na demir atan Vanuatu bayraklı “Ocean Blue” isimli ticari gemide uyuşturucu operasyonu düzenlendi. Alınan ihbar üzerine harekete geçen ekipler, gemiyi yakın takibe aldı.

Bu sırada ABD bayraklı “Belgor” adlı lüks yatın, “Ocean Blue”ya yanaştığı ve ardından Yalıkavak açıklarından Yunan kara sularına doğru kaçmaya başladığı belirlendi. Sahil güvenlik, yatı durdurmak için dört botla peşine düştü. Hava desteği olarak helikopter ve uçak da devreye girdi. Yaklaşık 4 saat süren kovalamacanın ardından yat ateş açılarak durduruldu.

Gemi ve çevresinde yapılan aramalarda ilk etapta 3 kilo, daha sonra deniz ve kıyı aramalarında toplam 81 kilo uyuşturucu madde ele geçirildi.

Mürettebat ve yat sahibi hakkında 30 yıla kadar hapis istemi

Olayla ilgili lüks yat ve “Ocean Blue” gemisinde bulunan toplam 18 kişi gözaltına alındı. Tutuklananlar arasında yatın sahibi ve eski armatör Ali Korkman Erbacıoğlu da yer aldı. Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 110 sayfalık iddianamede, sanıkların “uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti” suçundan 20 ila 30 yıl arasında hapisle cezalandırılması talep edildi. Dava, Bodrum Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam ediyor.

Bilirkişi raporu ‘arıza’ savunmasını çürüttü

Sanıklardan Eser Özyapı, daha önceki duruşmalarda geminin gaz kolunda arıza olduğunu, bu yüzden duramadıklarını ve uyuşturucu maddelerden haberinin olmadığını ileri sürdü. Ancak bilirkişi raporunda “Ocean Blue” gemisinin makine pitch kontrol sisteminde herhangi bir arıza kaydına rastlanmadığı belirtildi. Üstelik çuvalların üzerinde Özyapı’nın görev yaptığı makine dairesine ait yağ kalıntıları bulundu.

Sahil güvenlik uyarılarına rağmen durmadı

Lüks yat personeli İbrahim Çelik’in ifadesine göre yatı Ali Korkman Erbacıoğlu kullanıyordu. Sahil güvenliğin “dur” çağrılarına rağmen durmayan Erbacıoğlu'nun telefonla bir görüşme yaparak, "sıkıntı var" dediği ve ardından telefonu denize attığı ifade edildi. Çelik, sahil güvenliğin yatın motorlarını durdurması için sürekli uyarıda bulunduğunu, fakat Erbacıoğlu’nun bu ikazlara aldırış etmediğini anlattı. Bu süreçte yatın durdurulması için ateş açıldığı da kaydedildi.

“Denizde çuval bulunması imkansız” savunması

Geminin çarkçıbaşı Necmettin Berber, çıkış öncesi makine dairesinde kontroller yaptıklarını, olağandışı hiçbir şeye rastlamadıklarını savundu. Bir diğer sanık Atilla Argüz ise olayın tamamen kurmaca olduğunu iddia ederek, “Denizde bulunduğu iddia edilen çuvalların o günkü rüzgar ve akıntı koşullarında orada bulunması mümkün değildir,” ifadelerini kullandı.

10 sanığa ağır ceza: 30 yıl hapis ve para cezası

Mahkeme, lüks yatın sahibi Erbacıoğlu dahil 10 sanığı, “uyuşturucu madde ticareti” suçundan ayrı ayrı 30 yıl hapis cezasına çarptırdı. Ayrıca her birine 375 bin TL adli para cezası verildi. Aralarında Eser Özyapı, Hasan Akkurt, Mamuka Charchua ve Necmettin Berber'in de bulunduğu 8 sanık ise yeterli delil olmadığı gerekçesiyle beraat etti.

Bu operasyon, sahil güvenlik takibi açısından Türkiye kıyılarında gerçekleştirilen en dikkat çekici operasyonlardan biri olarak kayıtlara geçti.