Türkgün Futbol Feyyaz Uçar hakemden dert yandı

Feyyaz Uçar hakemden dert yandı

Beşiktaş Futbol Şube Sorumlusu, “Türk futbolunda yine futbol oynamaya çalışan takımlara yazık oluyor. Üzülüyoruz. Türkiye’de hocalar, futbolcular, tarih, MHK’ler, federasyonlar değişiyor. Hakemler değişmiyor. Artık hakemleri de değiştirmenin zamanının geldiğini düşünüyoruz. Türk futboluna yazık oluyor” dedi.

KAYNAK: Demirören Haber Ajansı

Süper Lig’in 10’uncu haftasında Beşiktaş deplasmanda Galatasaray’a 2-1 mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından Beşiktaş Futbol Şube Sorumlusu Feyyaz Uçar, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

"hakemlerin değişme zamanı geldi"

Türkiye’de birçok şeyin değiştiğini ancak hakemlerin değişmediğini söyleyen Feyyaz Uçar, hakemlerin de değişmeleri gerektiğini dile getirdi. Uçar, “Hakemler hakkında konuşmamaya çalışıyoruz. Ama hakemler değişmiyor. Dakika 16’da Sanchez, Immobile’nin böğrüne vuruyor kasti bir hareket devam, faul yok. Dakika 28 yine Sanchez, Kung-Fu yapıyor Rafa Silva’ya faul bile yok. Pozisyon devam ediyor. Sonra bize verdiği faulden duran toptan gol yiyoruz." şeklinde konuştu.

“VAR HATASINI AFFETMEM”

Feyyaz Uçar açıklamalarında VAR'ın dahil olması gerektiğini düşündüğü pozisyon için "VAR’ın da müdahale etmemesi enteresan. Sayın Federasyon Başkanımız söylemişti. Hakem hatası olur ama VAR hatasını affetmem diye. Orada VAR’ın, kırmızı kartlık bir hareketti ki direkt Rafa’nın kaval kemiğine doğru yapılan bir hareket. Dakika 53, Barış Alper’in yine bir kasti hareketi var. Daha önce arkadan bir tutması var. Değişen bir şey yok. İkinci sarıyı görüp atılması gerekiyor." diyerek VAR hakemlerine de serzenişte bulundu. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *