Türkgün Faydalı Bilgiler Topuk Taşı Nedir?

Topuk Taşı Nedir?

Topuk taşı genel olarak ayakların tabanları için kullanılır. Ölü derilerden aranılması ve topukların çok daha sağlıklı olması için ideal bir kullanım imkânı yaratır.

KAYNAK: Haber Merkezi

Özellikle yaz aylarında sandalet giyimine bağlı olarak sertleşen topuklardan ölü deriler arındırılır. Topuk taşı genel olarak volkanik bir kayaç türüdür. Deriye herhangi bir zararı yoktur.

Topuk Taşı Ne İşe Yarar?

Topuk taşı sert bir yapıya sahiptir ve doğal kayaç türüdür. Deriye alerjik herhangi bir etkisi olmaması sebebi ile güvenle kullanım imkânı sunar. Topuk taşı, ayakların taban kısmında bulunan ölü derilerin giderilmesinde en etkili yöntem olarak tercih edilir. Topuk taşının faydaları oldukça fazladır. Ölü derilerin giderilmesi sayesinde yumuşak ve yara olmayan topuklara sahip olabilirsiniz. Topuk taşının faydaları arasında nasır oluşumunu engellemesinden de bahsedilebilir. Ergonomik tasarımı ile herkesin kolayca kullanabileceği basit aletlerdir. Derinize kolayca kullanılma avantajı bulacağınız bu ürünler sayesinde ayak bakımını ve sağlığını kendiniz evde de halledebilirsiniz. Genel olarak yapısında kauçuk ve silikon ile zenginleştirilmiş yapılar vardır. Bu da kullanım alanlını ve kolaylığını arttırıcı etki gösterir. Özellikle düz tabanlı ayakkabılarda veya zeminlerde ayaklar daha fazla hasar alır. Bu görünümü ve durumu topuk taşı ile kolayca giderebilirsiniz.

Topuk Taşı Nasıl Kullanılır?

Topuk taşı kullanımı pek çok kişi arasında yaygındır. Özellikle çalışan insanların bu ürüne daha fazla ihtiyaç duyduğu bilinir. Ayak bakımlarının en önemli adımı da topuk taşı ile tabak kısımların törpülenmesidir. Ayakkabıların konforunu ve performansını artırmak için tasarlanan bu küçük bakım aleti, günlük kullanımda önemli bir rol oynar. Duşta veya duştan sonra yumuşayan ayak tabanlarına kolayca uygulanabilen bir alettir. Sert veya daha yumuşak olan yapıda bulunabilirler. Hangisi sizin için daha kolay bir kullanım sunarsa onu kullanabilirsiniz. Topuk taşı kullanımı pratiktir ve bunu sağlayan formlarda üretilirler. El ile kolayca tutarak duş esnasında veya duş sonrasında uygulanabilir. Topuk taşları genellikle dayanıklıdır ancak zamanla aşınabilirler veya yapışkanlı olanlar yerinden oynayabilir. Bu gibi durumlarda yenilemek gerekebilir. Kolay kullanımı ile sizler de günlük bakımınıza dahil edebilirsiniz.

Topuk Taşı Nerelerden Satın Alınabilir?

Topuk taşı kullanımı ile ayaklarınızın daha yumuşak olduğunu kolayca hissedebilirsiniz. Bunun için kendi kullanımınıza en uygun olan ürünü alabilirsiniz. Kozmetik ürünler satan her türlü mağaza ve markadan rahatlıkla topuk taşı alınabilir. Genellikle topuğun alt kısmına, topuğun altının en çok yere basan bölgesine yerleştirilir ve törpüleme bu şekilde başlar. En uygun formda olanlarını inceleyerek kendinize veya aile fertlerinize bu topuk taşından alabilirsiniz. Ayrıca bu ürünlerin sadece taş şeklinde veya zımpara şeklinde olanlarını da satın alabilirsiniz. Marketlerde dahi rastlanabilen bu ürün ile ayak bakımlarınızı rutin haline getirerek daha konforlu bir kullanımınız olabilir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *