Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, 15 Temmuz gecesi, Türkiye'nin ve milletin gördüğü en hain ve alçak saldırılardan biriyle karşı karşıya kalındığını söyledi.
"Hürriyet ve demokrasi sevdalısı milletimize zincir vurulmaya çalışıldı"
O gün yaşananları anımsatan Karaismailoğlu, "O karanlık gece, hürriyet ve demokrasi sevdalısı milletimize zincir vurulmaya çalışıldı." değerlendirmesinde bulundu.
Milletin cesaretiyle 15 Temmuz gecesi, tüm darbecilere ve darbeye niyetlenenlere çok güçlü bir mesaj verildiğini vurgulayan Karaismailoğlu, "Aziz milletimiz demokrasiye olan inancı ve duyarlılığıyla büyüklüğüne yaraşır biçimde hareket etmiş ve tarihimizin gurur dolu sayfalarına yeni bir destan eklemiştir." dedi.
Milletin, inanç ve medeniyet coğrafyasında var olabilmenin temel şartının milli iradeye sahip çıkmak olduğunu bildiğini ifade eden Karaismailoğlu, binlerce yıllık medeniyete ve geleneklere ait kalarak, kültürel müktesebatı sahiplenmenin önemine dikkati çekti.
"Haine, alçağa boyun eğmeye niyetimiz yoktur"
Bu toprakların önce Selçuklu ardından da Osmanlı Devleti ile bin yıl boyunca dünyaya hükmettiğini ve medeniyetin beşiği olduğunu belirten Karaismailoğlu, "Bundan sonra da haine, alçağa boyun eğmeye niyetimiz yoktur." ifadesini kullandı.
Peygamber ocağı kışlalarda asker kılığına bürünmüş, devletin her noktasına sızmış hain FETÖ mensuplarının tanklar, toplar, helikopterler ve savaş uçaklarıyla sokağa çıktıklarında bu milleti teslim alabileceklerini sandıklarını dile getiren Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
"Yaşananların darbe girişimi olduğu anlaşıldıktan sonra Türksat'ın mevcut imkanlarıyla hainlere karşı alınabilecek güvenlik önlemleri derhal uygulanmaya başlandı. Aziz şehitlerimizin de içinde bulunduğu bir grup çalışanımız tarafından kepçe, kamyon gibi iş araçlarıyla kara yolu kapatıldı."
"Silah tehdidine rağmen yayınları kestiremediler"
Karaismailoğlu, darbecilerin havadan helikopterlerle Türksat'ı işgal etmeye geldiklerini hatırlatarak, bir helikopterin Türksat nizamiyesini ateş altına alırken diğerinin de içindekileri indirerek nizamiyedeki güvenlik personelini etkisiz hale getirdiğini ve kurumun işgal edildiğini anlattı.
İşgal sırasında açılan yaylım ateşi sonucu Türksat çalışanı Ahmet Özsoy ve Ali Karslı'nın şehit olduğunu, 4 personelin de yaralandığını anımsatan Karaismailoğlu, şöyle konuştu:
"Silah tehdidine rağmen, Türksat personeline yayınları kestiremeyen darbeciler, dışarıdan çağırdıkları teknik elemanları da kuruma sokmayı başaramayınca son çare olarak Türksat'ın Gölbaşı yerleşkesini bombalayarak yayınları durdurmayı hedefledi. 1980'li yıllarda telefon haberleşmesi için kullanılan ve 2000'li yıllarda hizmet dışı kalan AKA-1 anteni vuruldu. Saldırının ardından hasar gören AKA-1 anteni, Türk bayrağı ve Türksat logosu çizilerek anıtlaştırıldı.
Hain darbecilerin kullandığı jet, yerleşkemiz üzerinden 4 sorti yaparak Türksat'ı bombaladı. Darbeciler, yerleşkemize attıkları bombalarla da menfur amaçlarına ulaşamadı, yayınlar aksamadı. Nihayet halkın da desteğiyle tüm yurtta hain darbe girişimi püskürtüldü. Söz konusu saldırı sonucu Türksat'ın Gölbaşı yerleşkesinde inşaat, sistem ve çanak, elektrik ve mekanik altyapı hasarlarının ekonomik maliyeti yaklaşık 7 milyon lira oldu."
"Şehit ve gazilerimizin emanetini asla yere düşürmeyeceğiz"
Türkiye'nin topyekun gelişimini hedefleyen, bütünsel kalkınma odaklı, mobilite, dijitalleşme ve lojistik dinamikleriyle şekillenen, yeni, etkin ve dünyayı bu coğrafyaya entegre etmeyi, ülkeye bağlamayı hedefleyen çalışmaları hız kesmeden sürdüreceklerini vurgulayan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
"Canı gönülden inanıyorum ki kahraman şehit ve gazilerimizin bize bıraktığı bu kutsal emaneti asla yere düşürmeyeceğiz. Bizler de onlar gibi canımız pahasına bu emanete sahip çıkacağız. Halkımızın desteğiyle ülkemizi gelecek güzel günlere taşımak için yatırımlarımıza emin adımlarla devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği ve kararlılığıyla 15 Temmuz gibi bir günü hiç yaşanmamak üzere tarihe gömdük ama asla unutmayacağız ve unutturmayacağız."
